Chenle, Felix'in saçlarına fön çekmesini beklerken bir yandan da oyun oynuyordu. Felix'in zorlaması ile tekrar 4'lü buluşacaklardı. Chenle hızlıca hazırlanmıştı ama Felix inatla oyalanıyordu. Şimdi de lenslerini değiştireceğini söylemişti. Chenle en sonunda ona bir tane vurdu.
"Yah!" dedi Felix hızlıca. "Ne vuruyorsun?"
"Oyalanma artık. Changbin bekleyebilir ama Jisung'u bekletmek istemiyorum."
"İkisi de beklesin işte." dedi Felix ve başına şapkasını taktı. "Hazırım, hadi çıkalım."
"Neyle gideceğiz?" dedi Chenle telefonunu ve cüzdanını kontrol ederek.
"Changbin, arabayla gelecek." dedi Felix. "Jisung ile haberleşmişler, onu da alıp geliyor."
"Gerizekalı!" dedi Chenle sinirle. "Madem böyle bir durum var bana da söylesene, o yüzden mi böyle rahat rahat hazırlandın sen?"
"Evet." dedi Felix gülerek. "Sormadın ki."
"İlla sormam mı lazım?" dedi Chenle göz devirerek. "Neyse, geldiler mi bari?"
"Aşağıdalar." dedi Felix ve gülerek merdivenden inmeye başladı.
Chenle de hızlıca aşağı indiğinde Felix çoktan kapıyı açmış ve uçmuştu. Chenle onun bu hızına gözlerini devirdi ve sakince kapıyı kapatıp yürümeye başladı. Jisung arabadan inmiş ve onu dışarda bekliyordu. Chenle yanına gelince Jisung'un şapkasını düzeltti ve yanağını öptü. Felix uzanıp kornaya bastı.
"Binin arabaya çok soğuk dışarısı." diyerek camı da açınca ikili gülüp arabaya bindiler.
Chenle, Jisung'un elini kendi elleri arasına aldı. Buz gibi olmuştu çocuğun eli iki dakika da. Changbin ve Felix müzik için tartışmaya başladığında Jisung, Chenle'ya döndü. Minik elleri ile elini ısıtmaya çalışmasına güldü.
"Üşümüşsün." dedi kızarak Chenle. "Arabada bekleseydin ya."
"Önemli değil." dedi Jisung. "Isınır zaten şimdi, Changbin Hyung açmış klimayı."
"Olsun." dedi Chenle ona dönerek.
Jisung gülüp Chenle'nun elini kaldırıp öptü kelebek öpücükleri ile. Chenle huylanarak elini çekti.
"Aşk yaşamayı bırakın arkada da nereye gideceğiz onu söyleyin." dedi Felix arkaya dönüp gülerek.
"Ne?" dedi Chenle hızlıca. "Siz bir plan yapmadınız mı yani?"
"Hayır." dedi Felix. "Siz de mi yapmadınız?"
"Yapmadık tabii ki. Siz bizi davet ettiniz. Sizin yapacağınızı sanıyordum." dedi Chenle hızlıca.
"Kar topu oynamaya gidelim mi?" dedi Changbin.
"Kar mı?" dedi Chenle öne fırlayarak. "Nereye yağmış?"
"Kuzey kesimine yağmış. Oraya gidebiliriz. Araba ile biraz uzun sürer ama."
"Geri dönüşümüz?" dedi Jisung.
"Yarın dönsek size bir sıkıntı olur mu?" dedi Felix.
"Hayır." dedi Chenle ve Jisung birbirine bakarak.
"O zaman yarın döneriz." dedi Changbin'de onaylayarak.
"Çok eğlenceli olacak." dedi Chenle gülerek.
"Sakın bir yerinizi kırmayın!" dedi Changbin dönerek.
"Ben daha önce hiç kaymadım." dedi Jisung.
