TAKINTILI +18(tamamlandı)

6.bölüm

Sabah yine alarmın sesiyle uyandım. 9 da tapuda olmam gerekiyordu, önce vedat beyle buluşacaktık, biz işlerimizi hallettikten sonra kuzeyin evini alacaktık. Onun vekili geç buçukta gelecekti.

Kahvaltıyı hazırladım. Saçımı maşaladım. Aralarını ellerimle açıp hızlı bir makyaj yaptım. Kahvaltı yapıp etrafı topladım. Giyinme odasına gittim. Dün çıkarttığım kıyafetleri sepete attım.

Ceket etek giyinmek istedim. Tüvit kumaş etek ve ceket giydim. Pembe renkli takımı giyip içine beyaz kalın askılı atletimi giydim. Opak çorap ve pudra pembe ayakkabılarla çıkmaya hazırdım. Tekrar makyaj aynasında rujumu tazeledim. Arabaya giderken vedat beyi aradım. Tapuda beklediğini söyledi. Randevumuz olduğu için işlemler kolayca halledildi. Tapuya gizlilik şartı koydurdum. Harcı da ödeyip dışarı çıkmıştım.

Buçuk gibi bütün işlemler bitmişti. Artık kuzeyle karşılıklı dairelerde oturacaktık.
"simge hanım, dairenizi satacak mısınız. Eğer düşünürseniz ilgilenirim" demişti.

"şuan düşünmüyorum vedat bey, orası benim ilk evim. İlk paramla aldım. Belki ilerde olabilir." dedim.

Şirketten gelen kişiyle de vedalaştık. Arabaya geçip kuzeye hayırlı olsun yazdım. Telefon elimdeyken arabanın camı tıklatıldı. Takım elbiseli bir adam, elinde tuttuğu telefonu uzatıyordu. Camı indirmek istemedim ama ekranı okuyabileceğim şekilde yaklaştırınca Arapça Aron bey yazısını gördüm.

Camı yarıya kadar indirdim. Konuşmadan telefonu uzattı. 5 dakikadır açık olduğunu gördüm demekki burada olanları anlattı, takip ettirdi beni.

"efendim"

"sevgilim neden engelim duruyor hala. Dün konuşmuştuk" dedi.

"Aron ne sevgilisi düzgün konuş benimle"

"neden tapudasın? O adamlar kimdi?" telefonu getiren adama kaşlarımı çattım, gözlerini kaçırdı.

"neden takip ettiriyorsun beni"

"o adamlar kim dedim sana"

"bende sana neden beni takip ettiriyorsun dedim"

"sevgilim, merak ediyorum seni. Tehlikede olabilirsin, etraf çakal dolu. Güvenlik amaçlı yoksa seni takip etmiyorum sürekli merak etme henüz özgürsün " dedi.

"henüz? Nasıl henüz aron?"
" simge ben cevap verdim sıra sende"

"bir arkadaşım ev aldı ona yardımcı oldum" dedim.

"sen çevirmen değil miydin ek iş olarak emlak danışmanlığı mı yapıyorsun?"

"hayır aron, tanıdık vardı beraber geldik işte." dedim.

"simge"

"efendim"

"ilk defa sevgili gibi konuşuyoruz farkında mısın?"

"hayır farkında değilim aron çünkü normal konuşuyorum seninle"

"kızım işte bende onu diyorum, normal konuşup cevap veriyorsun az tersleyerek"

"yok fazla konuşunca senin gerçeklik algın dağıldı yine. Adamlarına söyle takip etmeyi bıraksınlar. Kapatmadan veriyorum" dedim.

Adama telefonu uzattım koşarak cama geldi. "takip etmeyin, polise haber vereceğim yoksa" dedim. Telefonu kulağına götürdü. "tamam beyim" deyip kapattı.

Ceketini tutup hafif eğildi. Allahım sabah sabah nelerle uğraşıyorum.

Haftasonu kuzey gelecekti, pazar günü de doğum günüydü. Bugün hediye almam gerekiyordu. Evi için de bir şeyler bakacaktım.