ATALANTE 2 | [TAMAMLANDI]

Bölüm 12

Otobüse binmiştim ve beş saat gibi bir süre geçmişti. Yol boyu müzik dinlemiş ve ne yapmam gerektiği konusunda aklımda planlar kurmuştum. Corentin Ali'nin uzun zaman önce orada kaldığını söylemişti. Şu an orada mıydı bilmiyordum lakin orada olması için dua ediyordum. Bu kadar yolu onu bulabilmek için gidiyordum.

Otobüs mola verdiğinde inmiş ve lavabo ihtiyacımı karşılamıştım. Biraz acıktığım için de yiyecek birkaç bir şey almış ve karnımı doyurmuştum. Otobüs yolculuğu devam ederken düzenli olarak bizimkilere mesaj atıyordum. Pimpirikli davrandıkları için buna mecburdum.

Saatler sonra otobüs Kari'e vardığında esneyerek gerildim. Yolda uzun bir süre uyumuştum. Otobüs otogarda durduktan sonra inmiş ve birilerine sorarak Mareyn sokağına gidebilmek için taksiye binmiştim. Kısa bir yolculuğun ardından sokağa gelmiştik. Ne kadar hemen Aliyi bulmak istesem de saat çok geçti. Bugün ayarladığım yerde kalmalı ve sabahın erken saatinde Aliyi bulmak için gitmeliydim. Sokaklar çok ıssızdı ve tekin değildi.

Kalacağım yere geldiğimde kimliğimi uzatıp ödememi yaparak odama çıkmıştım. Burası ne kadar tuhaf bir yer olsa da burada kalmak zorundaydım. Odama çıkarak kapımı kilitlemiş ve anneme iyi olduğuma ve arkadaşımın beni karşıladığına dair mesaj atmıştım.

Odaya yerleştikten sonra üzerimi değiştirmiştim ve fazlasıyla yorgun olduğum için hemen uyumak istiyordum. Hemen yarın olmalıydı ve ben o adamı bulmalıydım. Işığı söndürdükten sonra yatağa yatmış ve kısa sürede uykuya dalmıştım. Yapılacak çok işim vardı.

.....

Birçok kisor ve sayn'ın yerde ölü halde yattığı deniz kıyısındaydım. Leuke yardımcısının sırtında gelirken Regina devasa yılan kuyruğunun üstünde sürünerek ilerliyordu. Kate'i gördüklerinde Regina söze girdi.

"Hepsini okyanusun derinliklerine gönderin. Egeriayı çok rahatsız edecek bu durum."

Regina gülümserken Leuke başını olumlu anlamda salladı.

"Gölge nerede?"

"Burada."

Kate eliyle yanını işaret ettiğinde Leuke söze girdi.

"Biz yavaştan bedenleri suya göndermeye başlayalım. Mathilda da birazdan bize katılacak."

Kate başını olumlu anlamda salladığında büyü yoluyla bedenleri suya gömmeye başladılar. Egeriayı karaya çekmek için yaptıkları bir oyundu bu. Bu oyun için bir sürü sayn ve kisor ölmüştü. Bu sinirlenmemi sağlarken intikam yeminleri etmeye devam ediyordum. Öfkemi dinç tutacaktım. Zamanı geldiğinde hiç yaşamadıkları bir azap yaşayacaklardı.

Görüntüm değişirken Mathilda Sayn başkanı ile birlikteydi. Sayn başkanı zincirlerle bağlanmıştı ve tahminimce işkence görüyordu. Mathilda Fionadan ötürü sayn halkına nefret besliyordu. Sayn başkanı acı içinde bağırarak güldü.

"Sorun değil. Fiona iyi olduğu sürece biz katlanırız."

Bu Mathildayı daha çok öfkelendirirken adama kan kusturuyordu. Büyüsüne son verdiğinde öfkeyle 'hemen ölmeyeceksin. Acı çekeceksin' dedi. Sayn başkanın bu hali içimi acıtmıştı.

Görüntüm tekrar değişirken büyük bir salondaydım. Karşı özeller oturmuş içeceklerini yudumluyorlardı. Bu keyifli halleri sinirimi bozuyordu.

"Zaferimizi kutluyoruz."

Anda elindeki bardağı havaya kaldırırken Mathilda biraz sinirli bir şekilde 'Atalante ölmedi ama' dedi. Bu Andayı sinirlendirirken 'ne fark eder' diyerek çıkıştı.