Silah Taciri

Bilişim

Geri Enes'in arabasına bindiğimde sağ kolumu aradım.

Telefonu açınca konuşmasına izin vermeden "Selim Şekerci'nin nerede olduğunu en kısa sürede bul ve bana bildir." dedim ve telefonu kapattım.

"Bildiğin bir bilişim uzmanı var mı?" diye sordum Enes'e.

"Birden çok var." demesiyle "Bende de bilişimci var ama bana en iyisi lazım." dedim.

"Ne kadar en iyisi?" diye sorması ile "On yedi, on sekiz yıl önceki telefon rehberine ulaşıp oradaki birisinin kim olduğunu öğrenecek kadar iyi birisi olması lazım." dedim.

"O zamanlar telefonlar bu kadar gelişmemişti. Bulması zor olabilir. Hem zaman da geçmiş üstünden." dedi Enes.

"Bulabilecek birini tanıyor musun tanımıyor musun?" diye sordum.

Enes bana cevap vermeden arabanın ekranından Demir'i aradı.

"Efendim." diyerek telefonu açan Demir ile Enes "İpek'in evine sürüyoruz. Haberin olsun." dedi.

"Bir sıkıntı yok değil mi?" diye sordu Demir. İpek'e bir şey olmuş olmasından endişelenmişti.

"Onunla işimiz var sadece." diyen Enes ile Demir "Tamam o zaman." dedi ve telefonu kapattı.

"Neden İpek'e gidiyoruz?" diye sordum.

"İpek'ten iyi bilişim uzmanı bulamazsın çünkü." diyen Enes ile şaşırdım. Bunu beklemiyordum.

Telefonumun çalması ile arayana baktım. Kumsal arıyordu.

Telefonu açtım ve kulağıma götürdüm.
"Efendim Kumsal."

"Babam ameliyattan çıktı. Haber etmek istedim." diyen Kumsal ile "Durumu nasıl?" diye sordum.

"Bu kırk sekiz saat değerleri yerine gelsin diye uyutacaklarmış. Ondan sonra her şey uyandırdıklarında belli olacakmış." dedi.

"Anladım." dedim.

"Sen gelmeyecek misin?" diye sordu Kumsal.

"O saldırı ile ilgili birkaç iş halletmek gerekiyor. Gerekmedikçe işler bitene kadar gelmeyeceğim." dedim.

"Tamam. Görüşürüz." diyen Kumsal ile "Görüşürüz." dedim ve telefonu kapattım.

Selim Şekerci'yi öldürmek ile kalmayacağım annemin bahsettiği şu aldatma olayını öğreneceğim.