8. BÖLÜM: Sağ Kalanlar

15.2K 1.2K 142
                                    

🔥 (Düzenlendi)

Media/ Tyler Howell- Night

Keyifli Okumalar. 💕

~~~~

~~~~

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


~~~~

Oldukça sıradan geçen bir günümde, şu söz karşıma çıkmıştı; 'Hiçbir şey doğru değildir, hayatta her şey mümkündür.'

Günümü sıradanlıktan çıkarıp düşünsel bir girdabın içine sürüklemişti o söz. 'Her şey' kelimesi sadece sizin bildiklerinizden ibaretse, diğerlerinin 'her şeyi' de gerçekten mümkün müydü? Kaçık, 'Senin hastalığın ilacı olduğunu düşünüyorum' derken bunun gerçekliğini yüzde kaçlık düşünmüştü mesela? Şuan asla mümkün olmayan bir şey için kürek çekiyorsak eğer, kaybettiğimiz vakit için günün birinde pişman olmayacak mıydık?

O söze inanmak istiyordum, gözüm kapalı güvenmek. Bir yerden başlayıp ruhumun temize çıkması için çırpınmak, aynı zamanda bunu garanti edecek küçük bir umut istiyordum. Boğazıma takılıp defalarca yutkunmamı gerektirecek o zehirden arınmak ve keskin ucunun ciğerlerime saplandığı yerden göğüs boşluğuma akıttığı katranın ala boyanmasını istiyordum.

Her birey gibi, benim için iyi olan şeylerin mümkün olmasına deli gibi ihtiyaç duyuyordum.

"Yavaş be, yavaş,"

İçinde bulunduğumuz aracın bir kamyon ve sürücünün bir kaçık olması, iç organlarımızın kullanım amaçlarının biraz dışına çıkmasına sebebiyet veriyordu.

''Üzgünüm çocuklar,'' deyip arkaya doğru elini savurdu. "Gün battı ve bu da hızlı olmamız gerektiği anlamına geliyor."

Saat neredeyse akşam sekizi geçmişti ve karanlık caddeyi çoktan yutmuştu. Bu da mutantların etrafta cirit atabilmesine oldukça iyi bir ortam yaratıyordu.
İçinde oturduğumuz kamyon kasası olabildiğince büyüktü. Kübra, ben ve Rüzgar arkada, üstelik yerde oturuyorduk. Kübra ve Rüzgar tam karşımda yan yana otururken, benim yanımda ise, kırmızı küçük bidonlara yaslanmış eski model siyah bir motorsiklet vardı. Dirseğimle motoru dürtüp,

"Buraya çok sık gelir misin?" diye sorduğumda, bazılarının bu espriyi anlayacak zekası olduğunu sanmıştım.

Yanılmışım.

Önüme döndüğümde Rüzgar'ın Kübra'ya beni gösterip, "Hepten sıyırdı." dediğini duydum. Kübra buna bıyık altından gülerken gözlerimi kıstım.

"Kendimi bilmesem üzerime alınabilirdim." Rüzgar'ın donuk gözleri bana taraf dönse de, konuşmadı. Bu hali daha huzursuz edici olduğundan oturduğum yerden ayağa kalktım ve şoför koltuğu ile kasanın arasında kalan boşluğa dikildim. Kaçığa hitaben,

MUTANT: Küllerinden Doğan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin