Telefonum o hafta boyunca düzelmemişti. Babamda idarelikten bana tuşlu bir telefon getirip vermişti. İçinde yılan oyunu olan. Okula gittiğimde Eda'dan sosyal medya hesaplarıma girip bakıyordum. Anonimin attığı merak ve endişe dolu mesajları da görünce içten içe sevinmiştim. Ona durumu kısaca bildirip, telefonuma kavuşunca yeniden konuşabileceğimizi söyledim.
Ders arası zili çaldığında, derin bir nefes aldım. Açlıktan başıma ağrılae girmişti ders boyunca. Bu hayatta dayanamadığım tek şey açıktı.
"Kantine gideceğim. Gelecek misin?" diye sordum Eda'ya. Gözlerini bana çevirip, başını salladı.
"Açlıktan ölmüş olabilirim."
Kantinde tostumuzu yemeye başladığımızda, üzerimdeki yoğun bakışları hissettim. Kimin baktığını görmeden anlamıştım.
"Ali sana bakıyor." dedi Eda, gözlerini kafamın arkasına dikerek. "Ömer'de sana bakıyor." diye devam ettiğinde, gözlerim irileşti. "Şimdi de Ali'ye bakıyor. Sanki böcekmiş gibi. Ay Ali'de ona bakmaya başladı."
"Eda, gözünü dikme!" diye sessizce çıkıştım.
"Ömer'le arandaki elektrik giderek artıyor değil mi?" dediğinde, gözlerini kısarak yüzüme dikmişti. İşin aslı ona son zamanlarda Ömer'le yaşadığım şeyleri anlatmamıştım. Anlatırsam konuşacak tek konumuzun Ömer haline geleceğini ve bana sürekli ondan hoşlandığımı söyleyip duracaktı. Eda'nın bu tarz olayları büyütme huyunu bildiğim için gizli tutmayı daha mantıklı bulmuştum. Şu anki tavrı ise bu düşüncemin ne kadar doğru olduğunu gösteriyordu.
"Kafanda kuruyorsun." dedim, tostumun son kokmasını da hızla çiğneyerek. Bana inanmayan bir bakış attı.
"O halde neden bize doğru yürüyor?" demesiyle saniyeler sonra yanımdaki boş sandalyenin dolması bir oldu. Gözlerimi sorgular bir şekilde yüzüne çevirdim.
"Akşam motor yarışı var. Sonrasında da bir şeyler içip eğleneceğiz. Gelmek ister misiniz?" diye sorduğunda ağzım küçük bir o şekli aldı.
"Ihm..." diye bir şeyler gevelediğimde Eda heyecanla atladı.
"Tabi ki geliriz. Tam ihtiyacımız olan şey." dediğinde, masanın altından ayağını tekmeledim.
"Benim yapılacak işlerim var ama Eda çok istiyorsa gelebilir." dediğimde, gözlerimle Eda'ya tehditkar bir şekilde bakıyordum.
"Ne işin varmış?" diye sorduğunda o an onu öldürmek istedim. "Nerede olacak yarış?"
"Sahil kenarında." dedi Ömer ve masadan kalktı. "İkinizi de görmek isterim." dedikten sonra sessizce yanımızdan uzaklaştı.
"Seni öldürmek istiyorum." diye tısladım Eda'nın ayağına bir tekme daha atarken. Kaşlarını çattı. Sonra aptal gibi sırıttı.
"Akşam partiliyoruuuzzzz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAKTÜS/ Texting | Tamamlandı
Romanceokyanuslarınsefiri: sana bir hediyem var okyanuslarınsefiri: tıpkı sana benzeyen bir hediye okyanuslarınsefiri: ona iyi bak Sınıftan içeri girdiğimde gizemli hayranımdan gelen mesajlar bu şekildeydi. Arkadaşlarımın yanına yaklaştığımda sıramın üzeri...
