-31-

2.1K 164 41
                                    

Gözlerimi açtığımda daha tam günün doğmadığını fark ettim.

O geceden sonra uyuyamıyordum.

Fazla güzeldi.

Sağ tarafımdaki Jimin'in yokluğunu hissettim.

Gözlerimi kırpıştırarak doğruldum.

Dışarı baktığımda insanların çoktan uyanıp hayata başladıklarını gördüm.

Yataktan kalkıp dağınık odaya bakındım.

Yapacak birşeyim olmadığı için toparlamak istedim.

Aslında toparlamak değil de karıştırmak denebilirdi.

Direk olarak Jimin'in özel eşyalarını koyduğu dolabı açtım.

İçinde birkaç kağıt olan sepeti çekip çıkardım.

Üstünde anneme, babama, Shijin'e, miniğime, Jungmin'e yazan zarflar vardı.

Merakla benim adıma olanı alıp açtım.

Kabaca kağıdı inceledim yer yer ıslanmıştı, bunlar gözyaşıydı.

Okumaya başladım.

Günüm, güneşim, gökyüzüm.
Miniğim!

Sana böyle sayfalarca nasıl da hayatımdaki herşey olduğunu yazabilirim meleğim.
Ama şu an değil.
Zaten bunu okuyorsan, hayatımdaki bütün hitap şekillerini, bütün nefeslerimi ve seni kaybetmişim demektir.
Gittiğimde bu mektubu bulacaksın eminim. Biliyorum nasıl odamı karıştıracağını, nasıl eşyalarımın kokusunda boğulurken ağlayacağını.

Bir an için nefesim kesildi.
Gittiğimde diyordu! Gittiğimde...

Miniğim üzgünüm ama seçtiğin kişi hasta biri. Ne zaman öleceği belli olmayan hasta bir çocuk. En çok ne için pişmanım biliyor musun?
Sana bu acıyı çektirdiğime!
Keşke bağlanmasaydın bana, keşke o kadar güzel bakmasaydık birbirimize.
Ama diyemiyorum ki, keşke birbirimize aşık olmasaydık...

Yer yer dökülen gözyaşlarının izlerini gördükçe daha da acımaya başladı içim.
Ve kağıda benimkiler de döküldü.

İyi ki de aşık oldum sana minik!
Mucize gibiydin. Sanki ben çiçektim sen yağmur. Öyle güzel geldin ki yanıma reddedemedim seni.
Sen hasta bir çocuğa umut, hayat oldun.
Ama bu hasta çocuk sana kısacık ömründen fazlasını veremedi. Üzgünüm.

Oh tanrım ne ara hıçkırıklara boğulacak kadar ağlar oldum?

Miniğim, nefesim nasıl da tutulmuşum sana öyle.
Çok acıtıyor, seni bırakıp da gitmek öyle yakıyor ki şu zayıf kalbimi..
Ölmenin en zor yanı da bu olacak sanırım. Güneş gibi aydınlatan gözlerini bir daha görememek daha kötüsü o güneşi yaşlarınla söndüreceğini bilmek...
Seni ağlatacağımı biliyorum ve bu nefeslerimin kesilmesine yol açıyor. Sanki koca şehre sığamıyorum.
Ben gittikten sonra o küçük bedenin daha da küçülecek.
Herkese yuva olan şu koca dünya senin minik bedenine yuva olamayacak.

Böyle düşünmesini bilmem sarsılarak ağlamama yol açıyordu.

Buralardan gitmek isteyeceksin olmayacak, beni isteyeceksin olmayacağım.
Hayatını mahvedeceğim.
Ama sakın! Sakın hayatı bırakma.
Benim senin için bıraktıklarımla yaşa.
Eskisi gibi ol, benden öncesi gibi ama benden kalan izleri de taşı.
Beni unutma lütfen.
Sen benim ilk aşkımsın minik.
Ve sonsun da.

Şu an okuduğum hayat dolu bir meleğin ölüm mektubu!
Nasıl da güzel seviyorsun sen meleğim!

Miniğim kimsenin seni küçümsemesine izin verme. O minicik bedenin içinde dünyanın en büyük kalbi var biliyorum.
Benden sonra yaşa.
Bu zor biliyorum ama sen yapabilirsin.
Tanrım lanet olsun!
Gülmen, ağlaman, sinirlenmen...
Her anınla güzelsin ve ben bu anlarını kaçıracağım.
Sarhoş olduğunda benimle dalga geçmen, canım acıdığında koşman hepsi harikaydı.
Sen harikaydın!

"Sen harikasın Park Jimin!"

Bir ölüyü özlemek çok umutsuzca birşeydir minik üzgünüm.

Ama sana son sözlerim şu Kwon Jimin.
Seni hep sevdim, bir ölünün aşkı olabilir mi bilmiyorum ama sen her güldüğünde, her ağladığında.. En önemlisi beni yanında hissettiğinde, ben gerçekten orada olacağım miniğim!

Jimin'in güzel kalbi altında eziliyordum.
Ezildikçe canım yanıyor, veda mektubu yazacak kadar neden üzüldüğünü sorguluyordum kendime.
Fısıldayarak son cümleleri okudum en çok gözyaşı burada vardı.

Şimdi atmayan kalbim en çok da senin yanında attı minik!

Sustum mektubu bittiği yerde nefeslerim de son buldu.

Tekrar tekrar okudum.

Ağladım.

Yine de sessizce okudum o mektubu.

Bana hiçbir zaman vermesini istemeyeceğim o mektubu şu an kalbimin en derinine bastırıyordum.

"Benden hiç gitmeyeceksin ki meleğim!"

____
Normalde duygusal bi insan değilimdir büyük ihtimalle mektubu da becerememişimdir çünkü tam olarak aklımdakileri dökemedim.
Bir insanın vedasını yazmak çok zor geldi. Ve bu bölümü yazarken ağladım. Sizi seviyorum millet🙃

LUNATICWhere stories live. Discover now