6 | "Onları takip edeceğiz."

2K 193 19
                                    

Lykke Li-I Follow You

I, I follow

I follow you, dark doom honey

I follow you

İyi okumalar♡



15 Ekim 1976 / Perşembe

"Size diyorum bu kız bir şeyler çeviriyor." Balkabağı suyundan bir yudum alırken, sadece arkadaşlarının duyabileceği şekilde söylemişti bunu Remus. Şu son günlerde Loren Fawley'den oldukça fazla şüpheleniyordu genç adam. Onu o gizli odaya girerken gördüğünden beri, aklından geçen şüpheleri bir türlü durduramıyordu. Türlü türlü senaryolar düşünüyor, ama ne kadar düşünürse düşünsün bir sonuca ulaşamıyordu.

Bıkkınlıkla bir nefes verip önündeki ekmekten ağzına bir parça atarken, tam karşısında oturan Sirius, üç gündür bu şüphelerle boğuşan arkadaşına dikmişti gri gözlerini. "Hadi ama Aylak!" Demişti isyan ederek. "Sence de fazla paranoyak değil misin? Bu okuldaki gizli yerleri bilenlerin yalnızca biz olmamızı beklemiyorsun herhalde."

Sirius'a göre Remus, bu kızı gereğinden fazla abartıyordu. Kızın normal Slytherinlilerden -onlara kafa tutması dışında- hiçbir farkı yoktu Sirius'un gözünde.

Ama bir yandan da içinde bir yerde, Remus'a hak veren sesi bir türlü susturamıyordu. Onun dediğine göre Fawley, her gün akşam yemeğinden sonra oraya gidiyor -Sirius bunu da abarttığını düşünüyordu- yasak saatine az bir vakit kala ayrılıyordu. Bu durumda oraya boşu boşuna gidiyor olamazdı. Remus kadar paranoyaklaşmasa da, içeride illa ona ait bir şeyler olabileceğini düşünüyordu.

Aklına gelen fikirle, yüzüne şeytani bir gülümseme yerleştirerek yanındaki üç çocukta gezdirdi grilerini. "Ama bu demek değil ki içerde bir şey saklamıyor."

Bir yandan Lily'i izleyip bir yandan da yemeğini yiyen James'in bakışları, merakla Sirius'a döndüğünde Peter'ın da ondan eksik kalır bir yanı yoktu. Remus'sa yine başlarını belaya sokacaklarını anladığından, ellerini masada birleştirmiş yalnızca Sirius'un planı açıklamasını bekliyordu.

"Şimdi sen bu kızın o kapıyı kanıyla açtığına eminsin, öyle değil mi?" Sirius'un Remus'a yönelttiği bu soruyu, genç adam yalnızca kafasını sallayarak onaylamıştı. "O halde kapı safkan kanıyla açılıyor olabilir. Yani benim kanım kapıyı açar. Remus kadar paranoyak düşünmesem de içerde onunla ilgili bir şeyler bulabiliriz. Bir günlük, ya da ne bileyim anlamı olan bir kolye. Onu ele geçirirsek eğer Fawley'de elimize düşmüş olur."

James'in de yüzüne tıpkı Sirius gibi bir gülümseme yerleştiği sırada, Peter'ın dikkatini Sirius'un planından daha çok çeken bir olay gerçekleşmişti. Gözlerini baktığı yerden bir an bike ayırmazken: "Çocuklar."diye mırıldanarak üç Çapulcu'nun da kendisine dönmesini sağladı. Ona dönen bakışları farkettiğinde kafasıyla yedinci sınıfların olduğu tarafı işaret etmiş, çocuğun bu hareketiyle üç Çapulcu da kafasını aynı anda o tarafa çevirmişti.

Gördükleri manzara karşısında şaşkınlıklarına engel olamazlarken, bu konuda yalnız olmadıklarını anlamaları da pek uzun sürmemişti. Bütün salon sessizliğe gömülmüş, merak ve şaşkınlık dolu bakışlarla Fawley kardeşleri izliyordu ve tam da o anda, Louis Fawley'nin başında dikilen Loren Fawley; başında dikildiği Louis Fawley'e herkesi şaşırtacak şu iki kelimeyi söylemişti: "Konuşabilir miyiz?"

Slytherin's Locket | Sirius BlackWhere stories live. Discover now