22. Bölüm: Takıntı

179 11 0
                                    


insan geçmişinden ne kadar kaça bilir?

Bazen hiç bir şey olmadan. Normal bir yaşam istersin ama hayat sürprizlerle dolu. Geçmişin açtı yaraların kapanmasına zaman alıyor diyorlar. Doğrusu Zaman yaraların ilacıdır diyorlar. Tam her şey düzeldi, geçmişi unuttum derken karşına geçmişin çıkıyor. Bu sefer o kadar acıtmaz canına. Daha önce tanıklık ettiğin bir şey zaten. Gene aynı acıyı yaşatmaz Ama farklı bir biçimde yaralar seni...


Her şey bittiğine sanmıştım ama yanıldığımı şimdi gördüm. Geçmişimden kaçtım. Şuan geçmişim tam karşımda duruyor. Titrek vücudumla bir adım geri attım. Karşımda durmuş sadece sırıtıyordu. Gene aynı şeyi yaşamak istemiyorum. Gözlerim dolmaya başladı.

"S-sen..." Simsiyah ve taktı şapkayla tam bir katile benzemiş. Buda benim daha da korkmama sebep olduğu.

"Çilekli turtam." Kulaklarımda çınlamaya başladı. Başımdan aşağı kaynar su döküldü. Hayır gene aynı şeyi yaşayamam. Yapamam ben. Bu sefer olamaz.

"Kiraz. Kapıda kim var?" Sofiyanın sesiydi. Konuşa bilecek bir durumda değilim. Konuşmak istesem de olmuyor. Yavaş adımlarla üzerime gelmeye başladı. Gözlerim dolmuş bir şey yapamıyordum.

"Çilekli turtam. Aylardır seni arıyorum. Nerede saklanmıştın bakim?" Geri adım attım.

"Biliyor musun; Öldüğünü sanmıştım ta ki geçen gün seni dışarıda görene kadar. Çok mutluydun. Bende dedim ki yanına gidim mutluluğunu iki kat olsun. Ne kadarda düşünceli bir sevgilin var görüyor musun."

Dişlerimi sıkarak." Sen benim sevgilim değilsin. " Yüzündeki gülümseme kaybolup. Yüzü ciddileşti. Sakalığını sıvazlayıp." Ne çabuk unuttun bizi."

Sesimi yükselterek," Biz diye bir şey hiç olmadı murat!" İçimdeki korkuyu rahman ona karşı çıkmayı başarıyordum. Sesimi duymuş olmalılar lazım hemen içerden koşarak yanıma geldiler.

Ela. "Noldu? İyi misin?" Birazda olsa kendimi güvende hissetmiştim.

"Vay be yeni dostlar edinmişsin."

Sofiya," Sen kimsin?"

Sırıtıp." Çilekli turtam beni size anlatmadı mı hiç?" Bu konudan sadece yağıza bahsetmiştim.

Yumruklarımı sıkarak," Defol." Dedim. Kaşlarını kaldırıp." Çilekli turtam yarım kalan işimizi tamamlamaya geldim. Gidemem." Yüzümün rengi attı.

Sofiya." Gece gece belanı bulma uza." Dedi. Başını hayır anlamında sağlayıp. Kapıyı kapattı. Belinden silahı çıkartıp Bize doğru tutu

"Düşün önüme."

Ela," Sen kim oluyorsun?"

Tetiği çekip," Bir kelime daha edersen beyninin patlatırım." Bir şey yapamıyorum. Önümüze dönerek salona geçtik.

"Tam karşıma geçin." Hiç bir şey yapamıyorum. Biraz önce oturduğumuz yere oturduk. Bir kaç dakika önce mutlu bir şekilde film izliyorduk.

Fısıldayarak," Kızlar özür dilerim benim yüzünden bunlar başınıza geldi."

Sofiya" Çeneni kapat. Senin yüzünden değil. Hem bu pislik kim oluyor?"

"Sinek gibi fısıldamayı bırakın." Tam karşımızdaki masanın üzerine oturdu.

"İşimi tamamlamadan önce, sizinle bir oyun oynayalım." Anlamamış bakışlarla bakıp. " Doğruluk ve cesaret Oynayacağız."

Ela gülüp," Salak herif." Salak demesine bozulmuştu. Başına yana çevirip ani bir hareketle kalkıp elanın yüzüne tokat attı. Sofiya Ayağı kalkıp," Pislik."

Umut'lu Vaka ( Düzenlenip Devam ediyor.)Where stories live. Discover now