tear 🍃 kim seokjin

2.9

düzenlendi.

🍃

Okul çıkışında beni almaya Seokjin gelmişti ve arabası okula girer girmez birçok kişi onu görmek için ya cama yapışmış ya da etrafında kalabalık oluşturmaya başlamıştı.

Seokjin okul bahçesini podyum gibi kullanarak tüm endamıyla bana doğru yürürken elimdeki kitapları sıkı sıkı tutarak ona yaklaşıyordum.

Dudakları yukarı doğru kıvrılmış ve ağzını oynatarak "çok güzelsin" demişti. Bu gülümsememe neden oldu.

Yanına vardığımda ona sarıldım. Ayrıldığımızda elimi tuttu ve etrafına bakındı. "Yoongi-sshi nerede?" diye sordu.

"Öğretmenler odasında sanırım."

İleride bize doğru gelen Taehyung'ı görünce ona el salladım. Gülümsedi ve "Naber gençler?" diye şakıyarak yanımıza geldi.

Seokjin "Sana ne, senden naber?" dediğinde gülmemek için yanağımı dişledim.

Taehyung "İyidir n'olsun," dedi. "Beni mi bekliyordunuz?"

Seokjin sırıttı. "Henüz öyle bir gaflete düşmedim ama düşersem, bil ki seni bekliyorum." dedi muzhipçe.

Taehyung elini kalbine götürdü. "Ahanda kırıldı."

İkisinin atışmasından sıkıldığımda "Susun bir ya," dedim. "İki didişmeden dursanız incileriniz dökülmez."

Okulun ortasında durmuş konuşurken öğrenciler ağır çekimde okuldan çıkıyor ve çoğu bakışlarıyla Seokjin'i kesip duruyordu. Birkaç kıza kaş göz yapsamda inatla bakmaya devam ediyorlardı.

"Hadi gidelim ya." dedim ve Seokjin'i çekiştirmeye çalıştım.

Asla kıskanmadım.

"Yoongi'nin geleceği yok zaten, gidebiliriz." dedi Seokjin.

Taehyung "Sizle gelmeyi isterdim ama etüte yetişmem gerekiyor." dedi ve üzgünce dudak büzdü.

Seokjin şirince el sallayıp "Def ol git o halde." dediğinde koluna bir tane geçirdim. Cümlesini hemen düzeltti. "Yani sana iyi dersler eheheh."

Taehyung, Seokjin'le birbirilerine kötü kötü bakarak yanımızdan uzaklaştığında "Şu çocukla geçinmeyi denesen?" diye sordum arabasına yürürken.

"Onunla anlaşmam senden vazgeçtiği gün olacak. Farkındaysan seni seviyor."

"Beni unutmaya başladı. Kendisi söyledi." dedim açıklayarak.

Seokjin kapımı açarken "Tam anlamıyla unuttuğunda onunla anlaşacağım," dedi. "Kimse sevgilime benim ona baktığım gibi bakamaz."

Arabaya binerken gülümsüyordum.

Yanıma biner binmez arabayı çalıştırdı. "Yemekten sonra sinemaya gidelim mi?" diye sordu.

"Olur ama filmi ben seçeceğim." dediğimde kabul etti.

...

Eve vardığımda abim evde yoktu ve annem de henüz işten gelmemişti. Üzerimi değiştirip geceliklerimi giydim ve saat erken olmasına rağmen yatağıma girdim.

Tam uyumaya hazırlanıyordum ki zil çaldı. Oflayarak yataktan çıkarken kimin anahtarını unuttuğunu merak ediyordum cidden. Söve söve alt kata inip kapıyı açtığımda teyzem ve oğlu Minsung'la karşılaştım.

Minsung üzerimi haylazca süzüp ıslık çaldığında teyzem çenesini kapatması için karnına sertçe dirseğini geçirdi. Yüz ifadesi kasılan Minsung bir tane de benden yiyecekken kendime hakim oldum ve onları gördüğüm için hiç de mutlu olmayan bir yüz ifadesiyle "Teyze? Minsung?" diye sordum.