39Bölüm"bu şehrin gürültüsünden uzak"

97.1K 5K 1.1K
                                    

     Onunla yürüdüğümüz o yolda,          sabırsızlıkla bekliyordum yolun sonunu, aslında bir uçuruma gittiğimin farkında değildim.

Alp'in ailesi gece sonunda gittiklerinde,çocuklarla yorgunluktan bitmiş bir şekilde kendimizi koltuğa attık.
"Ağzımdan az kalsın kaçırıyordu bir tencere dolmayı Birlikte sardıgmız ".
Kaan bu lafı derken hepimizin yüzüne gülümseyerek bakmış tekrar önüne dönmüştü.
Hafifçe herkes gülerken bakışlarımı çocukların üzerinde gezdirip en son Alp'e döndüm.
"Hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim çocuklar ,siz olmasaydınız o kısa sürede yetiştiremezdim".

Çocuklar hafifçe kıkırdarken Yusuf alayla bana dönüp "başımıza silah dayamadıgın kalmıştı o yüzden yaptık  "dedi.
Dediği şeye hep birlikte gülerken sol tarafımda başını koltuğa dayamış Alp'e dönüp sıkıca sarıldım.
"Sanada çok teşekkürler öküzcüm"derken gülümseyip gözlerini açmadan belimden tutup saçlarımın üzerinden öptü.

Gülümseyip ayağa kalktığımda bakışlarımı çocukların üzerinde gezdirdim.Hepsinin pestili çıkmıştı neredeyse ve gözlerini acıcak halleri yoktu.

"Bu gece burda kalsanıza"aklıma gelen ilk fikiri sundugumda Kaan yarı sevinçli yarı yorgun bir şekilde ayağa kalkıp önümde durdu."En best yengem be ,seni çok sevdiğimi söylemişmiydim ?"Kaan bunu derken bir yandanda boynuma yavaşça sarılmıştı.
Cevap vericegim sırada arkadan çocuklar yarı uykulu bir şekilde aynı anda "Kaan yavşama "dediklerinde kahkaha atıp kaan'a cevap verdim.

"Evet demiştin Kaan".kaan'ın bedeni gittikçe üzerimde agırlaşırken uykulu sesiyle tane tane konuşmaya başladı.
"İyi o zaman bir daha duy ,seni seviyom ".

Kaan yavaşça uykuya dalarken gittikçe tartmakta güçlük çekiyordum.
Bir anda yere düşmesiyle ağzımdan şaşkınlık nidası çıkmıştı.
Kaan masanın yanına devrilirken hızlıca yanına çöküp "Kaan, iyimisin?"dedim.
Bana horluyarak cevap verdiğinde başımı sallayıp gülümsedim ve ayağa kalktım.
Çocuklara döndüğümde hepsinin uyuduğunu gördüm.Alp'e başımı çevirdigimde o da uyuya kalmış başı sol tarafına düşmüştü.

Misafir odasından yastık ve yorganları alıp aşağı indiğim sırada kaan'ın daha çok horladıgını farkettim.
Elimdekileri kenara bırakırken Yusuf'un ve Furkan'ın basının altına yastıkları koyup üzerlerine yorganları örttüm.
Hava yine yagışlıydı ve soğuk olucaga benziyordu sıra Kaan 'a geldiğinde büyük uğraşlar sonucu kafasını kaldırıp yastığı koydum.
Üzerini örttükten sonra ayağa kalkıp sırayla hepsine baktım.

Burda işim bittiğinde yavaşca Alp'in yanına gidip yanağına uyanması için küçük bir öpücük kondurdum.
"Alp hadi kalk "derken kaşlarını çatıp yattığı yerden ayaklarını,ayak ucunda duran Yusuf'a uzattı.
Tekrar şansımı denemek için çağırdığımda bu sefer hiç bir tepki vermedi.

Sıkıntıyla aklıma gelen fikirle misafir odasından Alp ve benim içinde yorgan ve yastık alıp yavaşça Alpin kafasının altına yerleştirdim.
Işıkları kapatıp ledleri yaktıgımda kaan'ın sesli bir şekilde horlamadıyla gülerek arkama döndüm.
Alp yarı uykulu Bir şekilde  kaan'ın kalçasına ayağıyla vurduktan sonra,tekrar uykuya daldı.

Alp'in yanına geldiğimde,yanına yatıp başımızın altına koyduğu koluna ,başımı koydum bacaklarımi kendime çekip bedenimi Alp'e yasladım.
Yorganı üzerimize örttükten sonra başımızın altından sarkan eline parmaklarımı geçirip çenemin altına koydum.
Aslında odamdada uyuyabilirdim ama alp'le uyumak istiyordum bu gece.

BU ŞEHRİN GÜRÜLTÜSÜNDEN UZAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin