10. Bölüm: Geçmişin Gerçek Yüzü

353 18 0
                                    

1 Hafta sonra...

Anılın bu kadar pislik biri olduğunu hiç düşünmemiştim. O günün üzerinden nerdeyse bir hafta geçmişti ama her gün yağıza "Benden bir can aldın ama ben her canını alacam" deyip tehdit ediyordu. Keşke onu öldüre bilsem ama bu pek mümkün gözükmüyor.

"Kiraz çabuk ol getir pastayı artık"

"Getirdim" Son mumda yaktığıma göre götüre bilirim.

Herekse bir ağızdan "İYİ Kİ DOĞUDUN CEM" Diyor. pastayı ceme yaklaştırıp üflemesini bekliyorduk. Sofia Cemin yanına sokulmuş bize bakıyordu. Ya ben niye pastayı götürüyorum anlamadım bu işi Sofia yapsaydı daha mantıklıydı ama yok illa benim başıma iş yıkacaklar.

"kiraz pastanın bir kısmı nerde? Evet bir dakikalığına pastanın başına borayı bırakınca olanlar bu.

"Bora yedi." Sanki yalan söylüyormuşum gibi bana bakıyor. "Hiç öyle bakma bana."

"Hani söylemicektin" Aslında söylemicektim ama bunlar öyle baktılar ki bir an beni döveceklermiş gibi. "Kusura bakma Boracım, Bunlar bana öyle baktılar ki sanki pasta yerine beni keseceklermiş gibiler" Herkes gülmeye başladı. "Yalan mı ya "

"Keşke pasta işine ben alsaydım. Tatlım kusura bakma doğum gününde bu yarım yamalak pastayla kutladık ." Kıza bak ya sinir krizi geçiricem." Onun yanından ayrılmıyorsun ki bir de Pastayı ben alsaydım diyorsun."

"Aslında öyle değil onu koruyorum"

"Korumak mı? En son Lavaboya kadar onla gitmiştin çok güzel koruyorsun" Herkes gülmeye başladı. Ela haklı en son lavaboya kadar onla gitmişti. "Nerden bilecekseniz orada bir şey olsaydı o zaman kim onu koruyacaktır " Tam itiraz edecektim ki "Tamam. hadi pastaya üflesinde çıkalım bu hastaneden" Yağızı sıkan bir şeyler vardı artık ayrılalım deyip duruyordu.

"Patada kesildiğine göre artık gidelim." Yağız, çıkış işlemlerini halletmek için çıkıt. Sofiya da Ceme yardım ediyordu bizde bazı şeyleri alıp hastaneden çıktık. Yağızın arabasına doğru gidip Ellimizdekileri bagaja koyup dışarda diğerlerine bekliyorduk.

"Kiraz. Ela nerde?"

"En son arkamızdaydı nereye gittiği ki" Kız resmen ışınlanmış

"Acaba hala hastadan çıkmamış olabilir mi?" Hastanenin arkasında araba park oldu için hastanenin önünü göremiyorduk.

"Ben gidip bakim" Borayı başımla onaylayınca gitti. "Bu günde hava çok güzel ya. Çoğu kişi bulutlu hava durumun sevmesede ama ben aşığım. " Yanımdan geçen kadın bana tip tip baktı Ne var yani insan kendi kendine konuşmasını niye tuhaf buluyorlar ki. Etrafımı bakındım sanki birisi beni izliyormuş gibi hissettim ama kimseyi görmedi yada çok kalabalık olduğu içindir. Uzaktan gelen Borayla Elayı gördüm tartışıyorlardı. Bora niye bu kadar sinirli ki.

"Ben sana kaç kere dedim onla konuşma" Bora sesini yükselterek Elayı kızmaya başladı.

Kaşlarımı çatıp onları izledim. "Ya niye yanlış anlıyorsun dedim ya. Hastaneden çıkınca Onla karşılaştım. siz Benden uzakta oldunuz için seslendim ama duymadınız" Ela haklıydı bizden çok gerideydi. Ama neden tartışıyorlar ki.

"Benim demek istedim şey Onla karşılaşsan bile konuşma! Bunda anlamayacak Ne var ya"

"Ama o kardeşim gibi"

"Sen kardeş gibi görüyorsun ama o öyle düşünmüyor"

"Ama..."

"Sus artık duymak istemiyorum seni" Bir an öfkeyle çekip gitti. Boranın gidişini dolmuş gözlerle baktı.

Umut'lu Vaka ( Düzenlenip Devam ediyor.)Where stories live. Discover now