8. Bölüm: Gerçekler

491 22 2
                                    

Gözlerime açtımda, araba durmuş yağız ortada yoktu. Yol boyunca uyumuştum. şuan da nerede oldumu bilmiyorum. Etrafımı baktığımda ağaçlar dışında başka bir şey görmüyordum. Dün gece aklıma geldi. Ne kadar çaresiz oldum gece hatta kurtulacağımı emin değildim. iyi ki de anıl gelip beni kurtardı. Birden aklıma yağızın anıla bir daha konuşmamamı söylemişti, neden ki? onu tanıyor mu? bence tanıyor hem Anıl'da yağızı tekrar gördünü sevindim demişti. dikkatimi bu kafamdaki soruları vermiştim birden kapıyı hızlıca açıp arabaya binen yağızı beni ürküttü.

"Bismillah." yağızın bana gözlerine kısarak bakıp "Niye bu kadar korktun, görende cin görmüşsün gibi."

" Aslında bir bakıma öyle."

"Şimdide beni cine benzetini söylemeye mi çalışıyorsun?"

" Ya öyle değil, yani bir bakıma öyle ama senin anladın şeklinde değil."

"Bunun başka türlü anlamıda var mı ben mi bilmiyorum."

"Olabilir bu. bak mantıklı konuştun." gözlerine kısıp bana bir süre baktıktan sonra.

"Seninle Artık bu konuyu tartışmicam. bir yere varamica mı anladım."ona hafif bir gülüşle.

" böyle Adam ol" dedim. Birden sessizlik oluştu bunu dedimden hoşlanmadından emindim. Başını direksiyona koymuştu.

" Yağız iyi misin? bir şey demedi. ona yaklaşıp omuzuna dokunacakken ani hareketle başını kaldırıp elliyle boğazımı tutup sertçe beni koltuğa vurdu. bir yandan sırtım ağıradı. boğazımdaki ellini daha da bastırıp nefessiz kaldım. bana daha da yaklaştı nefesini yüzümde hissediyordum. o kusursuz kahverengi gözleri şimdi bir alev topu gibiydi. sinirlenmişti hatta kontrol edemicek kadar. kulağıma yaklaşıp fısıltılı şeklinde

"Bir daha bunu deme "Boğazımdaki elli daha da sıkıyordu gözlerim karardı. bir şey diyemedim gözümden yaşlar akmaya başladı .benim tanıdım yağız bu değildi. sanki bu yağızın bedenine giren başka ruhtu yada ben bu tarafını yeni görüyorum. Çaresizce çırpınıyordum ama nedense kurtulmayı çalışmıyordum. Bir an ellini hızlıca çekip ne yapıtına farkına varmış gibiydi. art arda öksürmeye başladım. Nefes almak için arabanın kapısını açıp dışarı çıkmak istedim. ama açıp inerken yere yığıldım. bir kaç dakika öyle yerde kalmıştım. Çoktan arabada inmiş başımın ucunda duruyordu. bir sinirle
"Gene mi beni boğmaya geldin." ağlıyordum gözlerimde ki yaşlar daha fazla akmaya başladı ellimle boğazımı tutuyordum.

"Özür dilerim gerçekten bunu yapmak istemedim, kendimi kontrol edemedim. "Başımı kaldırıp yağızın yüzüne baktım en az benim kadar acı çekmiş gibiydi. Canı yanmadı halde. yanıma çömelip elleriyle yanağımın üzerinde süzen göz yaşları silmeye başladı.

"Özür dilerim kiraz" Ona bunu neden yaptın demek istesemde ama diyemedim oda benim kadar kötüydü. Anlık bir sinirle yaptını bilsemde ama içimde bir kırılma oluşmuştu. Sevdiğin birinden canını acıtmasını beklemezsin, canını acıt an. o anda kabullenmezsin. Çok tuhaf değil mi.? Ayağa kalkıp arabaya bindim bir şey diyemedim yada demek istesem de sesim çıkmıyordu, ne diyeceğimi bilmiyordum.

🌸🌸🌸

Beni evime bıraktı. yol boyunca hiç konşmadık. kapıyı açıp arabadan indim. eve doğru yürüdüm arkamı dönüp ona baktım gözleriyle ne kadar pişman oldunu söylemeye çalışıyordu onu böyle görmek canımı acıttı.

Yağız

Neden böyle hissediyorum.? neden pişmanlık duyuyorum? bunu başkasına yapsaydım umurumda olmazdı ama karşımda ki kişi kiraz olunca, durum farklı. Evet yaptım şey doğru değildi bir anlık sinirle gelişti kendimi kontrol edemedim ama genede bunu yapmamam gerekirdi. şimdi ne olacak. telefonumun çalmasıyla düşüncelerimden kurtuldum ama hala aklım kirazdaydı. Telefonu ellimi alıp arayan kişiyi gördüm. cemdi.

Umut'lu Vaka ( Düzenlenip Devam ediyor.)Where stories live. Discover now