Ölümüne Sevmek

2.4K 152 19
                                    

Bazı insanların kaderlerinde yoksa ne yaparlarsa yapsınlar birlikte olamazlar.

Bir iftira sonucu ayrıldılar ve geri buluştuklarında beraber öldüler.

Babam mezarlarını aile mezarlarından ayarlamıştı.

Ölümüne sevmek bu muydu yoksa? Yaşarken sevmek değil de ölünce birlikte olmak. Belki de.

Şimdi mezarındayım anne. Ne kadar nefret etmiştim oysa birkaç günde senden.

Sana olan hissim gerçekten nefret ise neden mezarında ağlıyorum?

Belki de sadece benden sakladığın hayatımı etkileyen olaylara karşı tuttuğum kindi sadece.

Sen öz olmana rağmen üvey babamı seçtim. Neden? Çünkü daha çok değer veriyordum ona.

Peki niye bu yağmurun altında yere damlayan sular sadece yağmur suları değil? Neden göz yaşlarım da böyle sel olmuş gidiyor?

"Biraz daha yağmur altında kalırsan hastalanacaksın." diyen Enes ile "Annemlerle kalmak istiyorum." dedim.

"Mezarlarından gidince onlardan ayrılmış olmuyorsun. Onlar senin kalbinde." diyen Enes ile diğerlerine baktım.

Kumsal ağlamaktan ve hiçbir şey yemediğinden kendini çok yıpratmıştı ve şuan bayılacak haldeydi. Taha onu arabaya götürüyordu.

Babam fark ettirmiyordu ama ağlıyordu. Yine de güçlü duruyordu.

Enes elimden tutunca "Sık sık geliriz değil mi?" diye sordum.

"İstediğin zaman getiririm." diyen Enes ile "Gidelim." dedim.

Arabalara doğru ilerlerken mezarlarına bir kez daha baktım.

Anne, baba umarım yukarıdan beni izlerken gurur duyarsınız.

Arabaya binince Enes arka koltuktan ceketini alıp bana giydirdi.

"Önünü de kapat üşütme. Klimayı da açacağım şimdi içerisi ısınsın." dedi.

"Teşekkür ederim." dedim zorlukla.

Enes elimi tuttu ve gözlerimin içine bakıp "Babanı kaybetmeni anlayamam ama anne acısını iyi bilirim. En ufak isteğinde, ihtiyacında bana söylüyorsun." dedi.

Hızlıca ona sarıldım ve "Seni tanıdığım ve seni sevdiğim için çok mutlu ve şanslı hissediyorum." dedim.

Silah TaciriWhere stories live. Discover now