1.5 Hatanın Telafisi

734 76 24
                                    



Omzuna değen eli hissettiğinde Shizuo hala kapalı sokak kapısının önünde durduğunu yeni fark etmişti. Bakışları yerde, bir şey demeden ayaklarını zoraki içeri doğru yönlendirirken koltuklardan birine attı bedenini. Gözlerindeki keder ve yüzündeki üzgün ifadeyle onu en son, yıllar önce böyle gördüğünü düşündü Shinra. Malum günün ertesinde İzaya ile ayrıldıkları zamandı.

"Shizuo böyle bir şey olduğunu sanmıyorum, olsa bile onu işaretleyen sensin, bunu sahip oldukları kağıt parçaları ile değiştiremezler."

Shinra arkadaşına moral vermek için neler söylemesi gerektiğini bilmiyordu. Shizuo yüzünü elleri arasına almış öylece duruyordu konuşmadan. Omuzları bir gece de çökmüş yüzündeki kırışıklıklar artmıştı sanki.

"İzaya'nın hastalanmamak için kime ihtiyacı var?"

Shizuo Shinra'nın cevaplaması için direttiği sorunun bir anlamı yokmuşçasına omzunu silkti. "Bana..."

"Peki döneme girdiğinde acısız bir şekilde bunu atlatabilmek için kime ihtiyacı var?"

Shizuo Shinra'nın bir yerlere varma çabasını anlamıştı anlamasına ama ne demeye çalıştığını çözememişti hala. "Bana...

Ne demek istiyorsun Shinra direk söyle zaten canım burnumda burada. Elin herifi kalkmış benim omegamı alıp götürüyor ve ben tek kelime bile edemiyorum. Hıncımı çıkarmak için içimdeki parçalama ve yok etme duygusuna rağmen şu anda tek bir şeye bile dokunmadıysam senin evinde olduğum içindir. Yani beni daha fazla kışkırtma."

Shinra kendisine öfkeyle bakan arkadaşına bakarken istemeden yutkundu. O korkunç görünüyordu. Bakışlarında tıpkı öldürücü bir ifade vardı.

"Demek istediğim dediğin gibi o senin omegan. Sana ihtiyacı var. Nishi ona dokunamaz bile. Onu işaretledin Shizuo bir düşün. Bunu öne sürerek yanında olabilir, ona kendini affettirmek için elinden geleni yapabilirsin."

Shinra güven verircesine Shizuo'nun yanına oturdu. Bakışlarındaki yumuşaklık ve anlayış güven vericiydi.

"Onu seviyorsun değil mi?"

Shizuo duyduğu şeyle gözlerini arkadaşının gözlerine kenetledi. Kaşları çatılmış hislerine bir isim vermeye çalışır bir haldeydi. İzaya'ya olan duyguları çok çeşitliydi ama aralarında hiçbiri nefreti tanımlamıyordu artık. Öncesinde bile, belki de hiç nefret etmemişti sadece sebeplerin arkasına sığınarak kendini buna inandırmıştı sahip olduğu gurur yüzünden.

"Ona karşı olan hislerimi tanımlayacak bir kelime yok Shinra, sevgi bunun yanında çok sönük kalır."

Shinra arkadaşına gülümseyerek baktı. İstediği cevaptan çok daha iyisiydi duydukları.

"O zaman git ve ona kendini yeniden sevdir. Gerçi buna gerek kalmayacak bence, kendini affettirmen yeterli olacaktır. Ardından bize minik Shizuo ve İzayalar verin. Artık dayı olacak yaşa geldim de geçiyorum."

Shinra'nın neşeli sesi Shizuo'nun da biraz olsun moralinin düzelmesine neden olurken daha çok gözünde canlandırdığı çocuklardı aslında buna sebep. İzaya ile bir aile olmaya ne kadar çok özlem dolu olduğunu yeni yeni algılıyordu. Düşmanca yaşadıkları zamanlar onlara çok şey kaybettirmişti. 

Efsane (Shizaya AU)Where stories live. Discover now