ATALANTE 2 | [TAMAMLANDI]

Bölüm 16

Sinirle yastığa vururken 'onda tuhaf bir şeyler olduğunu hissetmiştim' dedim. Dennis ise bir şey söylemedi.

"Sen hastaneye o yüzden geliyordun. Alkol bağımlılığından dolayı destek aldığın falan yok."

Dennis başını olumlu anlamda sallarken derin bir nefes verdim. Çevremde herkes bana oyun oynuyordu. Herkes!

Başımı yastığa tekrar koyarken 'daha konuşacak çok zamanımız olacak' dedim. Gözlerimi yumduktan sonra tekrar söze girdim.

"Şimdi uyumalıyım. Kesitleri izlemem gerekiyor. Sen de güzelce dinlen."

Arkamı dönerek yatmış ve düşünmemeye çalışmıştım. Zihnim bu kadar doluyken rahat uyuyamıyordum. Zihnimi boşaltmaya çalışırken mayışmış ve bir süre sonra uykuya teslim olmuştum.

......

Tüm özeller büyük bir odada toplanmışlardı. Yardımcılar, Azrail ve bizim ekip burada değildi. Özeller toplantısı olmalıydı. Fiona üzgün ve öfkeliydi. Sanırım burada bir tartışma yaşanıyordu. Elka ciddiyetle konuştu.

"Corentin zarar görmeyecek. Mathilda ona zarar vermeyecek biliyorsun. Önceliğimiz Azrail olmalı."

Elka'nın aksine Hyacinthe imalı bir şekilde Fionaya sesini yükselterek konuştu.

"Corentin'in zarar görmeyeceğini sen de biliyorsun. Senin hırsından dolayı planımızı bozamayız. Yemin yazıldı. Azrail'in laneti bozulmazsa hepimiz acı içinde ölürüz."

Fiona Hyacinthe'nin dediklerine öfkeyle karşılık verirken Moneta onu tuttu.

"Ne saçmalıyorsun? Ben Atalante ile çok daha yakındım. Azrail'in lanetinin bozulmasını en çok isteyen benim!"

Hyacinthe kaşlarını çatarken 'o zaman Corentin diyerek ağlamayı kes' dedi. Fiona'nın kızıl saçları havalanmıştı. Şimdi üzgün değil fazlasıyla öfkeli görünüyordu. Bir şeyler fısıldadığında Elka araya girerek onu durdurdu. Fiona Hyacintheye büyü yapmaya çalışmış olmalıydı. Elka ise dostunu koruyarak Fiona'nın büyüsüne karşılık vermişti. Fiona öfkeyle bağırdı.

"Sen Atalante ya da Azrail'i düşünmüyorsun ki! Sen yeminini düşünüyorsun. Kendini düşünüyorsun. Petayı kaybettin. Sevdiğin birini kaybetmenin nasıl bir şey olduğunu bilmen gerekir."

Hyacinthe öfkeyle Fiona'nın üzerine yürüdüğünde 'Petayı karıştırma' diyerek bağırdı. Elka onu tutarken dış kapıya doğru çekiştirdi. Moneta da Fionayı tutuyordu. Özeller kavga ediyordu resmen!

Birlik olmaları gereken zamandı. Bu şekilde kırıcı konuşmalar ve fevri çıkışlarla bir yere varamazlardı. Moneta söze girdi.

"Atalante buradayken birlik içerisindeydiniz. Bizi bir arada tutan Atalanteydi evet ama şu an yok diye bu şekilde ayrışamayız."

Fiona öfkeyle otururken 'lafını tartmadan konuşuyor. Hem de her seferinde!' dedi. Moneta ise kızarak 'evet ama sen de öyle' dediğinde Fiona bir şey söylemedi.

Esya 'bu şekilde olmaz' dediğinde Şaya onu onayladı.

"Egeria adayı yükseltti. Azrail'in lanetini kırabiliriz ama bu şekilde ayrılırsak bu mümkün değil."

Şaya'nın söylediklerine karşılık Fiona sakinleşmişti. Moneta Fiona'nın yanına eğilerek omzundan tuttu.

"Bak Azrail düzeldiği vakit her yeri yıkıp geçeceğiz. Saklanmak yok. Corentini de alacağız."