› foreign

9.8K 838 592
                                    

Bu bölüm adına özür dilerim. Yarısını sınav haftasında, yarısını dersin ortasında yazdım, ortaya böyle bir şey çıktı. Açıklamayı sona koyacağım, oradan şey edersiniz.

Üstünde hissettiği ve gittikçe sıkılaştığını fark ettiği ellerden dolayı kaşlarını çatmıştı Park Jimin. Bir süre öylece durdu, hareket etmeye hali yok gibiydi. Eller iyice daralmıştı, bu durumda haliyle onu gittikçe rahatsız ediyordu. 

Hafif araladığı gözlerle, ellerin sahibine baktı ve kaşları daha çok çatıldı.

"Jungook," dediğinde, sesi olması gerekenden daha yüksek çıkmış, korkuyla yerinde sıçramıştı Jungkook. Park Jimin'in ani bir refleks itişi ile yeri boyladığında ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. 

"Ne diye bağırıyorsun sabah sabah?" demişti kıçını ovuştururken. 

"Ne diye benim yatağımdasın sen? Odan yok mu senin?"

Jungkok hâlâ uyku akan gözlerini açtı ve kafasını kaldırarak etrafına bakındı. "Hatırlayamıyorum.."

Gözlerini devirdi Park Jimin, "Başım ağrıyor,"

"Benim de.." Bunu söyledikten sonra yerde uyuklamaya başladı Jungkook. Park Jimin ise yataktan doğrulup, ayağı ile Jungkook'un kıçını dürtüyordu.

"Dün gece ne oldu?"

Jungkook bir şeyler geveledi. Jimin ise üstelemeden sadece yataktan kalkmış ve lavaboya yönelmişti. Çökmüş gözleri ve kızarmış burnuna bakındı bir süre. Yüzüne su çarpıp kendine geldiğini düşündükten sonra, hâlâ yerde uyukluyor olan Jungkook'a kısa bir bakış attı.

"Yerde yatma, hasta olacaksın."

Jungkook tepki vermemişti, "Kime diyorum?"

Kıçını dürtükledi tekrar ayağıyla, "Jeon Jungkook, kalk yerden. Kahvaltı yapalım."

Jungkook zorla da olsa kalktığında, ağzından akan salyalar, kısık gözler ile Park Jimin'e baktı ve saçlarını karıştırdı. "Beynime balyozla vuruyorlarmış gibi hissediyorum hyung.."

"O zaman git ve odanda uyu." 

Jungkook başını sallayıp, odayı terk ederken, Park Jimin o gittikten sonra yatağa oturdu. Gördüğü şeyle kaşlarını çatmış ve elini uzatmıştı. 

Eline aldığı maskeye bakıp kaşları daha da çatılırken düşündü, bu maske de neyin nesiydi? Bir gözünden siyah gözyaşı gelen maskeye bakındı bir süre, aklına hiçbir şey gelmiyordu. Belki Jungkook'un olabilirdi. 

Belini esneterek yatağa attı kendini birden. Son zamanlarda olan şeylere bir anlam verememekle birlikte, kendisini gerçekten yorgun hissediyordu. Hem ruhsal hem de fiziksel olarak. Elleriyle yüzünü kapattı, öylece durdu. Beyni dün gece ne olduğunu hatırlamakta epey zorlanıyordu.

Hatırlaması gereken ne olmuş olabilirdi ki? Derin bir nefes verdi, hafıza kaybı yaşamış gibi hissediyordu, belki de sadece sarhoş olduğundan dolayı halüsinasyon görmüştü, hepsi buydu.

Yataktan kalkıp, kendisini mutfağa attı. Güzel bir kahvaltı belki onun hafızasını yerine getirebilirdi. 

Ne yapacağını bilmeden sadece malzeme çıkartıyor ve ortalığın kalabalıklaşmasını sağlıyordu. Tezgahta bulunan ne varsa, hepsini karman çorman etmiş, fakat ortaya güzel bir yemek sunmaya çalışmıştı. Mutfağın penceresinden baktığı zaman, her gün görmeye alışkın olduğu siyah arabayı görmemişti bu sefer.

Kaşları çatılmıştı, kimdi, neyin nesiydi, hâlâ merak ediyordu fakat gittiğine göre öğrenemeyecekti.

Masayı eksiksiz hazırladığı zaman, merdivenleri ikişer ikişer çıkarak, Jungkook'un odasına attı kendini. Küçüğünün odasında oksijen namına hiçbir şey kalmamış gibiydi.

CRIMINAL | VminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin