30.Bölüm KASIMDA AŞK BAŞKADIR

20.6K 589 98
                                    

30.Bölüm KASIMDA AŞK BAŞKADIR
Bölümü beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın.'

1 AY SONRA.'

"Babam. Canım, özüm, her şeyim. Özür dilerim. Özür dilerim ki yaşadıklarınız yüzünden sizden kaçtım. Bazen tiskindim ama yine yanınızdayım. Bir yıl daha geçti. O iğrenç gecenin üzerinden bir yıl, bir ay geçti. Yine yokluğunuz yüzüme çarptı. Öksüz ve yetim olduğum bir kez daha dillendirildi bana."

Burnumu çekerek önümdeki mezarın kumunu avuçladım.

"Belki de en güzel yaşımdı. En güzel doğum günümdü o gün. Siz öldünüz bir yaş büyüdüm. Abim kafasında beni öldürdü, bir yaş daha büyüdüm. Yalnızlığım suratıma vuruldu, bir yaş daha büyüdüm. Ve gerçekler..."

Elimdeki toprağı tenimden içeri geçirircesine sıktım.

"Gerçekleri öğrendim ve bir yaş daha büyüdüm. Siz öldüğünüzden beri büyüyorum ama hala sizin küçük kızınızım değil mi? Kızınız 24 oldu. Artık evliyim, bir kocam var. Mutsuz günlerim olsa da üzülmeyin. Ben mutluyum. Sürekli aklıma geliyorsunuz, sizinle geçirdiğimiz onca anı aklıma geliyor. Ama ben mutluyum tamam mı siz üzülmeyin."

Dudaklarım büzüşmüş ve yanağımdan bir damla yaş süzülmüştü. Gözlerim babamın hemen yanında uyuyan annemin mezarına gitti.

Kafamı hemen eğdim. "Anne!" Dedim seslenircesine. "Anne ben ne yapacağım bilmiyorum. Şu son bir aydır Allah'a yalvarıyorum. Bana doğru yolu göstermesi için. Ama anne yaptıklarını aşamıyorum. O videoyu görüşüm gitmiyor aklımdan. Akıl sağlığımı tekrar kaybetmekten, tekrar delirmekten korkuyorum anne!"

Kafamı yavaşça babamın mezar taşına yasladım. "Kocamın babası ile annemin ilişkisi varmış baba. Sen bunlara dayanamazsın ki. Sen böyle şeyleri hiç sevmezsin. Töreye kurban gitmeyelim diye abimi de beni de okutan, dil kurslarına gönderen, o kadar emek harcayan sensin babam. Ama gel gör ki halimize bak. Benim bilmediğim, sonradan öğrendiğim yaşantılarınıza bak."

Gözlerimi yumdum. Hava bugün soğuktu ve içim titriyordu. Üzerimde siyah bir elbise, kafamda ise siyah bir yemeni vardı. Sabah saatleri olduğu için de bu kadar soğuk olabilirdi. Çağrı beni arabada bekliyor olsa da yanıma geleceğini biliyordum.

"Siz öldükten sonra pastanın üstündeki mumlar söndü, arabada dinlediğimiz müzik bitti, okuduğum kitap bile mutsuz sonla bitti. En önemlisi de ben bittim."

Bir damla daha gözyaşım akmıştı. Ben hala gözlerim kapalı suratıma vuran rüzgarın sesini dinliyordum.

"Güzelim, hava çok soğuk artık gidelim mi?" Gülümseyerek gözlerimi açtım. Yanağımdaki ıslaklığı silip ayağa kalktım.

"Tamam ama ilk başta seni annem ve babamla tanıştıracağım." Çağrı gülümsedi benim gibi ve yanıma gelip elimi tuttu.

"Babam Orhan Düzay ve annem Melike Düzay. Ve bu da kocam Çağrı Saraç. Düşman aşiretten." Diyerek fısıldadım ve güldüm. Çağrı da benimle birlikte güldü.

"Kayınvalidem ve kayınbabam sizlerle tanıştığıma memnun oldum. Şimdi kızınızın üşümesini istemeyeceğinizi düşünerek alıyorum." Çağrı yanağımı öptü. Bende son kez mezarlıklarına baktım ve Çağrı'ya döndüm.

"Gidelim." Diye mırıldandım.

Ağaçların arasından geçerken nice mezarlık vardı çevremizde. Herkesin kalıcı olarak kalacağı tek yer. İnsanoğlunun belki de tek evleri bu mezarlıklardı.

KIRMIZI KUŞAK Where stories live. Discover now