34.bölüm 📛

10.8K 179 1
                                    


"güzel sevgilim, uyan" saçlarımda gezinen eliyle kendime gelmeye çalıştım. Sanki birkaç gündür uyumamış kadar yorgundum.

"uyumak istiyorum" deyip diğer tarafa çevirdim başımı.

"olmaz, bizi bekliyorlar hadi kalkıp hazırlan"

Ne kadar zorlansam da kalkıp hazırlandım. İç çamaşırlarımı giyip kot etek ve beyaz Tshirt seçtim. Saçlarım hafif nemli kalmıştı kurutup balıksırtı ördüm, biraz makyajla tamamdım.

Aron keten pantolon ve gömlek giymişti. Yanıma gelip boynumdan öptü. Elleri kalçamı sıktığında yüzümü acıyla buruşturdum.

"acıttım mı"

"yatakta yaptığın şey yüzünden oldu" dediğimde gülümsedi yine. Şöyle verdiği acıdan zevk alıp güldüğünde ağzının ortasına vurmak istiyordum.

Bir süre odadan çıkıp geri geldi. Koltuğa oturup dizlerini açtı.

"gel"

"yine olmaz, gitmemiz lazım"

"bebeğim bazen gerçekten azgın bir kız olduğunu düşünüyorum. Aşağıdaki için çağırmadım, gel hadi" deyip elini uzattı. Gitmek istemesem de birkaç adım attım. Yaklaşınca ellerini bacağımda gezdirdi. Kendimi geriye çeksem de

"bekle" dedi. Eteğimi yukarı çekip arkamı çevirdi.

"dizlerime uzan" deyip elindeki kremi gösterdi. Kremi görünce rahatlayıp dediği gibi eğildim, belimden tutup dizlerine yatırdı. İç çamaşırımı popomun ortasına çekip soğuk kremi parmaklarıyla hafif dokunarak yaydı.

"dediklerimi yapmazsan canın yanar sevgilim" deyip elini gezdirdi. İki eliyle tekrar sıkınca acıyla inledim.

"acıyor aron yeter dokunma artık"

"bu daha başlangıç sevgilim, mücadele ettiğin her an daha çok tahrik ediyorsun beni. Benim gibi bir adamı kendine bağımlı hale getirdin. Gece gündüz aklımda sen varsın"

"bekliyorlar hadi gidelim" deyip kalktım. Parmaklarıyla çamaşırımı düzeltip eteğimi aşağı çekti.

&

Babaannemle Karen birbirlerine alışmışlardı. Denizin hastanedeki hallerinden bahsetti beraber bahçede otururken.

"ah yavrum dikkat edin bak kaza kurşunu olmuş, nereden geleceği belli olmuyor. Öyle alıp başınızı gitmeyin bir yerlere."

"yok gitmeyiz hikmet hanım, zaten simge de bensiz gitmez bir yere. Bazen kafanı dinle biraz uzaklaş urfaya git diyorum ama sizi bırakamam diyor, canım sevgilim"

Bunları ben mi diyorum? Yanağımı okşarken yalandan gülümsedim. Bu onu daha da keyiflendirdi, güldü.

Yarın sabah gidecekti. Bizi mutlu bir arada görmüş, neden ayrıldığımızı öğrenmişti. Bir de yarım saat nasihat etti, tekrar deneyin kocanı da suçlama deyip sarıldı.

"oğlum sen de babaanne desene ne el gibi hanım diyorsun"

"bilmem, siz isterseniz söylerim tabii" dedi. Sabahki sinirle ev basan kadını pamuğa çevirdi yine. Yok gençsiniz, maşallahınız var diye diye.

"babaannem, biz kalkalım karen uyudu zaten sabahta erken gideceksin. Her şey için teşekkür ederiz"

"bir daha beni habersiz bırak bak ne oluyor, yarın deniz oğluma gideceğim. Sen de gel, hastaneden çıkacak" dediğinde Arona baktım. Gitmek istiyordum, aslında vedalaştım onunla ama bilmiyorum, uzak durmak daha iyi olacaktı. Tekrar aynı şeyleri yaşamak istemedim.

TAKINTILI  +18(tamamlandı) Where stories live. Discover now