20

22.6K 1.3K 442
                                    

Satır arası yor-

Tamam, tamam bokunu çıkarmayacağım jcjccj

İyi okumalar 💙

_________________

Arabalar sırayla durduğunda Aras bir köşeye kusmaya başladı.

O kadar da hız yapmamıştım.

Aras kusmayı bırakıp bana döndü.

Yorgunca "Lan o neydi öyle? Havam bozulmasın diye beni araba tutuyor diyememiştim." dediğinde ona mahçupça güldüm.

Yusuf abiye dönüp "Pişmanım memur bey. Tutukla şunu!" deyip beni gösterdi.

Polis olduğunu ne ara öğrendin acaba?

Onlar salonda ben odamdayken abim herkesi tanıtmış mıydı?

Şu an konumuz bu mu gerçekten?

Yusuf abim Aras'a gülüp "O dokunulmaz kontenjanında malesef." dedi.

Kaşlarımı çatıp ona döndüm. "E bir cinayet işleriz o zaman." deyip güldüğümde saçlarımı karıştırıp abime doğru koştu.

Onu öldüreceğimi biliyordu sonuçta.

Kaya Aras'ı iyi mi diye kontrol ediyordu.

Ulan kendimi aşırı suçlu hissediyorum şu an.

Aras'a bakıp "Özür dilerim." dediğimde gülümseyip kendini Kaya'dan kurtardı.

Elini omzuma atıp "Ne özrü kuzen? Nereden bileceksin?" dediğinde iç çektim.

Kaya bana öldürücü bakışlar atarken Mert'e baktım.

Mert Aras'ı benden ayırıp gitti.

Herkes içeri girerken Kaya'yı kolundan tutup durdurdum.

Derin bir nefes alıp "Abim sizin bu tutumunuzu bilmiyor. Belli etmezsen sevinirim." dedim.

Kaya tek kaşını kaldırıp "Ferkan, Andaç ve beni söylemedin." dedi sorgulayarak.

Hayır anlamında kafamı salladığımda "Neden?" dedi.

"Sorun çıkmasın istiyorum. Yoruldum bu tarz şeylerden. Huzur istiyorum sadece." dediğimde kafasıyla onayladı.

İçeri geçtiğimizde herkes bir yana dağılmıştı.

Enis abim ve Aras masada oturmuş konuşuyorlardı.

Abim ve Yusuf abi aldıklarını dolaba yerleştiriyorlardı.

Kaya, Enis abim ve Aras'ın yanına geçti.

Miraç koltukta telefonunda oyun oynuyordu. Mert de onu izliyordu.

Mert ve Miraç'ın başına dikildim.

Kaşlarımı çatıp Miraç'a baktım. "Telefon yok kuralı." dediğimde şaşkınlıkla bana baktı.

Ona duvarda yazılı olan kuralları gösterdim.

Kural 1: Acil bir şey olmadıkça telefon yok.

Buraya her şeyden uzaklaşmak için geliyorduk sonuçta.

Miraç bana dönüp güldü. "Sen olmayınca sıkıldım ablacığım." deyip göz kırptı.

Ben de "Aferin çocuk." dedim ona takdirle bakarak.

Mert "Okey mi oynasak?" dediğinde onu onayladım.

Onlar masaya geçerken ben gidip okey takımını getirdim.

Yeni Bir Sayfa|Feza AnkaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin