30. Bölüm

3.1K 242 192
                                    

Keyifli Okumalar...

🌼Hifa'dan🌼

Yine kendimi fazlasıyla yorgun hissettiğim, düşüncelerimin arasında kaybolduğum zamanlardaydım. Hamile olduğumu öğrendiğim gün, Selda Sultanı da kaybetmiştik. Bir can karnımda hayat bulurken, bir can ellerimden kayıp gitmişti. Meriç'in yanında olamamak beni mahvediyordu. Bir an önce eve gelmesini, tüm bedenimle onun yanında olduğumu hissettirmek istiyordum. Bir anda kaybolması sinirlerimi bozmaya başlamıştı. Daha öncesinde birlikte olmadan uzunca bir süre geçirmiştik zaten. Şimdi hormonların da getirdiği duygusallıkla birlikte sürekli ağlıyor ve kendimi yalnız hissediyordum. Telefonlarımı da çok nadir açtığından artık arama gereği duymuyordum.

Derince bir nefes çektim. Sabah namazını kıldıktan sonra yatmayıp terasa çıkmıştım. Sabah namazından sonra havayı solumak, yeni uyanmaya başlayan doğayı seyretmek harika hissettiriyordu. Bitirdiğim bitki çayımı masanın üstüne koyup koltukta uzandım. Teras esiyor olsa da yerimden kalkmak istememiştim. Çokta kalın olmayan örtüyü üzerime çekip gözlerimi kapattım.

🌼 🌼 🌼

Üstümdeki örtüye iyice sarılmış olsam da üşüdüğümü hissediyordum. Bir türlü gözlerimi açıp aşağı inemiyordum. Buradan kalkıp sıcacık yatağıma girmeyi hayal ederken, bir el omzuma dokununca yerimden sıçrayarak kalktım. Uyku ve uyanıklık arasında öyle dalmıştım ki, bu dokunuş beni fazlasıyla korkutmuştu. Elim kalbimde sakinleşmeye çalışıyordum.

" Sakin ol ben geldim." Meriç'in sesini duyunca gözlerimi açtım, çatık kaşlarıyla bana bakıyordu.

" Çok üşümüşsün, neden burada yattın?" Omuz silktim.

" Sabah namazından sonra yatmak istemedim, sonra uyku bastırınca burada uyumak istedim. Sen omzuma dokunmadan önce aşağı yatağıma inmekle ilgili bir hayal kuruyordum. Tutulup kalmıştım burada." Belli belirsiz bir kahkaha attım. Yerden kalkıp yanıma oturdu, bir koluyla bedenime sarıldı. Anında başımı omzuna koymuştum.

" Seni çok özledim, neden böyle zamanlarda beni yalnız bırakıyorsun." Başıma kokulu bir öpücük bıraktı cevaplamadan önce.

" Üzülmeni istemedim, hem halletmem gereken işlerim vardı." Derince soludum.

" Yanımda olmadığın zamanlarda üzülmediğimi düşündüren şey ne?" Çok kısık bir sesle güldüğünü duymuştum.

" Beni üzgün görüp üzülürsün diye düşündüm." Hastanede yaşadıklarım gözümün önüne gelmişti.

" Gözümün önünde Selda Sultanın kalbi durdu Meriç, sence ben bunu unutabilir miyim? Sen olmadığın için, sana destek olamadığım için daha da çok üzüldüm. Sen kendini yalnız hissediyorsundur diye, bende kendimi yalnız hissettim. Şunu anlamalısın artık, sen yanımda olmadığın hiçbir an daha iyi değilim. Ben sen yokken de ağladım, değişen tek şey birlikte ağlamamız ve birbirimize teselli vermemiz olurdu." İstemsizce elim karnıma gitmişti.

" Merak etme ona bir şey olmasına izin vermem, biz gayet iyiyiz." Karnımın üstündeki elimi tuttup derin bir nefes verdi.

" Ona çok iyi bakacağını biliyorum. Hem baba olacağımı öğrendim, hemde hayatımdaki rehberimi kaybettim." Yutkundu.

" Son zamanlarda aramız iyi bile değildi, bu pişmanlık bedenime ağır geliyor. Ben onun bir anda gidebileceğini düşünmemiştim. Bu kadar çabuk değil." Burnunu çekince ağladığını anlamıştım. Başımı omzundan çekip bakışlarımı yüzüne sabitledim.

" Ne kadar zaman birlikte olursak olalım, sevdiklerimize hiçbir zaman doyamayız. Bu yüzden dolayı da öldüklerine inanmak zor gelir. Ölüm garip bir mısra, kelimeyle anlatılmayacak kadar garip bir mısra." Derin bir nefes aldım.

HÜZNÜN SESİTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang