KIRMIZI KUŞAK

ÖZEL BÖLÜM-1

ÖZEL BÖLÜM
Bölümü beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın.'

"Leyla yok, kaçmış!"

Sabahın erken saatlerinden beri aynı kelimeler beynimin içinde dönüp duruyordu. Benim biricik kardeşim evden kaçmıştı.

Kime, nereye, neden kaçtığını bilmesem de ona o kadar çok sinirliydim ki gözüm fazlasıyla dönmüş ve onu öldürmek için and içmiştim resmen.

6 saat, 6 saattir Leyla'yı, Mardin'in her bir yerinde aramış çarşıdaki insanların söylediklerine göre Düzay aşiretinden bir lavuk ile daha önce gördüklerini söylemişlerdi.

Duyumları alır almaz Düzay konağına gelmiştim. Kapıya sertçe vurmaya başladım. Dakikalar içerisinde ise Düzay aşiretinin ağası Ali Düzay tam karşımdaydı.

Sinirle üzerine yürüyerek omzuna vurdum ve konağın ortasına doğru yürümeye başladım. " LEYLA!" diye var gücümle bağırdım. "Ne oluyor Çağrı ağa? Umarım evime destursuz girmenin bir sebebi vardır!" Gözlerim konağın her bir yanında gezerken arkamda dırdır eden Ali Ağa'ya döndüm.

"Senin oğlun olacak o it benim kız kardeşimi kaçırdı. Şimdi neredeyse çabuk yerlerini söyleyin daha fazla kan akmasın!" Benim cümlemle birlikte gözleri kocaman açılmıştı.

Merdiven kenarında bekleyen iki kadın bana bakıyordu. "Ne oluyor burada amca?" Arkadan gelen başka bir sesle kafamı çevirdim.

Neredeyse aynı boyda olduğumuz, yeşilimsi gözlere sahip, esmer bi adam yanımıza kadar gelmişti.

"Murat, Mustafa kız kaçırmış hem de Saraçların kızını." Karşımdaki adam ezilip büzülerek konuşmuştu.
Murat dediği çocuk ise kaşlarını çatmış ve "Mustafa öyle bir şey yapmaz!" diyerek ellerini cebine koymuştu.

Gülerek adama doğru ilerlemeye başladım. "Sen benle dalga mı geçiyorsun lan, Mustafa denen şerefsiz kız kardeşimi kaçırmış diyorum öyle bir şey yapmaz diyorsun!" Ben Murat'ın üzerine yürürken Ali Ağa birden "Beren biliyordur!" dediğinde kafamı çevirdim.

Altında yeşil etek üzerinde siyah bluz olan, uzun siyah saçları ve başına düştü düşecek bir yemeni almış zümrüt gözlü bir kız korkak bakışları ile bana bakıyordu. İstemsizce bu kadar güzel bir kızın bu evde neden bu kılıkta olduğunu merak etmiştim.
Yanından geçen her insanın dönüp bakacağı cinsten güzelliği vardı.

Benim ona baktığımı görmesi ile bakışlarını kaçırıp Ali'ye bakmaya başlamıştı. Ali "Murat'ı gördün mü?" diye sorular sorarken kız kafasını olumsuzca sallamış ve "Hayır." demişti.

Daha sonrasında merdiven kenarında duran kadın, "Bir şeyi de bilse şaşarız zaten!" diyerek somurtmuştu. Ali Ağa kızın kulağına bir şeyler söylemiş ve kız da kafasını sallayıp yanından geçmişti. Gözleri bir daha benimle buluşmazken benim gözlerim onun üzerinden bile ayrılmamıştı.

Bu kızı bir yerlerden tanıyor gibiydim.

💦

Saatler saatleri, dakikalar dakikaları kovalarken bir köy evinde Murat denen adam ile Leyla'yı bulmuştuk. İkisini de alıp Saraç konağına getirmiştim. Leyla'ya tek bir söz bile etmezken Murat denen adamı dövmüş, daha doğrusu dövmeye kalkışmış ama daha sonrasında içimin rahatlamayacağını anladığımda arkamı dönüp odama gitmiştim.