-Final-

25.4K 710 36
                                    

''Şimdi daha iyi misin?'' diye sordum.Gözlerini kısıp kendini yatakta dik oturturken kafasını olumlu anlamda salladı.

Sonunda eve gelmiştik.Eve gelir gelmez Medhat'in ailesi başta olmak üzere eve sürüyle insan doldu.Telefonlar hiç susmadan dakika başı çalıyordu.Basın kapıdan ayrılmıyordu.Herşey erkes o kadar bunaltıcıydı ki...Medhat'e hiçbir şey sormadım.Helikopterde yol boyunca hiç konuşmadık.Eve geldiğimizde ise hiç yalnız kalamadık.Herkes herşeyi bana soruyordu beni arıyorlardı.En sonunda telefonumu kapattım.Medhat'in telefonunu da kapattım.Ev telefonları hemen telesekretere bağlanıyordu zaten.

En sonunda derin bir nefes alıp Medhat'in yanına oturdum.Sanki bana karşı çok mahçuptu.En sonunda dayanamayıp aniden o soruyu sordum ''Neden? Neden gittin?''.Bu sorumla kasıldığı çok belliydi.Gözlerine bakıyordum ama o gözlerini benden kaçırıyordu.Sabırla bekledim.En sonunda kısık sesle cevap verdi ''İhale...''.

-''Sadece bu yani? İhale?'' usulca kafasını salladı.

-''Evliliğimizden daha önemli bir ihale?''

-''Zehra...''

-''Senin için hep önde olan iş değil mi?Benden bile önemli.Evliliğimizden...''

-''Zehra hayır.''

-''Peki öyle olsun.Hadi uyu sen çok yorgunsun.''

-''Zehra bak ben gerçekten...''

-''Tamam.Önemi yok.Geçti.Hadi iyi geceler.''

Yataktan kalktım usulca yanağından öptüm.Ve odadan çıktım.Koridorun sonundaki odaya girdiğim an hıçkırarark ağlamaya başladım.Sadece bir ihale uğruna beni öylece nikah masasında bırakan bir adam vardı karşımda.Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.Ben o adamla dünya evine giremezdim.Ben onunla bir ömür yaşayamazdım.Onun ahirliği olamazdım...Çünkü benden önemli şeyler vardı onun için.Onunla mutlu olamayacağım apaçık ortadaydı.Düşündüm, düşündüm.Saatler birbirini kovalıyordu.Kalktım ve yavaşça odaya girdim.Medhat uyuyordu.

Giyinme odasına gidip yavaşça eşyalarımı topladım.Seattle'a ilk geldiğimde getirdiğim kocaman bavuluma doldurdum herşeyi.Gitmek en doğrusuydu sanırım...Ve işin garip yanı gitmek yaralamıyordu beni aksine daha da güçlendiriyordu sanki.Aynanın altında çekmeceden ''Abozeid Şirketler Grubu'' yazan kalemi ve postitti aldım.Üzerine ''Bu defa bulma beni.Lütfen...'' yazdım.Postiti aynaya yapıştırdım.Tam çıkmak üzereken geri döndüm ve postitteki ''Abozeid Şirketler Grubu'' yazısını hınçla karaladım.Kalemi de kırıp aynanın önüne koyduktan sonra arkadama bile bakmadan hızla çıktım...

Evet Sevgili okurlarım...Bana kızdığınızı şuan hissedeiliyorum.Ben bu yola büyük bir hevesle başlayıp azalan hevesimle son veriyorum.Burdan sonrasını size bırakıyorum ben.Sizin hayal gücünüz.Zehra belki Medhat!e döner...Belki dönmez...Bunu bende bilmiyorum.Bugüne kadar bana destek olan herkese çok çok teşekkür ediyorum.Hikayeyi hergün yeni birilerinin okuduğunu görünce nasıl mutlu olduğumu anlatamam.2. kitap eğer istek olursa yazmayı düşünürüm ama bu bölümü yayınladıktan hemen sonra 2. kitabı yayınlayamam üzerine düşünmek lazım ama önerileriniz istekleriniz fikirleriniz olursa benimle paylaşmanızı istiyorum.Zaten bu ara yazdığımda diğer hikayeyi yazmaya çalışıyorum.Biraz o hikye üzerinde yoğunlaşıp kafamı rahatlattıktan sonra ancak 2. kitabı düşünebilirim.(Bu arada öbür kitabımada bakarsanız beni mutlu edersiniz:))Finalle ilgili yorumlarınız bekliyorum :) Bu zamana kadar okuyan takip eden yorum yapan beğenen herkese çok çok çok teşekkür ediyorum.Sizleri çoook seviyorum.Ben buralardayım.Kendinize iyi bakın:)

                                                                                          Sakine_

Buldum SeniWhere stories live. Discover now