tear 🍃 kim seokjin

1.7

multi; yoongi.

düzenlendi.

🌉

Telefonum çalmaya başladığında çorbayı karıştırmayı kestim ve yemek masasının üzerindeki telefonumu elime aldım. Arayan Yoongi'ydi.

"Efendim?" dedim aramayı cevapladığımda.

"Direkt mevzuya giriyorum. Yarın Seokjin'in doğum günü ve sen de geliyorsun."

Gözlerimi baygınca devirdim. "Sağol Yoongi ben de iyiyim."

Adam hâl hatır sormak nedir bilmiyordu resmen. Tamam direkt mevzuya giriyorsunda, bir sor bakalım iyi miyim, değil miyim ya da şu an ne yapıyorum..

İğlenelememi anlayıp "Nasılsın?" diye sorduğunda "İyiyim, sen?" dedim.

"İyi," dedi kestirip atarak.

"Şimdi mevzuya dönelim.." derken yemeğin altını kısıyordum. "Seokjin'in doğum günü mü?!"

"Anlaman için sorman mı gerekiyor?" dediğinde kaşlarım çatıldı.

"Bunu daha erken söyleseydin de Seokjin'e hediye alsaydım." derken hızlıca kafamda birkaç hediye düşünmeye başladım. Seokjin'e ne alınabilirdi ki? Nelerden hoşlanırdı hiç bilmiyordum.. ah delireceğim!

"Ne alıyorsan al ama mutlaka gel." dedi. "Bu organizasyonu gizli yapıyorum. Aslında doğum günü 4 Aralık'tı ama şu ölme mevzusu yüzünden araya kaynadı."

"Seokjin'in şimdi bu partiden haberi yok mu?"

"Evet yok. Şimdi kapatıyorum. Nefret ediyorum şu aygıttan ya kim neden biriyle telefonda konuşma ihtiyacı hisseder ki cidden saçmal..." Sonlara doğru kendi kendine konuşurken telefon bir anda suratıma kapandı.

Yoongi garip bir adamdı.

Çorbanın altını tamamen kapattım ve saati kontrol ettim. Akşam beşe geliyordu. Daha ne giyeceğim bile belirsizdi. Şimdi mağazaları dolansam istediğim şeyi bulmam ne kadar sürerdi? Gerçi, ne istiyordum ki?

Ah çok stresli!

Abim mutfağa girdiğinde bana kısa bir bakış attı. "Bir şey mi oldu?" diye sorduğunda "Seni ilgilendirmez." dedim ters ters.

Tam yanından geçecekken buna engel oldu. "Sunyeon, bana kırgın mısın?"

Bir de soruyor muydu? Onca laf etmişken üzerine bir de 'kırgın mısın' nasıl diyebilirdi?

"Çekilir misin yolumdan?"

Yana çekilirken sıkıntıyla ofluyordu.

"Çorba için teşekkür ederim!" diye arkamdan seslendiğinde "Onu annem için yapmıştım!" diye bağırdım merdiveni çıkarken.

"Peki içebilir miyim?"

Sorusuna cevap vermedim. Hayır desem bile içecekti.

Telefonumu ve cüzdanımı alıp hızlıca giyindim ve evden çıktım.

Hediye ve kıyafet bakmam gerekiyordu.

...

Annemle yaşadığımız ufak bir "partiye gideceğim, izin verir misin" faslı nihayet onun izin vermesiyle sonuçlandığında güle oynaya hazırlanmıştım.

Yoongi evimin adresine bir jeep göndereceğini, babamın malıymış gibi davranabileceğimi söylediğinde buna gerek olmadığını söylemiştim ama beni takmamıştı.

Bu adam beni asla tiye almayacaktı.

Neyse, taksilerde sürünemezdim. Böylesi iyi olmuştu.

Üzerimi incelerken olabileceğim en güzel halde olduğumu fark ettim. Gün içinde pijamalarımla daha rahat olsam da, onlarla güzel görünmüyordum maalesef.