22| Kötü Bir Gün

443 54 28
                                    

Rüzgar öyle şiddetli esiyordu ki Cassandra savrulan saçlarından gökyüzünü bile göremedi. Avazı çıktığı kadar bağırdı yine, "Ruh Emiciler burada!" Natalie, Steven, Diana ve Weaver korkuyla etraflarına bakınmaya başladılar. 

Belirli belirsiz görüntüler hızla kendi etraflarını sarıyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Belirli belirsiz görüntüler hızla kendi etraflarını sarıyordu. "Haydi Weaver, kalk! Kuleye dönmeliyiz." Natalie, yerde duran Weaver'ı kaldırmaya çalışıyordu. Weaver'ın ağzından bir iki kelime çıktı ama öyle çok titriyordu ki ne dediği anlaşılmadı. "Kendimizi savunmalıyız." dedi Diana gür bir sesle, Cassandra'da bunu hedefliyordu.  Asasına sarıldı hemen, bir kaç ruh emici yerde uzanan Weaver'i gözüne kestirmişe benziyordu ki ona doğru yaklaşmışlardı. Natalie ve Steven bir ışık hüzmesi gönderdi hızlıca, her şey öyle hızlı ilerliyordu ki Cassandra olanları kavrayamıyordu bile. 

Ruh emiciler çevrelerini bir halka gibi sarmıştı. Cassandra başına giren ağrı yüzünden aklına sahip çıkamıyordu. Anılarının, içindeki tüm sevincin uçup gittiğini hissediyordu. Şimdi odaklanmalıydı, zihnini terbiye edip en mutlu anısına odaklanması gerekiyordu. En  mutlu anısı şüphesiz Sirius'un ona kendisini sevdiğini söylediği andı. Asasını gökyüzüne tutup bağırdı.

 "Expecto Patronum!" bu söz bütün giden mutluluğu geri getirmeyi başarabilmişti

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

 "Expecto Patronum!" bu söz bütün giden mutluluğu geri getirmeyi başarabilmişti. Anka kuşu tüyü çekirdekli asasının ucundan süzülen, küçük gümüş bir hayvan koşup hızlıca karanlığı deldi. Patronusu öyle parlıyordu ki Cassandra'nın gözleri kamaşmıştı. 

"Cassandra! Bu da neyin nesi?" diye atıldı heyecanla Natalie hala Weaver'in yanındaydı. Steven ise kendi kendine konuşup duruyordu. "İlk defa  ruh emicilerle çarpıştım, ruh emicilerle çarpıştım, ruh emicilerle çarpıştım..." Cassandra ağrıyan başını dik tutmak da zorluk çekiyordu. Natalie'ye baktı. Genç kız Weaver'in başını Diana'ya yasladı ve Cassandra'nın yanına geldi. "Cassandra senin patronusun bir dağ gelinciğiydi. Az önceki ise çok daha farklı bir hayvandı," dedi o anları anımsamaya çalışıyordu. "bir, bir.." "O bir pembroke welsh corgi'ydi." dedi Diana, yüzünde tuhaf bir ifade vardı. "Oldukça sevimli bir köpektir. Geçen sene Güney tatilimizde görmüştüm." Cassandra kendisine merakla bakan gözlere tepki veremedi. Natalie ise heyecanla ellerini avuçlamıştı. "Cass, Patronusun değişmiş! Ama bu, bu nasıl olur ki?" Cassandra'nında merak ettiği buydu ama şaşkınlıktan konuşamıyordu bile. "Bilmiyorum Lie," diyebildi.

Karanlıktan AydınlığaWhere stories live. Discover now