-30-

2.2K 151 42
                                    

Şimdi bücür velet istediği için romantikli bi bölüm yazıcam. Vıcık vıcık birşey olmaz umarım çünkü çok beceremem öyle şeyleri skcncıckdhckfo

_______

"Jimin o kadar kısa mıyım cidden?"

Sorduğum soruyla tuttuğu elimi bırakıp bana döndü.

"Yani evet biraz kısasın meleğim ama uzun olsan sana aşık olmazdım."

Kaşlarımı çatarak romantik olmaya çalıştığı fakat tam bir öküz olduğu cümleyi tekrarladım içimden.

Uzun olsam bana aşık olmazdı!

"Keşke konsere gitmesek."

"Niye? Çok istiyordun oysaki."

Gitmek istememe nedenimi söylemek istemesem de anlamış olacak ki gözlerini kısılana dek gülümsedi.

Bembeyaz dişleri tüm berraklığıyla ortaya çıktığında ben de kıkırdadım.

"Hayır sorun olmaz, görmen için seni omuzlarımda taşıyacağım."

Endişeyle itiraz ettim.

"Oh sen cidden delisin Jimin! Asla olmaz."

"İyi de kayda değer bir kilon bile yok minik!"

Elini karnına koyarak konuşmasına devam etti.

"Ve ben bu bebekleri boşuna yapmadım!"

Kollarını kaldırıp sıktı.

"Garipsin Jiminie, garip!"

Kahkahalar atarak kafeye girdik.

Minik bir konser olacaktı bu ama uzun zamandır bekliyordum.

Biraz geç kalmıştık bu yüzden arka sıralardaydık.

Müzisyenler de yerlerini alınca herşey başladı.

Bir anda kendimi Jimin'in omuzlarında buldum.

Hiç zorlanmamıştı.

Anladım ki ben yanında olduğum sürece o cidden iyiydi.

Sağ elimi saçlarının arasında gezindirdim.

Elma kokusu burnuma kadar geldiğinde sarhoş oluşçasına mırıldandım.

Şu an önümdeki sahnede söylenen şarkı umrumda değildi. Ben bizim şarkımızı söylüyordum.

Gün tüm ihtişamıyla doğduğunda, birbirimizle kutsandığımız o sabah..

Birden Jimin'in elimi tutmasıyla irkildim.

Yüksek sesle bana birşeyler söylüyordu.

"Bebeğim şimdi sahnedekileri dinle, söz veriyorum şarkımızı sonra birlikte tamamlarız!"

Neşeyle başımı salladım.

Şarkımızı sonra söylemeyi tamamlayabilirdik.

Birlikte ve daha özel bir anda!

_____

"Miniğim inmene gerek yoktu."

"Ama konser bitti Jimin."

Bana sunduğu harika gülümsemeden sonra kafenin arka tarafındaki koridora geçtik.

Burada kimse yoktu. Sessiz ve güzel!

Jimin yorulmuş olacak ki duvara yaslandı.

Ben de onu taklit ederek karşısındaki duvara yaslandım.

Gözlerimi kapatarak bir melodi tutturdum.

Birden melodim şarkımıza dönüştü. 

Bunu Jimin'in yaptığını biliyordum melodimi o değiştirmişti.

Gözlerimi açıp ona baktım onunkiler hala kapalıydı.

Onun da benimle söyleyeceğine emin olarak şarkımızın sözlerine girdim.

Gün tüm ihtişamıyla doğduğunda, birbirimizle kutsandığımız o sabah..

Jimin gözlerini açtı.

Gözlerimizi açıp birbirimize baktığımızda,

Kesik nefeslerimizin arasında gözlerini benimkilere kenetledi.

Ellerimiz birbirine dokunduğunda,

Yaslandığı yerden doğrulup bana yaklaştı.
Ellerini belimde hissettiğimde hafifçe ürperdim.

Dudaklarımız kavuştuğunda,

Hafifçe dudaklarıma doğru eğildi.

Dolgun dudaklarını benimkilerle birleştirmeden önce görmesem de dudaklarının gülümsemek için kıvrıldığını hissettim.

Parmak uçlarımda durup dudaklarımı onunkilere bastırdım.

Belimdeki ellerini daha da sıkılaştırıp beni kucağına aldı.

Nefes almak için dudaklarımızı ayırdığımız birkaç saniyede fısıldadım.

Hissedeceksin, dünyanın en şanslı insanı olduğumu,

Ardından tekrar birleştik.

Bir yandan melodiyi mırıldanıyor bir yandan da öpüyordu.

Tekrar ayırdı dudaklarını bu sefer o fısıldadı.

Ve ben hissedeceğim, tüm bedeninle bana ait olduğunu.

Tekrar ve tekrar benimdi dudakları.

O gece, o koridor en güzel aşka şahitlik etmişti ve Jimin son kez dudaklarını benden ayırdığında şarkının son sözlerini duyan tek şey siyah duvarlardı.

Tüm dünya hissedecek aşkın nasıl olduğunu, kime ait olduğunu.

Ve herkes buna şahit olacak, bu iki beden birbirine ithafen yaratılmış!..

______

Romantik yazamadığımı söylemiştim millet sşcjclckdşfkf

LUNATICWhere stories live. Discover now