Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
dua - güneş ft. uzi
Saat gecenin bir yarısıydı. Taehyung'un benim için gösterdiği bu ufak odadaki yatağımda oturuyordum. Bir türlü uyku tutmamıştı, nedeni hakkında hiçbir fikrim yoktu açıkçası. Belki de yabancı bir yerde uyuduğum içindi. Bağış gecesi bir hayli geç bitmişti, genel olarak aynı seyrinde ilerlemişti. Çok bir şey olmamıştı. Yine de Taehyung'un yanında olduğum için mutluydum, o da mutlu görünüyordu. Ayrıca o takımın içinde o kadar güzel görünüyordu ki... Resmen aklımı kaçırmıştım. Ondan hoşlanmaya başladığımdan beri kimseyle yatmamıştım, bu yüzden bütün gece boyunca kollarına atlamamak için zor tutmuştum kendimi. Şerefsiz piç beni sadece yüzüyle bile tahrik ediyordu.
Gözlerim boş boş odada dolandı. Baş ucumdaki pencereden içeri bahçe ışıkları giriyordu ve tül perde az da olsa ışığı yumuşatıyordu. Süzülen ışık hüzmelerini boş boş incelerden kapımın hafifçe açılmasıyla irkildim. En başta ürksem de kapının ufacık aralığından içeri süzülen kıvırcık saçlar kimin geldiğini anlamama yardımcı oluyordu. "Uyumuyorum, gel." diye mırıldandım. Uzun süre konuşmayınca sesim çatlamıştı. Taehyung yavaşça içeri süzüldükten sonra arkadından kapattı kapıyı ve yanıma adımladı. Ben de o sırada doğrularak sırtımı yatak başlığına yasladım. "Uyuyamadın mı?"
"Hmm, uyku tutmadı. Sen neden ayaktasın?"
Ayak ucuma oturduktan sonra kayarak iyice yerleşti yatağa ve sırtını duvara yasladı. "Aslında belgelerle falan uğraşıyordum, sonra seni bir kontrol edeyim dedim."
"Gidecek olman hala kafama yatmıyor."
"Sanırım son ana kadar idrak edemeyeceğiz." Uzanıp elimin üstüne koydu elini ve hafifçe okşadı. "Ama çok dert etmiyorum, zaman çabucak geçecektir."
"Umarım öyle olur." Derin bir nefes alıp verdim.
"Ne oldu?"
"İçimde böyle kazananın olmadığı bir savaş var gibi. Seni yeni kazanmışken kaybetmenin telaşı gibi."
"Beni kaybettiğin falan yok. Birkaç kilometrecik uzakta olacağım hepsi bu. Sabah akşam arayıp uyku düzeninin içine sıçmayı planlıyorum." Yüzüne pislik bir gülüş oturduğunda omzuna hafif bir yumruk attım. "Sevmiyorum seni."
"Biliyorum." Uzanıp dudaklarıma ufak bir öpücük bahşettiğinde içimdeki tüm sıkıntının ve yorgunluğun gittiğini hissettim. "Bugün benimle birlikte olman çok anlamlıydı, teşekkür ederim."
"Ben teşekkür edilecek bir şey yapmadım ki. Sadece biraz fazla panik olan ve ben olmazsam bayılıp kalacak erkek arkadaşımın yanında oldum."
"Sanki bunu ben senin için yapmışım gibi geldi de neyse..."
"Bozmasana beni."
Yüzümdeki gülümsemeyi bozmadan hemen yan tarafımdaki boşluğa uzandı ve başını omzuma yasladı. "Burda yatmayı planlamıyorsun herhalde." diye söylendim.
