Part-9

37.1K 1.2K 18
                                    

Sanırım tam bir hafta geçmişti.Bir haftadır ağzıma tek bir lokma bile koymadım.Israrla getirdiği yemeklerden hiçbirini yemedim.Bir hafta boyunca ne konuştum ne de yüzüne baktım.Aşağı bile inmiyordum.Yerim hiç kalkmadım.Arada açlığın vermiş olduğu mide bulantısıyla kendimi banyoya atıyordum.Bazen ağlıyordum bazen öylece boşluğa bakıyordum ama genellikle uyuyordum ya da o geldiğinde uyuma numarası yapıyordum.Siniri çoktan geçmişti.Hasta olmuştum gücümde yoktu.Bazı geceler annem diye ağlayarak uyanıyordum.Tıpkı dün akşam olduğu gibi.Yatağın yanındaki koltukta oturuyordu geceleri.Beni ne kadar konuşturmaya çalışsa da konuşmamıştım.Ondan nefret ediyordum ama bunun yanında içimde ona karşı bambaşşka duygularda vardı.Bazen evden çıkıyordu saatlerce gelmiyordu.Ama araba hep kapının önündeydi.Demek ki bu civarlarda dolanıyor.Saate  akşam 8'i geçmişti.Yatağın baş ucundaki konsolda saat 6'da getirdiği piftek duruyordu.Et artık kokmaya başlamıştı ve midem bulandı.Öğürerek banyoya koştum.Çıkaramıyordum çünkü midemde çıkaracak bir şey yoktu.Sadece su içiyordum su içerek hayatta kalıyordum sanırım.Klozetin önünde eğilmişken koşarak yanıma geldi:

-''Yine mi miden bulanıyor?'' cevap vermedim yüzüne bile bakmadan kaltım.Lavobonun musluğunu açtım ellerimi ve yüzümü yıkadım başım fena halde dönüyordu.Kapıya tutunarak ayakta kalmaya çalıştım.

-''İyi değilsin.Yemek yemiyerek bana değil kendine ceza veriyorsun.'' onu duymamazlıktan gelerek zorda olsa kendimi yatağa attım.Başıma geldi.Ellerini saçlarımda gezdirdi:

-''Yapma böyle.'' Ona arkamı döndüm.

-''Beni öldürüyorsun.'' Gözlerimi kapadım. Omzuma bir öpücük kondurdu:

-''Evde bazı şeyler bitmiş gidip alacağım eğer bir şeye ihtiyacın olursa konsolun üstünde telefon var.'' merdivenden bir iki basamak indikten sonra:

-''Sanırım bir daha kaçmaya kalkışmassın.''

Gözlerimi daha sıkı kapadım birkaç saniye sonra kapının kapanması sesi geldi.Gözümden yaşlar süzülmeye başlamıştı.Artık sesli ağlayamıyordum çünkü buna gücüm yoktu.Sanırım hatamın sonuna kadar burada böyle yaşayacaktım ve bu yatakta ölecektim.Ölmek...Çoğu insan ölümden korkardı ama ben korkmuyordum.Ben sadece ölürken acı çekmekten korkuyordum.Canımın yanmasından.Çünkü ölüm sonsuzluğa açılan tek kapıydı.Ne derler bilirsin genç öl cesedin yakışıklı olsun.Artık benim yaşamak için bir sebebim yoktu çünkü yaşamak benim için özgürlük demekti ve ben artık özgür değildim.Başkasının himayesi altında daha ne kadar yaşayabilirdim ki.Ben bunları düşünürken saat 8.32 olmuştu.Güçlükle yataktan kalktım.Merdivenleri ağır ağır inmeye başladım.Üzerimde Beyaz saten gecelik vardı.Mutfağa baktım.Bıçak canımı yakardı.Ateşde öyle.Peki ya suya atlarsam?Kapıyı açtım.Evin önünde bir havuz vardı.Su yeşiliydi.Bir an bile düşünmeden yüz üstü düştüm havuza.Suyun o huzur veren gürültüsü beni çağırıyodu.Git gide dibe batıyordum.Genzime su kaçmıştı.Bunu umursamamaya çalıştım.Sakince ölmeliydim sessiz olmalıydım.Kendimi iyice bıraktım artık uyuşmaya başlamıştım.Sanırım bunlar son nefeslerimdi.Birden havuz gürültüyle sarsıldı.Su dalgalandı.Bu beni dahada dibe itiyordu.Aniden kolumu bir el çekti ve yüzeye çıktım.Aniden öksürmeye öğürmeye başladım.Tabikide Medhat yetişmişti.Hemen havuzdan çıkardı beni.Nefes nefeseydi.Beni su kusmaya başladım.Hem öksürüyor hemde öğürüyordum.Kendimde güç bulup bağırmaya başladım:

-''Neden kurtardın beni bırak!''

-''Gel buraya'' Sarıldı bana saçlarımdan öptü.Sırıl sıklamdık ve havuzun başında oturmuştuk.

-''Beni beni nolur artık bırak'' deli gibi ağlamaya devam ediyordum.

-''Neden yaptın böyle bir şey?''

-''Bırak beni!''

-''Gel tama söz istediğini yapacağım söz yeter ki kendine bir şey yapma bir daha.''

Ağlamam aniden kesilmişti.Bir hafta sonra yüzüne bakabilmiştim.Gözlerinin altı mosmordu.O genç dinamik iş adamı yerine çökmüş bir adam vardı karşımda.Nefesi sigara kokuyordu.Gözlerinde endişe vardı ve göz bebekleri büyümüştü.

-''Beni aileme götürecek misin?''

-''Evey yeter ki sakın bir daha böyle bir şey yapma sakın.''  Tekrar ağlamaya başladım.Kucağında oturdum adama biranda sarıldım.

-''Teşekkür ederim...Teşekkür ederim....'' Beni yerden kaldırıp eve taşıdı.Banyoya götüdü.Klozete oturtup ıslak kıyafetlerimi çıkarmaya başladı.Ağlamam tam durmamıştı ama burnumu çekip duruyordum.Geceliğ çıkarınca iç çamaşırlarımla kaldım.Utanmıştım.Büyük bir havlu aldı ve vücudumu sardı.Havluyla göğüslerimi kapattı ve sütyenimi açtı.Yine havlunun üzerinden kilotumu bel kısmından tutup çıkardı.Bu arada dikkat ettim kendisi hala Islak Siyah tişört ve jeanleydi.Alnıma öpücük koyup içeriden temiz iç çamaşır ve gecelik getirdi.Bu gecelik daha spordu.Yine havulunun üzerinden kıyafetlerimi giydirdi.Sonra havluyu alıp kirli sepetine attı.ArdındanTemiz bir havlu alıp saçlarımı sardı.Ve beni kucağına alıp yatağa yatırdı.Yorgundum hemen uykuya daldım.Sonunda aileme kavuşabilcektim.Bu gece rahat uyuyabilecektim.

Buldum SeniDär berättelser lever. Upptäck nu