II. Kapalıyız, Satmıyoruz

31.4K 2.2K 1.7K
                                    

053xxxxxxxx: Bak buraya!

Ali tam yatağa girip zıbarma hayalleri kurarken, telefonundan gelen bildirim sesiyle üzerinde olan yorgana tekme savurdu sinirle.

"Amına koyayım tüm evren mi karşı bana ya! Ulan ben de sadece diğer normal insanlar gibi uyumak istiyorum. Çok mu şey istiyorum?" diyerek küçük bir çocuk gibi söylenmeye devam etti cüssesine tezat bir şekilde.

Eve geldiğinde ne kadar direkt yatma planı yapsa bile eve geldiğinde mutfakta hem en yakın arkadaşı hem de ev arkadaşı olan Attila ile yemek yapan yengesini beklemiyordu. Tüm uyku hayalleri cam gibi parçalanıp etrafa savrulmuştu. Dayısı gelene kadar kız kuzeni ile ve yengesi ile muhabbet etmişti. Dayısı geldiğinde ise önce yengesinin yaptığı yemekleri yemişlerdi ve ardından ise sanki bilmiyormuş gibi derslerinden konuşup yengesinin yaptığı tatlıyla çay içerek muhabbet etmişlerdi. Gece, kuzeni Hüma'nın Attila ile olan kavgaları -ancak kavgadan ziyade şakalaşma olan- ve Hüma'nın Attila'nın kucağında uyuya kalmasıyla son bulmuştu her zamanki gibi. Alışıldık bir durumdu ve yadırgamıyorlardı bu durumu. Evden ayrıldıklarında ise Ali uyuyacağını söyleyip direkt odasına girmişti. Üzerini değiştirerek yatağa girip yorganı çekmesi ile sinirden küplere binmesi bir olmuştu duyduğu sesle.

Panelinde kayıtlı olmayan ve bilmediği numaradan gelen mesajı görünce kaşları daha da çatılırken sinirle nefesini üfledi.

Ali: Sen kimsin amk?

Ali: Bu sefer kimsin?

Ali: Kapalıyız birader.

Ali: Göt falan satmıyoruz, başka kapıya.

Ali: İbneyiz diye orospu muyuz sanıyorsunuz amk anlamıyorum ki!

Ali: Hadi orospuyum desek götümü sen de dahil tüm sülalenin götü benim götüm etmez, siz gelmiş gecelik 300 TL yeter mi diyorsunuz. Ulan biberin kilosu olmuş 12 lira herif gecesi 300 yeter mi diye soruyor...

Ali: Sizin olmayan amınıza koyarım orospu çocukları!

Ali: Gece gece belanı benden bulma, siktir git.

Ali: Bir uyutmadınız amk!

Mesajları anında görüldü olurken uygulamadan çıktı aldırmayarak ve telefonun ekranını kapatıp yatağının yanında olan komidinin üzerine attı sinirle. Bir dakika sonra gelen mesaj bildirim sesiyle sinirleri daha fazla gerilirken vücudu da kasılmıştı. Karşı tarafın da jetonu köşeli olmalı ki bu kadar geç cevap vermişti. Gelen mesajların tüm sinirini bu elemandan çıkarmıştı ve az da olsa rahatladığını hissediyordu. Ancak bu rahatlama bir dakika kadar sürmüştü.

Bıkmıştı bu durumdan... Her gün "Gecen kaça?", "Kaça vurduruyorsun?", "Sik istersen ben de var, ne kadar istiyorsun?", "Çirkin ibne kaç vuruş istersin?" benzeri mesajlar alıyordu.

"Ulan sende olan sikin büyük ihtimal iki katı bende de var! Ben gelip yazıyor muyum sana? Numara değiştirsem de olmuyor. İslamiyetten daha hızlı yayılan bir şey varsa o da benim numaramdır zaten." diye söylendi kendi kendine.

Numarasını değiştirmeyi düşünse de kimseyi umursamadığı için mesajları okumadan siliyordu ama bugün öyle uykusuzdu ki, uykusuz olduğu her zaman gibi huysuz ve sinirli oluyordu. Kendini tutamamış ve cevap verme gibi bir hata yapmıştı.

Eşcinseldi o. Telefon numarası da kerhane ya da bir hayat kadının hattı değildi.

"Amına koyduğumun puştu! Kerhane hattı sandı herhalde beni. Bana ulaşmanı sağlayan mobil hattın direği girsin sana!" diye homurdanmaya devam etti Ali sinirle. Devam eden sadece homurdanması değil, gelen bildirimlerdi.

VECANơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