Umut'lu Vaka ( Düzenlenip Devam ediyor.)

23.Bölüm: GELİNLİK

"Günaydın çilekli turtam." Yüzümde soğuk bir el hissetim. Gözlerimi yavaşça açtım. Rüya olsaydı keşke...  Bu pisliğin yüzünü görmek istemiyorum artık. yanağıma dokunan murat değilde Yağız olsaydı ne olacaktı. Bütün vücudum ağrıyor. Dün gece ağlarken uyuya kalmıştım. Keşke uyumasaydım, Kaçmak için bir yol arasaydım. 

Kolumdan tutup," Bebeğim yerde niye uyudun? Bak her yerin tutulmuş." Zaten sabah sabah moralim bozuk birde gelip boş laf yapıyor. Kolumu çekip ayağı kalktım.

"Bir daha bana dokunma." Dedim." Yoksa seni öldürürüm." Bir kahkaha kopartıp, "Sen mi?" Gözlerimi kapatıp sabır çektim, "Gerçekten öldürürüm." Yanıma yaklaşıp Elini yanağıma koydu, 

"Yapma güzelim." Dedi. Dişlerimi sıkıp, "Çek şu elini!" Sinsice gülümseyip yanağımı okşamaya başladı, Eli ısırıp, Yüzüne yumruğumu geçirdim. Bağırarak. "Fahişe!" Dedi.  Mahrem yerine tekme atıp koşarak odadan çıktım. Kaçmak için bir fırsat. Arkamdan bağırarak, "Seni yakalarsam gebertirim!" Merdivenlerden inip kapıya doğru koştum. Tahmin ettim gibi kapı kapalıydı. Hızlıca etrafı baktım. Pencerelere doğru koştum hepsinde ferforje korkuluk vardı. Koşarak mutfağı doğru ilerledim Arka kapıda kapalıydı. Her yer kapalı. 

"Boşuna koşturup durma. Yorulacaksın." Merdivenlerin yarsındaydı yavaş adımlarla aşağı iniyordu. Bittim ben. Gözlerimi yumup derin nefes aldım.  Tam karşımda durup Bileğimi tutu.      " Gidelim. " Elimi çekip ittim onu. "Sabrımı zorlama. " Tekrar bileğimden tutup Çekti, Geri çekilip çenesine dirseğimi geçirdim. Geri çekilip, "İyi davranınca çok şımardın." Kolumu tutup kendisine çekti . Tekrar elini ısırdım. Elini çekip yüzüme yumruğunu geçirdi. Başım dönmeye başladı, Yere yığıldım. Gözlerim kararıp yavaşça kapandı.

Yağız

Bora," Ya bara gitseydik daha iyi değil miydi?" 

Cem," Değildi. Seni bilmem ama biz hanımcıyız kardeşim. Özellikle Yağız." Deyip gülmeye başladı piç.

"Amına kodumun sus artık. İyi ki de senin ağızına bir şey düştü." İçkimden bir yudum daha alıp  yüzümü gökyüzüne kaldırdım. Yıldızlar çok güzeldi. Kiraz burada olsaydı bayılırdı. Bora başını omuzuma koyup," Yıldızlar çok güzel. " Dedi "Bu tepeden şehir çok güzel değil mi." Koluma girip yığışmaya başladı. Parmağımı alnına koyup geri ittim, "Gey misin kardeşim? " Arkadan cem kahkaha kopartıp, "Bence gey." Kolunu çekip ," Ne yani biraz romantiklik olsun diye. "Deyip içkisine başına dikti." Sevgilinle yap sende. Yengeye söylerim gey olduğunu." Cemle birlikte gülmeye başladık.

"Sizde var ya çok şerefsiz çıktınız." 

Lonely (so lonely)
I'm Mr. Lonely (Mr. Lonely)
I have nobody (I have nobody) " Cem bu ne biçim zil sesi?"  Bora gülmeye başlayıp," Yalnız adammış ."  Telefonunu kaldırıp bize çevirdi. " Biricik karım beni özlemiş." 

Bora," Amına kodum ne zaman evlendiniz de, Karın oluyor? Yoksa gizliden nikâh mı bastınız? çok ayıp oluyor bizi söylemeden. Çocuk yaptığınız onu anladım da ama evlendiğinizi bize de  söylemen gerekirdi."

"Amına kodum sana mı soracağım ne zaman ne yapacağımı. Kusura bakmayın Bora bey Artık çocuk yapmak isterken senide çağırırım. Allah'ına kurban yağız bir daha buna içki verme sonra ne dediğini bilmiyor. Bir gün bizi de sikse şaşırmam." Gülmeye başlayıp içkimden bir yudum daha aldım. Kirazın arayacağını düşünmüştüm. 

Cem," Efendim bebeğim? sakin ol." Ayağı kalkıp etrafında dönmeye başladı. Bir şey olmuş." NE! Tamam sakin ol sen. Hemen geliyoruz." Telefonu kapatıp. Yüzüme baktı. Bir şey söylemek istiyor ama söyleyemiyor." Dişlerimi sıkıp," Lafı dolandırmadan söyle cem!"