tear 🍃 kim seokjin

1.8

multi; seokjin & white.

düzenlendi.

🌉

Kalakalmıştım.

Parmak uçlarıma kadar buz kesen bedenim yere çivilenmiş gibiydi. Hareketsiz bir halde şaşkınlıkla açılan gözlerimi kırpmadan Mira ve Seokjin'in birleşen dudaklarına baktım. Pekala, bundan daha fazla acıtan bir şey şu an için yoktu.

Bastırmak istediğim öfke kıvılcımı içimde gitgide büyürken bu ağlama isteğimi de tetikliyordu.

Seokjin, saniyeler içinde kendisini Mira'dan uzaklaştırdığında "Bunu neden yaptın!" diye bağırdı yüzüne karşı.

Mira gözyaşları arasında tek bir kelime dahi edemezken hırsını üzerimde atmak istercesine bana doğru gelmeye başladı.

İkisini izlerken donup kaldığım için beni iterken zorlanmadı. Topuklularla dengemi kuramadığım için yere düşmüştüm.

Seokjin hızlıca yanıma gelirken Mira arkasını dahi bakmadan uzaklaşmıştı.

Bakışlarım kısa bir anlığına pencereden bizi izleyen insan topluluğunda gezinirken herkes burada ne yaşandığını anlamaya çalışıyor gibiydi.

Seokjin beni yerden kaldırırken "İyi misin, bir yerin acıyor mu?" diye soruyordu endişeyle.

Sol gözümden akan bir yaşı alelacele silerken "İyiyim ben." dedim dalgınca.

İyiyim, yani sevdiğim adam bir başkasıyla öpüşürken ne kadar iyi olabileceksem o kadar iyiyim işte.

Eliyle çenemden tutup kaldırırken "Eğer iyiysen neden ağlıyorsun? Bak Mira büyük bir aptallık yaptı, belki de onu daha erken itmem gerekiyordu.. Bizi o halde gördüğün için özür diler-" diyemeden sözünü "Seokjin sorun değil." diyerek kestim.

Aslında buraya güzel hislerle gelmiştim ama benim gecem buraya kadardı.

Sırf Yoongi günün sonunda partisini mahvettiğim için beni azarlamasın diye "sorun değil, yani az önce gözümün önünde Mira seni öptü ama asla hıçkırarak ağlamak istemiyorum" ayağına yatacaktım.

Oyunculuk okumuş birine 'iyiyim' rolü çizmek ne kadar kolay olabilirdi ki gerçi?

Seokjin iki arada bir derede kalmış gibi ne yapacağını bilemez bir şekilde bana bakarken "Sunyeon, gidelim mi buradan?" dediğinde "Hayır, asla! Hadi içeri girelim." dedim ve gülümsemeye çalıştım.

Yüzüme bir müddet dikkatle baktı fakat ona ısrarla gülümsediğimde omuzları düştü ve "Pekala." dedi.

Her adımda boğazımda biriken yumru yüzünden yutkunmakta zorlanıyordum.

Benim ağlamaya ihtiyacım vardı.

Yoongi "Hyung," diyerek Seokjin'e sarılmadan önce Yoongi'den lavabonun yerini öğrendim. Seokjin her ne kadar benimle gelmek istesede onu reddettim.

Merdivenleri çıkarken birçok kişiyle göz göze geldim. Hepsi bizi bahçede izleyen kişiler olmalıydı.

Lavaboya girer girmez kapıyı kilitledim ve kapının arkasına oturup hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.

Sadece Mira ve Seokjin öpüştüğü için değil, sırf parti güzel sonlansın diye hiçbir şey olmamış gibi çabalamak zorunda kalacağım içinde ağladım.

Şimdi çekip gitsem Seokjin de benimle beraber gelirdi ve ben onun kalıp eğlenmesini istiyordum.

Seokjin isteyerek öpüşmese de  ve erkek arkadaşım olmasa da, yüzüne dahi bakmaya kıyamadığım adamın bir başka kızla teması beni mahvetmeye yetip artmıştı.