Morg

2.4K 138 151
                                    

Hastaneye gelmemiz ile ne kadar kalabalıklaştığını gördüm.

"Enes sen bir doktora görün. Bende Kumsallara bakayım." dedim.

Enes yanımdan ayrılınca sekreterin yanına gittim.

Annemlerin durumu kriterdi. Önce onlara bakmam daha mantıklı olurdu.

"Kime bakmıştınız?" diye soran sekreter ile "Poyraz Metin ve Işıl Paşa." dedim.
Annem ile babam boşandığı için annem geri kızlık soyadını almıştı.

Kadın yüzüme tuhaf bir şekilde baktı ve sessizce "Koridorda düz ilerleyin. Karşınızdaki yerdeler." dedi.

Kadına cevap vermeden annemlerin yanına koşmaya başladım.

Sekreterin tarif ettiği yere vardığımda yıkıldım.

Morg?

Herkes buradaydı. Taha'ya sarılmış çığlık atarak ağlayan Kumsal, donakalmış ne olduğunu anlamaya çalışan babam, onun yanında durmaya çalışan Alev Hanım, hiçbir şey yapmadan yere bakan İpek ve Demir...

Kafam birkaç dakika durmuştu ki olanları kavramam ile sol gözümden bir yaş aktı.

"Anne!" diye bağırdım ve morga doğru koşmaya başladım.

Babamın beni tutması ile "Annemi göreceğim ben. Hem babam da var orada. Ben onları görmek istiyorum!" diye bağırdım.

"Helin kızım bana güven görmek istemeyeceğin bir haldeler." dedim.

"Olsun. Ben görmek istiyorum." dedim ağlayarak.

Babam beni bırakınca morgun içine girdim.

İki sedyede üstleri örtülü bir kadın ve bir adam vardı. Bunlar benim annem ve öz babamdı.

Morg görevlisini umursamadan yanlarına gittim.

Üstlerindeki örtüyü başlarını gösterecek kadar açtım.

Her yerleri morluklar içindeydi. Ve sanırım arabaları patlamış olmalı ki yanıklar vardı.

Hızlıca anneme sarıldım.

"Anne neden eskisi gibi sıcak değil tenin? Neden tekrardan kollarını sarmıyorsun boynuma?" diye sordum. Teni bembeyaz olmuştu.

Babama döndüm ve "Bana evlenilecek erkek ile ilgili tavsiye vermiştin. Lütfen tekrardan ver." dedim.

İkisi de cevap vermiyorken yere dizlerimin üstüne düştüm ve kafamı öne eğdim.

Göz yaşlarım artık bardaktan boşalırcasına akarken kendime hakim olamıyordum.

Birisinin bana sarılması ile bunun Enes olduğunu biliyordum.

Hızla ona döndüm ve sarıldım. Kafamı göğsüne gömmüş ağlıyordum.

Silah TaciriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin