Slytherin's Locket | Sirius Black

4 | "Yardım edin!"

Miley Cyrus-Nothing Breaks Like a Heart

This world can hurt you

It cuts you deep and leaves a scar

Things fall apart, but nothing breaks like a heart

And nothing breaks like a heart

İyi okumalar♡

▪
▪
▪

12 Ekim 1976 / Pazartesi

Son bir haftadır yaptığı gibi yine akşam yemeğinden sonra direkt Fawley Kütüphanesi'ne gitmişti Loren. Regulus'un yavaş yavaş ona bozulmaya başladığının farkındaydı kız. Çünkü saatlerce burada duruyor, yasak saatinden 5 dakika önce çıkarak ortak salona yetişmeye çalışıyordu. Bu da doğal olarak Regulus'u sinirlendiriyordu.

Ama Fawley'ler hakkında bilmediği o kadar çok şey öğreniyordu ki, ayaklarının onu buraya getirmesine engel olamıyordu. Aslında Regulus'a da burayı göstermek istemişti ama bunu ailesine söylediğinde, ailesi onu kesin bir dille reddetmişti. Blacklerle olan husumetlerinden dolayı da daha fazla üsteleyememiş, eğer üstelerse olacakları bildiğinden burayı Regulus'a gösterme planını şimdilik rafa kaldırmıştı.

Parmaklarını çeşit çeşit kitapların üzerinde gezdirirken aralarından rastgele birini seçerek siyah, geniş yatağa uzanıp önündeki deri kaplamalı kitabı incelemeye başladı. Oldukça kalın olan kitap, aynı zamanda fazlasıyla ağırdı da.

FAWLEY'LERİN BAŞARILARI (KENDİ ANLATIMLARIYLA)

Ailesinin karanlık taraf dışında pek fazla başarısının olmadığını biliyordu Loren. O yüzden bu kitap, onu fazlasıyla heyecanlandırmıştı. Sararmış sayfaları yavaşça çevirip içindekiler bölümünü açarak, yazan isimler üzerinde merakla gözlerini gezdirmeye başladı.

Abigel Brandon Fawley
Abraham Tom Fawley
Aby Elli Fawley

Alfabetik sırayla sıralanan isimleri, eğer tek tek okumaya devam ederse bitiremeyeceğini farkedip parmağını kitabın üzerinde kaydırarak yavaşça aşağıya doğru indi. Gözüne takılan bir isim olmayınca hızla arka sayfayı çevirmişti. Orada da aynı işlemi yapmaya devam ederken parmağını, gördüğü tanıdık isim üzerinde bir süre durdurdu.

Henderson Jonathon Fawley

Büyükbabası Henderson, pek fazla başarısı olan bir insan değildi. Yalnızca bakanlıkta çalışan üst düzey bir yöneticiydi ama oraya da kendi emekleriyle gelmemişti zaten. Bu da Loren'ı kitapta yazanlar konusunda iyice meraklandırmıştı.

İsmin yanında yazan sayfa numarasını kontrol ederek hızla çevirdi sararmış yaprakları. 456. sayfaya ulaştığında özenle yazılmış olan düzenli yazıyı dikkatle okumaya başladı.

Henderson Jonathon Fawley

O gün, bakanlıkta yapılan seçim sonucu benim değil kanında bulanıklık olan bir melezin fikri kabul gördüğünde yemin etmiştim. Onu bulup, en büyük acıları yaşatacağıma dair bir yemin.

Ettiğim yemini de layığıyla yerine getirdim. Ben koltuğumda keyifle ateş viskimi içerken o yerde yatmış, onu öldürmemem için yalvarıyordu. Ama bilmediği bir şey vardı ki onu zaten öldürmeyecektim. En azından şimdilik.

Yüzümdeki memnuniyetle ayaklanarak yanına doğru ilerledim. Başında dikilmeye başladığımda yüzümde istemsiz bir gülümseme oluşmuştu. Bir elimi çenesine koyarak bakışlarını memnuniyet kaplı yüzüme çevirdim.