MUSTAFA HAKKINDA HER ŞEY- DEVAMI "KUTUDAKİ SON KIBRIT ÇÖPÜ" KİTABINDA

5. Bölüm Ortaokul Bitiyor

Orta Okul Bitiyor.

Sinem'in yanında kardeşini ilk gördüğümde içimdeki o tarif edilemez fırtına o duygu neydi öyle. Tamam seviyorum. Tamam onu görmek istiyorum hep. Ama bu başka bir şey. Kaybetme korkusu. Ama onun o gülümseyişini gördükten sonra dağıldı bütün korkularım. Hep el ele olmasak ta olur. Herkes el ele olalım benim olsun benim yanımda olsun diye düşünüyor. Öyle değil aslında. İyi olsun , hep görebileyim mutlu olduğunu ve o gülümsemesini. Bu bana yeter. Bu duygularla başlamıştım ortaokulun son yılına. Okul çantam sağ omzumda girdim sınıfa. Sınıf curcuna, gürültü, patırtı. İki kişi ortada güreş yapıyor. Tam hababam. İki kişi güreşiyor iki hayvan diyorum onlara içimden, üstleri başları toz olmuş bir kalde yüzleri kıpkırmızı ve nefes nefese kalmışlar. Köşede bir kız bir erkek oturmuş konuşuyorlar. Geçen sene aralarında bir şey yoktu. Sanırım yaz tatilinde yakınlaştılar. Sınıfı incelemeye devam ediyorum. Sarı saçlı bir kız var ilk kez görüyorum başka sınıftan gelse gözüm aşina olurdu. Ya yeni taşındı semte ya da , ya da ne kendi kendime tartışmaya başladım iyice sinirlerim bozuldu sanırım. Kız kesin yeni taşındı semte. Bu kızla tanışmak lazım kimdir, kimlerdendir.

    Sınıfta göz gezdirmeye devam ederken Rahman'ın Mustafa ile bilek güreşi yaptığını görüp o tarafa doğru gidiyorum. Rahman güçlü görünebilir ama biliyorum ki Mustafa'nın bileği kuvvetli. serçe parmağımla Rahman'a yardım ettim. Mustafa kim olduğuma bakmadan:

- Lan. Aa Adaş hoş geldin. Özledik be oğlum.

- Adaş bende sizleri çok özledim. Yaz boyu it gibi çalıştım biliyorsunuz.

- Biliyoruz , biliyoruz. Ferhat'la Önder de gelsin de bi batak atalım bizim Teras Kafede.

- Olur özledim sizi.

Bu arada Rahman benim sayemde Mustafa'yı yense bile bilek gücüyle yendim diye havalarda tabi. Güreş yapanlar iyice abarttılar olayı. Masalar sağa sola saçıldı. Kalktık artık müdahale zamanı bu kadar eğlence yeterdi. güreşenlerden birin ben , birini de Rahman tuttu. Bunlar güreşmeye devam etmek istiyorlar. Rahman gözlerime baktı ve ben gülümsedim. Rahman elindekini bende bendekini sıkıca tutup attık sınıftan. Rahman kapıda durup :

- Beyler adam gibi durmayı öğrenmeden sınıfa girmeyin. bugün size tatil. Sınıfta görürsem hiç hoş olmaz dedi ve yanımıza geri döndü. sınıfta çıt yok.

    O arada Ferhat , arkasından da Önder girdi sınıfa. Kadro tamamdı. Herkes birbirlerine sarıldı. Omuzlara yumruklar atıldı. Bu kendi selamlaşmamız bizim. Sonra okulu asmaya karar verdik. Ama nasıl olacağına karar vermekte zorlandık. Yok yazılmamak için ya sınıfı boşaltacaktık ya gitmeyecektik. Ama karar verildi gidilecek. Okul defterini alıp kürsünün altına sakladım. Sınıftaki ögrencileri tek tek dışarı çıkarmaya başladık. sınıfta 3 kişi kaldı çıkmamakta direnen. Biri de o kız. Kızın yanına gittim:

- Merhaba.

- Merhaba

- Adını bilmiyorum Mustafa ben. Sınıfı boşaltıyoruz. Lütfen sende evine yada başka bir yere gider misin?

- Benim adım Merve. Ama gitmek istemiyorum ya yok yazılırsam?

- Yok yazılmamak için boşaltıyoruz zaten sınıfı.

- Tamam ama yok yazılırsam sorarım.

- Tamam tamam sor yok yazılırsan dedim ve gülümsedim.

    Sınıf boşalmıştı. sınıf defteri ve yoklama kağıdını sakladık. Çıktık sınıftan direk Teras Kafeye. Mustafa pek oynamayı sevmez ama masa kenarında iyidir. Ferhat, Rahman, Önder ve ben batak oynuyoruz. Biz çay içerken, Mustafa kola tost ne varsa götürüyor. Biz yenildik. Tabi her zamanki gibi hesap ortak herkes elini cebine atıyor. Benim aklım Sinem'de. Ne yapıyor acaba. Öğle paydosu saati geldi ben arkadaşlardan izin istedim. Tabiki biliyorlar durumu. Çok yakınız biz birbirimize. Okulun bahçesi çok büyük. Basketbol sahası, futbol sahası, voleybol sahası var. Bazen Basketbol oynardık Rahman'la. Bire bir maçımızı izleyenler her geçen gün artmaya başlayınca bıraktık. Öyle göz önünde olmayı seven tipler değildik biz. Okulun kapısına yaklaştım iyice. Bir futbol topu yanımdan uçarak yolun karşısına geçti. Reflekslerim iyiydi aslında ama aklımda Sinem vardı onu düşünüyordum. Hemen yanımdan geçen topu geç fark ettim.