29.Bölüm GEÇMİŞİN GERÇEKLİĞİ

20.7K 612 160
                                    

29.Bölüm GEÇMİŞİN GERÇEKLİĞİ
Bölümü beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın.'

"Hiç ağrıların oluyor mu?" Leyla kafasını salladı. "Evet ağrılarım da oluyor, sürekli uykum geliyor. Ve yediğim her şeyi geri çıkartıyorum. Ama bunlara rağmen 4 kilo almışım." Gülümseyerek elini tuttum.

"Hamile olmak nasıl bir duygu?" Leyla'nın gözleri dolmuştu. Ellerimi sıkarak gülümsedi.

"O kadar güzel bir duygu ki anlatamam. Hayata tutunmak için tek nedenin oluyor adeta. Eğer Mustafa ile aramızda bir şey olsa ve yollarımız ayrılsa bebeğim benim bu hayattaki yaşama sebebim olur herhalde. Düşünsene abimden ve senden birer parça. Öpmeye kıyamazsın, sevmeye kıyamazsın. Ne kadar ağrım sızım olursa olsun dünyaya gelmesi, onu sarmalamam için gün sayıyorum."

Yanaklarındaki mutluluk göz yaşlarını sildim. Tam konuşacağım esnada Çağrı'nın sesi geldi.

"Güzelim ne yapıyorsunuz?" Kafamı kaldırdım. Gülümseyerek ayağa kalktım ve Çağrı'nın yanına ilerleyip beline sarıldım.

"Leyla ile sohbet ediyorduk." Çağrı da ellerini belime sardı ve 'hm' dedi. "İyi yapıyormuşsunuz da saat geç oldu. Annemler gitti bizde gidelim mi?" Gözlerim şaşkınlıkla açıldı.

"O kadar geç mi oldu? Hiç ses duymadık biz." Diyerek ellerimi kendime çektim. Leyla bize gülümseyerek bakıyordu.

"Benim ve Mustafa'nın yüzünden evlenmek zorunda kaldınız ama birbirinizi seviyorsunuz ya çok sevindim. Çok yakışıyorsunuz ve-"

"İyi akşamlar." Çağrı, Leyla'nın lafını bölüp hemen elimi tuttu ve ilerlemeye başladı.

Kızı yüz üstü bıraktığı yetmezmiş gibi bir de üzdü. Peşinde beni de sürüklüyordu. Gerçekten inanamıyordum. "Kendine dikkat et!" Diye seslendim Leyla'ya. Duymuş mudur bilmiyorum ama gerçekten de çok üzülmüştüm. Kız hamileydi ve Çağrı'nın düşüncesiz davranışları beni delirtiyordu.

Girişe indiğimizde yengemler kapının önündeki koltuklarda oturuyordu. Çağrı'dan elimi sertçe çektim ve amcamın yanına gittim.

"Kendinize iyi bakın." Diyerek ilk başta amcama sonra da yengeme sarıldım. "Bingöl'den hediye almıştık size. Leyla'ya vermiştim. Umarım beğenirsiniz." Amcam gülümseyerek omzumu sıktı.

"Beğeniriz tabi. Sen almışsın sonuçta. Hadi sen bekletme kocanı saat de geçti iyice." Çağrı da amcamla sarılırken ben de Mustafa abime sarıldım.

Bir abim kadar olamasa da, abimden çok abilik yapmaya başlamıştı. Abimin suratına bile bakmadan arkamı dönüp Çağrı'nın yanına gittim.

Çağrı elimi tutup ilerlemeye başladı. Konaktan çıkınca arabaya doğru ilerledik. Çağrı'nın elini bırakıp kendi tarafıma geçtim. Çağrı beni süzerek arabayı açtı ve şoför koltuğuna oturdu.

Arabayı çalıştırıp gaza basınca emniyet kemerimi anca taktım. Elimdeki yüzüğü süzerken Çağrı'ya baktım.

"Leyla bu tavrını hak etmedi Çağrı." Diye mırıldandım. Çağrı dönüp bana baktı ve süzdü. "Nasıl davranmalıydım karıcığım?" Dudaklarımı yaladım. Dalga geçer gibi bir hâli vardı.

"Çağrı o hamile ve daha ilk ayları olduğu için düşük tehlikesi var. Üzülmemesi, kafasına bir şey takmaması gerekiyor ama senin tavırların, davranışların onu üzüyor. Onun yerinde ben olaydım ne yapardın Çağrı?"

Çağrı tek kaşını kaldırarak elimi tuttu. "Nasıl yani?" Gözlerimi kapatıp derin bir nefes alıp tamamen Çağrı'ya döndüm.

"Yanisi şu ben hamile olsaydım ve düşük yapma ihtimalim olduğu zaman abimin beni üzmesine izin verir misin?" Çağrı'nın kaşları çatıldıkça çatıldı.

KIRMIZI KUŞAK Where stories live. Discover now