58

11.3K 1K 470
                                    

Selaaaam

Medya hiiiç öylesine canım.

İyi okumalaar ^^

.
.
.

Evran gözlerimin içine derince bakarken beni sevdiğini söylemişti.

Konuşamıyordum. Beni seviyordu. Kocaman kalbiyle çok güzel seviyordu.

Ben de onu seviyordum. Evet onu seviyordum. Çok seviyordum. Bunu haykırayım ama bir tek o duysun istiyordum.

Bu an tam da bunu söylemem gereken andı ki Evran'ın telefonu çaldı. Açtığım ağzımı kapattım.

Evran kısık bir küfür edip telefonu açtı.

Ekranı bana gösterdiğinde Boran Demirsoy arıyordu. Hoparlöre alıp konuşacaktı ki buna izin verilmemesiyle sustu.

"Neredesin sen oğlum? Hemen eve!"

Sert bir adamdı sanırım.

Evran geleceğimizi söyleyip telefonu kapattı.

Yerimizden kalkıp kapıya ilerledik. Çantama uzanacakken Evran aldı.

Ona kısa bir gülümseme sunup kapıyı açtım.

Yine bekleriz Evran Bey.

Arabaya bindiğimizde Evran'a döndüm.

"Boran Demirsoy nasıl biri?"

Evran arabayı çalıştırıp bana baktı.

"Biraz serttir. Bazen huysuz ama iyi biridir. Hakan Demirsoy'un iki üst sürümü gibi düşün."

Kafamda canlandıramıyordum. Aras olsaydı baya detay verip "Çok iyi. Çok." derdi.

Aras mal herif neden bütün aileye çok iyi deyip geçiyorsun ki?

Evran kısa bir an bana dönüp tekrar yola baktı.

"Neye kızdın Merida?"

Hayretle ona bakıp tekrar cama çevirdim gözlerimi.

"Aras puştuna!"

Evran gülmemeye çalışarak hızını arttırdı.

"Ne yaptı yine?"

Omuz silktim.

"Birini sorduğumda pis pis gülüp çok iyi çok diye cevap veriyor."

Aras bir pislikti. Evet, evet tatlı bir pislik ve ben onu seviyordum.

"Benim için mi böyle söyledi?"

Kafamla onayladım. Sesimi inceltip Aras'ın taklidini yaptım.

"Bir oğlu var."

Sonra kalınlaştırıp Ferkan abim gibi konuştum.

"Ankara'da yaşıyor. Yakında geleceğini söylemişti."

Kendi sesime döndüm.

"Nasıl biri?"

Tekrar Aras'ın taklidine döndüm.

"Çok iyi! Çok."

Sinirle kollarımı bağladım. Buna neden bu kadar öfkelendiysem?

Evran sessizce gülüp arabayı park etti. İnerken konuştu.

"Nasıl aklında bunlar?"

Cevap verecekken hayretle etrafıma baktım. Bir sürü izbandut gibi adam vardı.

Evran elini belime koyup beni içeri yönlendirdi. Kapıdan girdiğimizde herkes bahçedeki uzun masadaydı.

İlk Aras bizi görüp pis pis sırıttı. Sanırım bu ebenizi belleyeceğim demekti.

Yeni Bir Sayfa|Feza AnkaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin