Part-50

19.9K 717 64
                                    

''Kaldın.Benimle kaldın...''

Gözlerimi daha yeni açmıştım.Sanki ilk kez görüyordum, sanki ilk kez duyuyordum.İşte karşımdaydı.Tek başına.Gülümsedim.Ağzımı açacaktım fakat titreyen parmağını dudağına götürdü '' Şşş Sakın kendini yorma.''dedi.Elimle bana yaklaşmasını işaret ettim.Şaşkınlıkla yaklaştı.Yanağına bir öpücük kondurdum.Başını göğsüme koyup kokumu içine çekti fısıldadı ''O kadar korktum ki.Beni asla bu öpücükten mahrum bırakma.'' Ellerimi saçlarının arasına götürdüm ve okşamaya başladım.Kendi kendine sessizce ağlarken huzurla uykuya geçişini seyrettim.

...

''Anlamıyorsun.'' Öfkeyle kükredi.

''Anlamadığım ne Zehra?!'' Sessizce konuştum:

''Bunu yapamam.''

''Son kez söylüyorum: gi-di-yo-ruz!''

''Abi..''

Abim beni zorla Türkiye'ye götürmeye çalışıyordu.Bunu yapamazdım.Geri dönemezdim.Yoğun bakımdan çıkalı 3 gün olmuştu ve ben iyiydim bugün taburcu oluyordum.Annem ve babam yoğun bakımdan çıktığım gün Türkiye'ye geri dönmek zorundaydılar.Ne harika değil mi? Ölümden döndüğüm gün ailem gitti.Gitmek istemememinde bir sebebi buydu.Keşke zahmet edip gelmeselerdi.Abim sinirle odadan çıkar çıkmaz Medhat odaya girdi, sakince ''İyi misin?'' Derince iç çektim ''Medhat.'' Tüm şefkatiyle ''Sevgilim.'' dedi. ''Abim beni Türkiye'ye götürmek istiyor.'' Bu cümlemle donup kaldı ardından derin bir nefes aldı. ''Gitmek istiyor musun peki?'' Tüm içtenliğimle ''Tabiki hayır.Beni burda bırakıp giden insanların yanına dönmek istemiyorum.'' Yanıma geldi ve eğildi saçlarımı okşadı ''Bak eğer gitmek istiyorsan yemin ederim buna engel olmam.Ne kadar istersen kalırsın seni gelir alırım.Onlar senin ailen Zehra...'' Sözünü kestim ''Benim ailem sensin Medhat.'' Bu cümlemle uğradığı şoktan birkaç saniye çıkamadı devam ettim ''Onlar beni bırakıp gittiler.Ama sen...Sen beni hiç bırakmadın.Hep yanımdaydın.'' Hala şoktaydı.Kendine gelmeye çalıştı.Gözlerini kapadı açtığında gözlerinde biriken yaşlar içimi parçalamıştı sesi boğuk çıkarken gözlerime baktı ''Sana yaptığım onca şeye rağmen benim yanımda mı kalmak istiyorsun yani?'' Onu bu halde görünce kendime hakim olamadım ve benden ağlamaya başladım.Soruna usulca kafamı sallayarak cevap verdiğimde bana sımsıkı sarıldı ve ''Seni asla göndermem.'' dedi.

O sırada abim odaya girdi ve tüm öfkesiyle ''Sen hala bu adama nasıl böyle sarılabiliyorsun?!'' diye bağırdı.Medhat benden usulca ayrıldı ve abime doğru gitti sakince ''Zehra'nın bir suçu yok.Derdini dışarıda bana anlat.'' dedi kapıyı göstererek.Abim hiç bozmadan ''Kardeşimi senin eline bırakmayacağım.'' Medhat ukala bir şekilde ''Yaa öyle mi? Kardeşin bir yıl boyunca onca acıyı çekerken neredeydin peki sevgili abisi.'' Abimin sinirlendiğini kızaran kulaklarından anlıyordum ''Onun gözünü paranla öylesine boyamıştın ki bize yaklaşamadı bile.Onu korkutmaktan vazgeç!'' Medhat ''Sen daha kardeşini tanımıyorsun bile!Eğer tanısaydın bana böyle parayla göz boyama cümleleri kurmazdın.Senin kardeşin öyle basit bir kız değil!'' Abim bana döndü ''Zehra son kez soruyorum geliyor musun?'' Bir Medhat'e bir de abime baktım.Gözlerimi kapattım.Bu sırada onlar tekrar laf dalaşına girmişlerdi bile.Bunu cidden yapamazdım.Medhat benim herşeyimdi.Bana yaptığı herşeye rağmen ben onundum.Şu son bir yılda bana ailelik yapmıştı.Bana sahip çıkıp her türlü desteği vermişti.

Daha fazla dayanamadım ve ''Yeter!'' diye bağırdım.Abime dönüp ''Ben hiçbir yere gelmiyorum!Benim yanımda hiç biriniz yokken bu adam vardı.Size en ihtiyaç duyduğum anlarda Medhat yanımdaydı.Hepiniz beni reddettiğinizde Medhat beni ölesiye kabul etmişti.Biz onunla günahlarımızın içinde sevap bulmak için beraber çırpındık.Yaralarımızı beraber sardık.Farkında değilsin galiba ama ben ölümden döndüm ve yeniden doğdum.Annemle babam beni burda bırakıp gitti.Vicdanlarını rahat ettirmek için de seni burda bıraktılar beni alıp götüresin diye.Yok ya.Sizin bende açtığınız yaralar bu adamın açtığının milyon katı haberiniz yok.O hep sarıp sarmaladı yaralarımı.Peki ya siz? Siz deştikçe deştiniz.Son kararım.Medhat'le kalıyorum.Sen de git artık.''

Abim dediklerimin hepsini dinledi ve arkasına bile bakmadan çekip gitti.O kadar bitkin düşmüştüm ki gözlerimi kapayıp arkama yaslandım.Medhat hemen yanıma geldi ve her zaman ki gibi sardı beni ''Sendeki yerim her aklıma geldiğinde Allah'a o kadar şükrediyorum ki.Seni asla pişman etmeyeceğim Zehra.Güven bana.'' dedi. Huzur bulduğum bu kollarda huzurla uykuya daldım.

Hastaneden Medhat'le el ele çıkarken gazetecilerin hücumuna uğradık.Sorular, uğultular, mikrofonlar, gözüme giren kameralar...

Eve geldiğimizde Medhat bana jest yapıp odaya kadar beni taşımıştı.Beni yatağa yatırıp odadan çıkıyordu ki onu yanıma çağırdım ''Gitme.'' yanıma gelip uzandı.Ben ise yatakta oturdum.O da oturdu ve bana ''Bir sorun mu var?'' diye sordu.Ona sıkıca sarıldım "Medhat." Bana sarılmış haldeyken cevap verdi "Efendim." Kalbim yerinden çıkacaktı.Nefesimi tuttum. "Benimle evlenir misin?"

Biliyorum yine çoooook kısa oldu fakat bu bölümü telefondan yazdım.Umarım sizde sonunda benim gibi heyecanlanmışsınızdır50. Bölümde size kıyak yapmak istedim.Lütttffffeeeeennnn bol bol yorum yapın dm atın motivenize ve düşüncelerinize ihtiyacım var.Yeni bölümün ne zaman geleceği belli değil çünkü taşınıyoruz yani aşırı yoğunum.Anlayışınız için size minnettarım.Tekrar söylüyorum lütfen yorumlarınız çoookk önemli.Voteleyen okuyan yorum yapan herkese çok çok teşekkür ederim iyi ki varsınız :))

Buldum SeniWhere stories live. Discover now