37. Bölüm

1.8K 94 15
                                    

Anonim ile olan mesajları baştan sona tekrar tekrar okuduğumda, onun Ömer olma ihtimali yüzüme yüzüme çarpıyordu. Aslında benden hoşlanması için gerçek bir yakınlık kurmamıştık. Her zaman mesafe vardı aramızda. Bu yüzden ona karşı hissettiklerimden emin değildim. Ama anonim her zaman farklı olduğumu, güzel olduğumu, ona göre olduğumu vurgulayıp durmuştu. Ve Ömer'in her zaman pandoraya benzer bir tarafı vardı. Sorunlu bir ilişkisi, sorunlu bir ailesi ve kaçış yolu olarak hiç tanımadığı bir yabancıya gelmişti. Aynı okulda olmamız normal olsa da aynı apartmanda olmamız garipti. Bunu hiç sorgulamamıştım. Tek bildiğim Ömer'in kavgaları yüzünden sürekli ev değiştirdikleriydi. Ama şu ana kadar büyük bir kavgası olmamıştı.

Yemeğimden bir çatal daha alırken gözlerimi anneme çevirdim. Babamla yaz tatili hakkında konuşuyorlardı. Gözlerimi anneme diktiğimde, istemsizce bana doğru döndü.

"Anne, yeni taşınanların mı köpeği vardı?" diye sorduğumda konuyu nasıl sonlandıracağımı düşünüyordum.

"Evet canım neden?"

"Köpek beni her gördüğünde üstüme atlıyor. Apartman köpekli bir aile için uygun değil bence. Neden burayı tutmuşlar ki?" diye sorduğumda, kurduğum cümlenin uygun olduğunu düşünüyordum.

"Aslında hep bahçeli evlerde kalmışlar ama oğulları yüzünden taşınmışlar. Biraz taşkın biriymiş. Gerçi pek uysal kendi halinde görünüyor ama anlayamadım ne taşkınlığı var." dedikten sonra yemeğinden bir kaşık daha aldı. Annem yemeğini yerken babam konuşmaya devam etti.

"Çocuğun çevresi hep uyuşturucu kullanlar ile doluymuş o yüzden taşınıp duruyorlarmış. Büyük bir oğulları daha varmış onu uyuşturucudan kaybetmişler. Aslında çok zengin bir aile. Diğer değiştiği evler de zengin muhitlerindeymiş genelde. Amcası burada yaşıyor. Bizim bakkal. Onun yanına gelirken bu evi görmüş oğlan. O taşınmak istemiş. Buranın ona iyi geleceğini düşündükleri içinde ailesi kabul etmiş."

"Aa uyuşturucu mu? Sen nereden biliyorsun bunları?" diye sordu annem.

"Bakkal anlatmıştı." dedi ve bana döndü. "İstersen çocukla arkadaşlık kurabilirsin. Kendine dikkat etmen şartıyla. Henüz genç. Uyuşturucu kullandı diye vebaya uğramış muamelesi görmesi doğru değil. Ki yaşadıklarına bakılırsa sanırım o yaşta farklı bir yol seçmeyebilirdim." dediğinde, babama hayretle baktım.

"Geçmişinde uyuşturucu kullanan biriyle arkadaş olmamı normal mi karşılıyorsun yani?" diye sorduğumda hala şok etkisindeydim.

"Dediğin gibi kızım geçmiş. Tedavi olmuş ve uzun zamandır kullanmıyor. İnsanların bu süreçte arkadaşa, her şeyden çok ihtiyacı var." dedikten sonra anneme gülümseyerek baktı.

"Baba yoksa sen uyuşturucu mu kullandın?"

"Üniversite zamanında kullandım. Ve eğer annen yanımda olmasaydı, sevgisiyle beni sarmasaydı şu an hayatta olacağımı sanmıyorum."

"17 yıl sonra ailemle ilgili bir yeni bilgi edinildi. Muhteşem."

"Ki babam böyle anlayışlı bir baba değildi. Babanla sevgili olduğumuzu öğrendiğinde bize bir hayli zorluk çıkardı. En sonunda ayrılmayacağımızı anladığında, her hafta babanı uyuşturucu testine sokmaya başladı. Tekrar kullanmayacağına ikna olunca evlenmemize izin verdi."

"Dedemin evliliğinizi onaylamadığını biliyordum ama altında yatan nedenin bu olduğunu hiç bilmiyordum. Her hafta test mi yapıyordu gerçekten? Dedeme bak sen." dedim gülerek.

"Benden o zamanlar hiç hazmetmezdi. Annene bile yapıyordu. İçi rahat olsun diye bizde her dediğini yapıyorduk." dedi babam gülerek. Annemde ona eşlik edip güldü.

"Böyle böyle gönlünü kazandın." Annemin babama sevgi dolu bakışlar attığına sık sık şahit olurdum. İmrenerek baktım bu sahneye. Sevmek, sevilmek çok güzel bir şeydi.

Yemekten kalktığımda nedense kendimi hafiflemiş hissediyordum. Anonim-Ömer'le nasıl devam edeceğimi bilmiyordum ama önümde yeni bir yol olduğunu biliyordum.

KAKTÜS/ Texting | TamamlandıWhere stories live. Discover now