Slytherin's Locket | Sirius Black

9 | "Merlin bizi seviyor Çatalak."

Welcome to Çapulcular

LP-Other Poeople

Who won't be there when you're sorry?

Other people

İyi okumalar♡

▪
▪
▪

16 Ekim 1976 / Cuma

Önündeki yumurtayı yemek yerine didikleyen Remus, hâlâ dün yaptıklarının pişmanlığını yaşamaya devam ediyordu. Sirius ortaya bir plan attığında bu planı sorgulamadan kabul etmemesi gerektiğini bir kez daha anlamıştı genç oğlan.

Dün tek istediği kızın neler çevirdiğini öğrenebilmek olunca, Sirius'un planını dinleme gereği bile duymadan direkt kabul etmişti. Bunun pişmanlığınıysa bir gündür fazlasıyla yaşıyordu. Artık geri dönüşü olmadığından yaşadığı bu pişmanlık, kendine eziyet etmekten başka bir şey değildi, biliyordu ama bunun da önüne geçemiyordu.

Yani şuan -pişmanlık duymak dışında- tek yapabileceği, Sirius'un mükemmel(!) planında başka bir pürüz olmaması için dua etmekti.

Yumurtasını didiklemek için kullandığı çatalı yavaşça masaya bırakırken bakışlarını karşısında oturmuş, hiçbir pişmanlık duymayarak yanındaki James'le gülüşen çocuğa çevirdi. "Kızın yarın Hogsmeade'e gideceğiden nasıl bu kadar eminsin Patiayak?"

Sirius, reçele batırdığı ekmeği ağzına tıkarken kendinden emin bir şekilde yanıtladı endişeli arkadaşını. "Her hafta Regulus'la Hogsmeade'e gidiyorlar Aylak. Bu hafta da gidecekler o yüzden endişelenme tamam mı? Ben bütün her şeyi planladım. Sen sadece kendini bu muhteşem çocuğun mükemmel ve kusursuz planına bırak."

Cümlesini bitirdiğinde saçlarını havalı bir şekilde geriye doğru savurup göz kırparak, üzerindeki yoğun gerginliği gizlemeye çalışmıştı Sirius. Her ne kadar diğerlerine belli etmese de dün yaptığından fazlasıyla pişmandı genç adam.

Dün; kızın bacağından durmaksızın süzülen kanları gördüğü o an, yaptığı kusursuz planın aptallığına bir güzel sövmeyi ihmal etmeyerek bir daha işlerini başkalarına bırakmayacağına dair kendine büyük yeminler etmişti.

Çocuğa yalnızca küçük bir çizik atmasını söylemiş, çocuk ise kızın bacağına âdeta bıçak yarası derinliğinde bir çizik bahşetmişti. Daha sonraysa yaptığı hatayı anlamış olacak ki Fawley'nin yanından uçarcasına kaçıp dolu gözleri ve kızarmış yanaklarıyla birlikte kendini üç Çapulcu'nun yanına atmış, Sirius ise; gözleri dolu bir şekilde yanlarına gelen çocuğu anlık hissettiği öfkeyle diğerlerinden uzak bir köşeye çekerek pek de kibar olmayan bir şekilde azarlamıştı. Çocuğun bir süre sonra korkudan titrediğini farkedince de daha fazla üstelememiş, asadaki kanı şuan cebinde duran küçük şişeye damlatarak bir daha gözüne gözükmemesi karşılığında gitmesine izin vermişti.

Her ne kadar Loren'dan hoşlanmasa da bu denli bir yara almasını kesinlikle istemezdi. Sonuç olarak aralarında Sirius'u bu kadar hırslandıracak bir durum geçmemişti. Onun amacı; sadece kız hakkında bir şeyler öğrenip ona karşı kullanabilmekti, ona zorbalık etmek değil. Zaten bugüne kadar da hiçbir kıza zorbalık etmemişti.

Üzerine çöken kasvetli ruhu farkettiğinde, diğerlerinin de farketmemiş olmasını umarak yarım kalan sohbetlerine devam etmek için yanındaki gözlüklü arkadaşına döndü. Elindeki büyük ekmek parçasını onun ağzına tıkayacağı sırada Peter'ın ortamı dolduran endişeli sesi, elinin havada asılı kalmasına sebep olmuştu.