3.6

1.7K 109 38
                                    

| Demir |

*

"Sevgilim, gelirken mutfaktan bana çikolata getirir misin?"

Oh, keyfe bak amına koyayım. Beyefendiyi eve attım, şimdi de beni kölesi gibi kullanıyordu. "Tamam sevgilim," diye seslendim odama doğru. "Getiriyorum şimdi." Bir elimde muzlu süt, diğer elimde karam çikolata ile odama girdim. Yatağımda uzanmış, telefonu ile oynuyordu. Yatağımın yanındaki komodine sütü ve çikolatayı bırakıp, Cihangir'in yanına uzandım. "Yusuf mu yazıyor?"

"Evet," dedi bakışlarını telefonundan ayırmadan. "Çıldırmış. Biraz sakinleşmesi lazım. İki sayfa mesaj atıp çevrimdışı oldu." Kolumu arkasından atıp, onu kendime çektim ve saçlarına bir öpücük kondurdum. "Boş ver şimdi onu. Ben varım, baş başayız bak."

Telefonu cebine koyup, baş ucundan çikolatayı aldı ve yemeye başladı. "Nasıl hissediyorsun Cihangir? Normalde kaostan ve intikamdan uzak dururdun, bugün bambaşka bir şey yaptın; ben bile şaşırdım açıkçası."

Çikolatasından bir lokma daha aldı. "Rahatlamış hissediyorum Demir. Aylar geçti... Her şeyin üstünden aylar geçti. Darp edildim, ifşa edildim, tacize uğradım, intihara kalkıştım. Benim için atlatması çok zor şeylerdi bunlar. Psikoterapi aldım, antidepresan kullandım, hatta yarın ilaç tedavim bitiyor. Bugün ise kapanışı yaptım sanki. Hayatımdaki o kötü dönemi kapatmış ve yeni bir başlangıç yapmış gibi hissediyorum." Bitirdiği çikolatasının paketini komodine bırakıp, kafasını göğsüme yasladı. "Sen olmasan yapamazdım sevgilim, her şey için çok teşekkürler."

Onu böyle mutlu ve huzurlu görmek benim için mükafatların en büyüğüydü. İlk gördüğüm an anlamıştım ona karşı içimde bir şeylerin yeşereceğini. Hele onu pizzacıdan çıkarıp eve götürdüğüm gün... O gün başlamıştı benim için her şey. Ondan sonrası malum. Aylar süren bir yakınlaşma ve kenetlenme süreci... Şimdi ise kalbimin her bir hücresi ona adanmış gibi hissediyordum. O gülümseyince dünyanın en mutlu adamı oluyor, o ağlayınca dünyayı yakıp yıkmak istiyordum. "Lafı bile olmaz güzelim. Sen bu dünyadaki en güzel şeysin, yaptıklarımdan daha fazlasını hak ediyorsun."

Yüzüne güzel bir gülümseme yayıldı. Eğilip, gamzesinden öptüm onu. "Çok güzelsin Cihangir. Seni görünce beynim uyuşuyor amına koyayım, aklımı başımdan alıyorsun." Küçük bir kahkaha attı. "Sen de benim aklımı başımdan alıyorsun sevgilim. Sana bakınca kalbimin hoplamasına engel olamıyorum." Yanından kalkıp, üstüne çıktım. "Ablam evde yok. Biraz yaramazlık yapalım mı?"

"Bugün tamamen seninim." Ensemden tutup, beni kendisine çekti ve dudaklarımızı birleştirdi. Onunla öpüştüğümüz her an ruhum şifa buluyor, kalbimde çiçekler açıyordu. Öpüşmeyi derinleştirip, dillerimizi birleştirdi. Boğukça inlememe engel olamadım. "Seni istiyorum Demir. Seninle bir olmak, seni her hücreme kadar hissetmek istiyorum." 

"Emin misin sevgilim?" Bakışları derinleşti; kendinden oldukça emin gözüküyordu. "Hiç olmadığım kadar eminim. Seni istiyorum."

(Buradan sonra smut var.)

İkimiz de tişörtlerimizden kurtulduk, hemen ardından boynuna yumuldum. Orayı emiyor, orada dilimle geziniyordum. Odayı dolduran inleme sesleri beni çılgınlıklara sürüklüyordu. Anlamıyordum, bir insanın inlemesi dünyanın en güzel ezgisi gibi hissettirebilir miydi?

