Bölüm 81

47.4K 2.5K 580
                                    

Bu bölümde cinsel içerikli -fazla uzun olmasalar da- sahneler yer almaktadır. Lütfen, rahatsız olacaksanız o kısımları atlayın.

Bu arada, bölümün çok az bir kısmını Devran'ın ağzından yazdım ve gerçekten çok zorlandım. Becerip beceremediğim konusunda hiç emin değilim. Kusurum elbette vardır, lütfen affedin ve benimle paylaşmaktan çekinmeyin...

Sizleri çok çok seviyorum♡♡♡

Keyifli okumalar!!!

♧♧

İçimde dolanan his ile birlikte birkaç saniyeliğine gözlerimi kapadım ve sakinleşmeye çalıştım. Doğruyu söylemek gerekirse bu his bana çok da uzak bir his değildi, yanımda harika bir kadın olunca sık sık hemcinslerimin bakışlarını onun üzerinde hissederdim. İçim tırmalansa da sakin kalmak zorundaydım, onu kaburgalarımın arasında saklamak maalesef mümkün değildi. Lâkin şu anda bahsi geçen his damarlarımda çok daha yoğun çok daha hararetli bir biçimde dolanıyordu. 

Adamın biri melül melül Betül'e bakıyordu!

Sakinleşme girişiminde başarılı olamayacağımı anlayınca kapalı gözlerimi yeniden açtım ve Betül'e göz ucu ile baktıktan hemen sonra gözlerimi muhtemelen benden bir ya da iki yaş küçük olduğunu tahmin ettiğim adama sabitledim. Nasıl baktığımı biliyordum, öyle ki bakışların insan öldürme gibi bir özelliği olsaydı şimdiye adam ölü olurdu. Yobaz bir adam değildim. Yalnızca normal değildi, benim yerimde kim olsa rahatsız olurdu.

Adamın yutkunduğunu ritmik bir şekilde hareket eden adem elmasından anladım. Muhtemelen haftanın bir günü spor salonunda geçiren bu adam bakışlarıma dahi dayanamıyorken nasıl olurdu da parmağında yüzüğü olan bir kadının dibine girerdi? Bir an duraksamadan yapamadım. Acaba yüzüğü küçük mü almıştım? Dışarıdan gözükmüyor muydu? Düşüncelerim ve yeni bir yüzük alma üzerine yaptığım ufak plan Betül'ün sesi ile dağılıverdi.

Genç adam bir bana bir de bana "Devran?" diye seslenen Betül'e bakıyor, muhtemelen benim kim olduğumu anlamaya çalışıyordu. Betül'ün tenine ufak bir buse kondurmam, benim yerimi az da olsa belli edebilirdi ama bunu yapmama kararı aldım çünkü adamın nasıl davrandığını görmek istiyordum. Yanlış anlamadığıma emin olsam dahi şu anlık emin değilmiş gibi devam edecektim.

Sıkıca kavradığım sandalyeyi fazla göze batmak istemediğim için biraz kendime doğru çektim. Oysa tam şu anda Betül'ü tamamen kendime çekmek ve tıpkı küçük bir çocuğun herhangi bir şeyi sahiplenmesi gibi "Benim o," diyerek Betül'ü sahiplenmek istiyordum. Onun yerine kısık bir sesle "Güzel motifler," demekle yetindim.

Ardından teklif bile beklemeden istemeyerek de olsa ellerimi Betül'ün sandalyesinden çektim ve adamın karşısına denk gelen sandalyeye oturdum. Ellerimi masanın üzerinde birleştirdim. Kısa süren bir sessizlik oldu. Bu sessizliği bozmak üzere Betül'ün dudaklarını araladığını fark edince içimde kurduğum ufak oyunu bozmaması için konuşmasına engel oldum. "Ben sizi bölmeyeyim," dedim yüzümdeki ifadeyi profesyonel bir şekilde saklarken. Gözlerimi kısa süreliğine genç adamdan çekip Aycan'a baktım. "Devam edin lütfen."

Yüzümün aksine gözlerim son derece asabi bakıyor olmalı ki Aycan anında başını sallayarak bana destek oldu ve genç adama dönerek "O halde motifler kalıyor Zafer bey," diyerek konuşmaya kaldığı yerden devam etti. Betül'ün eline bardağını aldığını göz ucu ile gördüm lâkin odak noktam şu anlık o değildi. Bu sayede adamın ismini de öğrenmiş oldum. Şerefsiz Zafer, diye söylendim kendi içimde. Adam başını aşağı yukarı sallarken sanki az evvel konuşan kişi sevdiğim kadınmış gibi ona bakıyordu. Israrla bana bakmaması ya da kim olduğumu sormamasının nedeni gerilmiş olması olabilirdi. "Başardık," dedi genizden gelen bir sesle. Ardından beni çıldırtmak istiyor olmalı ki Betül'e doğru eğildi ve son olarak "Sayende," diyip bilgisayara geri döndü.

Başı Yok Sonu ÇokTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang