MAFIA IN DANGEROUS • TAEKOOK

57

Haiii, ben geldiiim. Ayyy mid taekookumu çok özlemişiiim. Bir türlü bölüm yazma fırsatı ve ilhamı bulamamıştım. İlham gelse de fırsatım olmadı final yapmam gereken ficlere öncelik tanıdığım için. Saygıyla beklediğiniz için teşekkür ederim Xx

Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! ^^

+++++

"Lunapark..." diye fısıldadığımda beni onayladığına dair homurtular çıkarttı.

Başımı çevirip yüzüne baktım. "Sen harika bir sevgilisin..." diye fısıldadığımda boynumdan öptü. Alt dudağımı ısırarak ona bakarken, "Neden bir tek biz varız?" diye sordum.

"Rahat rahat binip istediğin kadar eğlen diye lunaparkı kapattırdım canımın içi." dedi ağır ağır derin sesi. "İstediğin her şeye dilediğin kadar binebilirsin can tanem..."

Beni kucağından indirdiği gibi elinden yakalayıp onu çekiştirerek heyecanla etrafıma bakındım. "Hangisine binsek, hangisine..." diye hevesle mırıldandığımda Taehyung işaret parmağıyla sol köşeyi gösterdi.

"Çarpışan arabalarla başlamaya ne dersin yakamoz güzelim?" Sorusuyla birlikte işaret ettiği yere bakındım.

Taehyung elimden yakaladığı gibi beni gösterdiği yere çektiğinde dudaklarıma geniş bir gülümseme yayıldı.

"Hangi renkteki arabaya binelim bebeğim?" diye sorduğunda işaret parmağımı dudağıma yaslayıp alt dudağımı dürtüklerken renklere bakındım.

Sonra da gözüm mor olan arabada takılıkalınca dudağımdaki elimi arabaya doğru çevirdim. "Mor olsun Tete."

"Tamam mora binelim canımın ta içi." diyerek elimi bıraktı ve kalçalarımdan yakaladığı gibi beni havaya kaldırıp çarpışan arabaların bulunduğu platforma geçmemizi sağladı.

"Hadi sen mor olana bin ben de siyah-" Elimi bıraktığı anda elini sıkıca tuttum ve başımı iki yana salladım. "Tete birlikte binsek?"

"Ama bebeğim çarpışan araba... Tamam birlikte binelim." dedi ve eğilip dudaklarımdan öptükten sonra geri çekilip ıslık çaldı.

"Soobin ve Rowoon, gelin lan! Çarpışan arabaya binin bizimle." Bağırdığında sesi gecede yankı bıraktı. "Onlar da burada mıydı?" diye şaşkınlıkla sorarken bize doğru koşar adım yaklaşan Soobin ile Rowoon'u gördüm.

"Evet bebeğim, ayrı araçla peşimizden gelmişlerdi. Yakınlarımızda gözleri açık bir şekilde bekliyorlardı."

"Buyur patron." Rowoon soluk soluğa konuştuğunda Soobin'de hemen Rowoon'un yanına , bizim karşımıza geçti.

"Çarpışan arabaya bineceğiz birlikte, güzelim yalnız binemeyeceğini söyledi. Bu durumda çarpışacağımız bir araba lazım." Taehyung açıkladığında her şeyden bir haber onu izledim. "Gerçekten çarpışıyorlar mı?"

"Böyle toslar gibi çarpıyorlar ama incinmiyorsun ve eğlenceli. Buna gerçekten binmeni istiyorum bebeğim, tıpkı akülü araca bindiğin gibi."

Rowoon ve Soobin'e işaret verdiğinde onlar bize göstermek ister gibi farklı araçlara geçip direksiyonu çevirerek sürmeye başladılar.

Taehyung ellerini karnıma dolayıp bana sarılırken çenesini omzuma yasladı. Karnımda birleştirdiği ellerini tutarak Rowoon'dan kaçmaya çalışan Soobin'in aracına Rowoon'un arkadan çarpması bir olunca kahkaha attılar.

O ufak çarpışmadan Taehyung'un kolları arasında titrediğimde korumacı tutuşu sıkılaştı ve çenesini omzumdan ayırıp başını çevirerek yara izimden öptü.