Göğüs ucuna gelip, orayı emmeye başladım. Bu sefer kendini tutmamıştı, güçlü bir inleme bıraktı. Ellerini saçlarıma atıp, onları çekiştirmeye başladı. Daha da aşağı inip, karnında gezinmeye başladım. Nefes alış verişleri gittikçe hızlanıyordu. 

Pantolonunun düğmesini ve fermuarını açıp, baksırıyla birlikte aşağı indirdim. Tüm saflığıyla karşımda duruyordu şimdi. Utançtan yüzünü kapatmış, sırt üstü uzanıyordu yatakta. Sertleşmiş penisi ne kadar tahrik olduğunu gösteriyordu. 

"Yapacağım şeyden sonra sakın bağırma." Güçlükle kafasını salladı. Beni onaylamıştı ama bağıracaktı biliyorum. Penisinde dilimle gezinmeye başladım. Çıkardığı yüksek sesli inleme odayı doldurunca anladım; haklıydım. "Sakin ol yavrum. Komşular duyacak yoksa."

Küçük bir kahkaha attı. "Elimde değil, aklımı başımdan alıyorsun." Sızlayan penisine baktım; eğer devam edersem orgazm olacaktı. Bu kadar çabuk olmasını istemiyordum; orgazm olmadan önce tamamen bütünleşmeliydik. Komodinin çekmecesinden prezervatif ve kayganlaştırıcı çıkardım. Kaç aydır sevgiliyiz, hazırlıklı olmalıyım, öyle değil mi?

Önce kıyafetlerimden kurtuldum. Prezervatifi penisime takıp, Cihangir'in girişine kayganlaştırıcı sürmeye başladım. "Canın acırsa söyle sevgilim." İlk parmağımı girişine yolladığımda boğukça inledi. "Acımadı, devam et." İkinci parmağımı da yolladım, inlemesi güçlendi. "Acıyor mu?" Kafasını iki yana salladı. "Hayır."

Bacaklarını omzuma yerleştirip, kendimi girişine dayadım. "Sakın kasma kendini." Yavaş yavaş ittim kendimi. Yüzündeki ifadeden canının yandığı belli oluyordu; durmamam için ses çıkarmıyordu.

Girişine tamamen yerleştim ve hareket etmeden önce biraz bekledim; alışması lazımdı. "Canın yandığı zaman söyle, duralım." İçinde yavaşça git gel yapmaya başladım. O an gözümün önündeki görüntü gidip geldi. Daha önce de seks yapmıştım, ancak bu bambaşkaydı. Sevdiğim çocuğu hissetmek, onunla bir bütün olmak... Paha biçilemezdi.

Hareketlerimi hızlandırmaya başladım. "Hassiktir. Oraya vur, tam orası." İşte, yerini bulmuştum. O noktaya vurmaya başladım. Her vuruşumda yüksek sesle inliyordu. Gözleri kapanmış, ağzı aralanmış, zevkle inliyordu. Bu görüntüyü görmek için nelerimi vermezdim...

Hareketlerimi daha da hızlandırıp, içindeki noktaya daha sert vurmaya başladım. İkimiz de orgazm olmak üzereydik, elimi penisine atıp onu çekmeye başladım. "Gelmek üzereyim," dedi inlemelerinin arasından. "Ben de sevgilim, gelmek üzereyim."

Noktasına son bir kez daha vurup,  sıvımı içine bıraktım. Cihangir de aynı anda bıraktı sıvısını üzerime. Ah, tanrım... Dünya durmuş gibiydi. Sadece ikimiz vardık: O ve ben. Bedenlerimiz bir olmuş, ruhlarımız birbirine karışmıştı.

Yanına yığıldım hemen. İkimiz de nefes nefeseydik. "Demek sevişmek böyle hissettiriyormuş," dedi bana dönerek. Kafasını çıplak göğsüme yaslayıp, oraya bir öpücük kondurdu. Kollarını bana sarıp, gözlerini kapattı. "Şu an sadece seni istiyorum Demir. Seninle sonsuza kadar şöyle uzanmak, uyumak..." 

"Ben de seni istiyorum sevgilim. Seninle sonsuza kadar bir bütün olmak..."

----------

OHHH KAZASIZ BELASIZ SEVİŞTİLER SONUNDA

Önceki bölümde o dayak yiyenler bela olur mu sizce?

Muzlu süt kaynadı arada kjgldsfhkgjlhdsg

Bölüm içime sinmedi, gözünüze batan yer olursa söyleyin düzeltirim

okyanus ve iblis | bxbWhere stories live. Discover now