5. Kanayan Yaralar

39.5K 2.1K 1.7K
                                    


Beğenerek destek verebilirsiniz♡

○●

○●

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Bölüm Beş

''Kanayan Yaralar.''


Bölüm Şarkısı: Beautiful Crime - Tamer

''Adım Uygar ama adıma nazaran hiç de uygar biri değilim...''

Deminden beri zihnimde yankılanıyor sanki söyledikleri. Tek duyabildiğim kendini tanıtışı, adım Uygar, diye fısıldayıp duruyor birileri sanki kulağıma ve tek istediğim bir şeyler hatırlamak. Tekrar tekrar kendimi zorluyor, bütün bildiklerimi kafamda toplayarak bir sonuca varmaya, resmen zihnimdeki kilitleri olağanüstü bir çabayla açmaya çalışıyordum. Hatırla Meira, adı Uygar'mış işte, diyordum kendime, bir şeyler uyandırıyor olmalı sende! Nasıl olur da biraz olsun tetiklenmez, en azından bir aşinalık bile yakalayamazsın?

Fakat yine de hiçbir şey hatırlamıyordum.

Dizlerimin üzerindeydim; 1 saat kadar önce dağıttığım yerleri toplamış, kırılan tabağı ve yemekleri çöpe atmış, duvardaki sosu da temizlemiştim. Geriye sadece fayansları fırçalamak kalmıştı fakat en zoru da buydu, sos fazla inatçıydı, fırçala fırçala bir hal olmuştum, terler içindeydim ve yorgunluktan ölüyordum. Hemen kendimi olduğum yere bırakıp bayılmak istiyordum ama biliyordum ki uyanana kadar başımda bekler ve yine işimi bitirmeden buradan kalkmama müsaade etmezdi. Ben de bütün ağrılarıma, yorgunluğuma, ikide bir sinirden dolan gözlerime rağmen, kendimi sıktım ve burnumu çeke çeke yerleri fırçalamaya devam ettim.

Arada ona da bakıyor, kafamdaki sesleri ve teorileri birleştirerek fikirler üretiyor, kendimi meşgul ediyordum. Yine şöminenin başında oturuyordu, gömleğinin kollarının düğmesi açmış, bileklerinin biraz üstüne kadar kıvırmıştı, çıplak teninde dans ediyordu alevler. Bir elinde sigarası, diğerinde dolma kalemi, önündeki kalın deftere hızlı hızlı bir şeyler karalıyordu. İşle mi alakalıydı yoksa günlük gibi bir şey miydi bilmiyordum ama bütün dikkatini ona vermişti, çok ciddi ve odaklanmış görünüyordu; arada bir gözlerini kısarak sayfada gezdiriyor, sonra bir şeyin üstünü çiziyor, yeni kelimeler ekliyor ve bazen de bakışlarını kısa bir anlığına kaldırarak şömineye bakıyor, sigarasından yeni bir nefes alıyor ve geri dönüyordu.

Uygar... Uygar... Tekrar tekrar, belki artık onuncu kez şu ana kadar öğrendiğim her şeyi toparladım kafamda, bir liste gibi dizdim art arda ve gözden kaçırdığım bir şeyler olup olmadığını düşündüm.

Öncelikle, bildiğim en geçmiş münasebetimiz, bana âşık olmasıyla başlıyor. Söylediğine göre Uygar eskiden bana âşık olmuştu.

İkinci önemli detay ise benim onu sevmiyor oluşumdu. Geçmişte bir ilişkimiz olduğunu ve belki de onu aldattığım için benden bu denli nefret ettiğini düşünmüştüm başta ama karşılıklı değilmiş hislerimiz, o bana aşıkken ben ondan hoşlanmıyormuşum.

Lilith'in GözyaşlarıWhere stories live. Discover now