10.bölüm

10.9K 342 11
                                    


Gözlerimi açtım ama yatakta tektim. Perdeler açılmış, oda aydınlık olmuştu.
Banyodaki işlerimi halledip üzerimi değiştirdim. Eşofman giyip saçlarımı topladım.

"Aron" cevap vermemişti. İçeri baktım, tekrar seslendim ama evde yoktu. Telefonumu alıp aradım. Endişeliydi sesim.

"Aron neredesin"

"sevgilim sakin ol, biraz önce evden çıkmıştım. Market aşağıda zaten, kahvaltı için bir şeyler aldım geliyorum" deyince rahatladım. Yine bıraktı, kilitledi sandım.

Kapının önünde bekledim. Açıldı. Elinde poşetle içeri girdi.

"günaydın hayatım, kapıda mı karşılıyorsun sen kocanı" dedi.

"kahvaltıyı ben hazırlarım, hep sen yapıyorsun" dedim.

"beraber hazırlayalım gel o zaman"

Beraber mutfağa girmiştik. Onunla bir şeyler yapmak çok zevkliydi. Sürekli bir şeyler anlatıyor, bambaşka bir yönünü görüyordum.

Pankek için meyveleri doğruyordum. O da tabaklara servis yapıyordu.

Karşılıklı oturmuş kahvaltı yapıyorduk.

"bugün dolaşalım ister misin. Evde sıkılmazsın"

"sen işe mi gidecektin" dedim.

"bugünü sana ayırdım sevgilim, yarın da döneriz ne dersin"

"olur, güzel olur." dedim. Kahvaltımızı yapmış, arabadaydık. Şarkılara eşlik ediyorduk, ben çoğunu bilmiyordum söylemeye çalışıyordum ama "uydurma" deyip gülüyordu. Onun sesi güzeldi.

"Aron sesin çok güzel bana arada şarkı söylesene" dedim.

"sen seç ben söylerim güzel gözlüm"

Mabel matiz - gel

Ekranı açıp gösterdim, sözlerini de açtım. Gideceğimiz yere kadar söylemişti, bende ona doğru dönüp dinlemiştim. Bitince alkışladım.

"sevgilim şu bakışlarınla bana yaptıramayacağın şey yok. Öyle güzel bakıyorsun ki bir an kendimi değerli hissediyorum" dedi. Üzüldüm öyle deyince, kendini değersiz hissetmesini asla istemezdim.

"Aron sen değerlisin zaten, niye böyle söyledin ki" dedim. Başını başka yöne çevirdi.

"hadi gel yürüyelim bundan sonrasını, hava almış oluruz" demişti. Biz arabadan çıkınca adamlar da çıkıp etrafımıza gelmişti. Aron bana siyah bir şal verdi başıma bol şekilde örttüm.

Biz önde el ele yürümeye devam ettik. Masmak kalesi ve murabba sarayını gezdik. Yöresel yemeklerden yemiştik, akşam kral Fahd fıskiyelerine gelmiştik. Işıklı güzel bir gösteri izledik. Aron un dediğine göre 300 metre yükseğe çıkıyormuş.

Yorgun düşmüştüm, bütün gün oradan oraya gitmiş, ara sokaklarda dolaşmıştık. Sanki sadece ben yürümüşüm gibi onda hiç bir yorgunluk emaresi yoktu.

"Aron şarap alalım mı, akşam terasta içeriz" dedim.

Eve gidince duşa girmiştim. Aronda yan odada duştaydı. Terasa gideceğim için saçlarımı kuruttum. Akşamları burası aşırı soğuk oluyordu. Gündüz de sıcak. Çöl havası buradan bile hissediliyordu. Kalın bir şeyler hırka falan baktım ama kendi tarafımda yoktu. Gözüme Aron un bölümündeki sweatshirt ler göründü. Laciverti alıp üzerime giydim. Siyah taytımı da giyip mutfağa gittim. Kadehleri aldım, atıştırmak için marketten aldımız humus, cips, kuruyemiş vardı. Masaya servis açtım. Telefonum çalıyordu. Eda olduğunu gördüm.

TAKINTILI  +18(tamamlandı) Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang