38

6.8K 510 463
                                    

AŞIK

Defile araya girdiğinde ve ünlü bir pop yıldızının final geçişleri öncesi sahne alacağını duyduğunda podyumun başlangıcına doğru arkalardan ilerledi ve yarışmacı kızlar için yapılmış olan portatif kulise girdi Nil. Yarışmada kalan son dört isim; Melodi, Özge, Dora ve Venüs kulisin ayrı ayrı yerlerinde son yürüyüşleri için hazırlanıyorlardı. Her biri heyecanlı bir görüntüdelerdi.

"Sanırım yanlış geldin." Dora Nil'i girdiği anda gördüğünde üzerine giydiği beyaz mayoyu düzeltti. Onu görmekten hoşlanmayan tavrıyla gözlerini devirdi. "Burası elenmişlerin kulisi değil. Yarı finalistlerin özel alanı."

"Ben de seni özlemedim Dora." Nil onun kendisinin varlığından duyduğu rahatsızlıktan keyif alır gibi gülümsedi. "Ama benim bu elenmiş halimin bile seni böyle kudurttuğunu görmek çok hoşuma gitti şimdi. İlk karşılamayı yapacak kadar hasret kalmışsın bana, ne güzel."

Göz kırpıp makyaj masalarına doğru yürüdü Nil. Dora'nın, arkasından sinirli mırıltılar eşliğinde konuşmaya devam ettiğini duysa da önemsemedi. Işıklı aynanın karşısında hazırlanmış şekilde duran Venüs'ün yanına ilerleyip masaya kalçasını yasladı.

"Nil." Venüs öne eğilirken onun elini tuttu özlemiş gibi. "Özledim. Yemin ederim sensiz kampın hiçbir tadı kalmadı. Nasıl gidiyor dışarıda hayat?"

"Alışmaya çalışıyorum." Nil etrafta diğerleri varken kimseye mutsuz görünmemek için gülümsedi, bir omzunu umursamazca kaldırıp indirdi. "Neredeyse istediğim takipçiye ulaşmışım, yarışmada ekstra iki ay daha harcamadığıma seviniyorum o yüzden."

"Biz kaç takipçideyiz acaba?" Melodi ikisine kulak misafiri olurken Nil'e, makyaj masalarının dğer ucundan heyecanlı merakıyla baktı. "Bir milyonu aştıysam çıldırırım."

Nil dolgun dudaklarını birbirine kilitler gibi yapıp gözleri ile kulisin dört bir yanındaki kulaklıklı adamları gösterdi onu uyararak. Melodi onun bakışlarını takip ederek etrafa baktığında gözlerini yuvarladı. "Dışarıdan bilgi yasak." Dedi. "Evet." Arkasından seslenen görevli kadına dönüp final yürüyüşü için ismine özel tasarlanan mayoya uzandı ve Nil'e veda ettikten sonra giyinmek için sandalyesinden kalktı, paravanlardan birinin arkasına ilerledi.

"Nilciğim!"

Nil, o sırada tanıdık olmayan birinin ismini samimiyetle seslendiğini duydu. Arkasındaki sesin sahibine başını çevirdi ve büyük bir gülümseme ile kendisine yaklaşan, defile için tasarımları kullanılan ünlü modacı kadını gördü. Birçok defa onu moda programlarında konuk olarak izlemişti. En az tasarımları kadar hayatı yaşama tarzı da çarpıcıydı. Belirgin yeşil gözleri, turuncu parlak saçları bulunan ve tasarımcı olduğunu kendine has bir giyimiyle belli eden genç kadına gülümsedi. "Merhaba Kübra Hanım."

"Sen neden hala hazırlanmış değilsin?" Modacı, Kübra, Nil'i anlamaz gözlerle süzdü. "Murat son şarkılarını söylüyor. On beş dakika sonra sahne almaya başlayacaksınız."

"Hazırlanmış değilim?" Nil onu tekrarladı, soru sorar tonlamasıyla. "Ben yarışmacı değilim artık, bilginiz yok sanırım."

"Hayır canım bilgim tabii ki var ama elenmiş olan yarışmacılara da final sahnesi için birer tasarım hazırladım." Dudaklarını aralarken gözlerini büyüttü genç kadın. "Ah. Sakın bana bundan haberim yok deme. Düşer bayılırım."

Şöhretin Esiri Where stories live. Discover now