Bölüm 10

288 27 6
                                    


Keiji'nin günleri sıkıcı geçiyordu, aslında hep böyleydi şimdiye kadar hiç şikayet etmemiş sıkıcı olduğunu falan da aklına getirmemişti. Ama Bokuto'nun varlığı hayatını değiştirmişti. Onun kattığı neşe olmadan dümdüzdü günleri.

Her gün mesajlaşıyorlardı, o zamanlar aklını dağıtabiliyordu. Kendine itiraf etmekten korksa da arkadaşını özlüyordu. Ama duygularını bastırmaya çalışıyordu. Onun hislerinin ne olduğunu bilmeden bir adım atmayacaktı.

Gideli bir hafta olacaktı neredeyse. O akşam mesaj yazmamıştı. Merak ediyordu acaba evde bir sorun mu vardı. Tableti çıkarıp mesaj yazdı.

20.16 KEIJI: Naber Bo?

Cevap yoktu yarım saat olmuştu. Genelde yedi buçuk gibi yazardı ona akşamları. Misafir falan mı vardı acaba diye düşündü.

20.54 KEIJI Bo her şey yolunda mı?

21.19 BOKUTO Değil, çok kötü tartıştık

21.19 BOKUTO Keij çok kötüyüm.

21.20 KEIJI Bo ne oldu? Anlat bana

21.22 KEIJI Bo sakinleşemedin mi?

Arkadaşını araması gerekiyordu. Çok gerilmişti. Çekmecelerini karıştırdı, bir telefon kartı olacaktı bir yerde. Ortak salonda eskiden kalma bir kartlı telefon vardı. Bokuto'nun telefon numarasını bir yere not almıştı önceden. Hemen defterlerini karıştırıp buldu.

21.25 KEIJI Seni arayacağım şimdi, açabilir misin? Sakinleşmeye çalış hadi biraz

Kartı ve numarayı alıp aşağı indi. Kimse yoktu. Numarayı çevirdi, ikinci çalışta açıldı telefon. Arkadaşının fısıldayan sesini duydu "Keiji?"

"Bo?" çok ağlıyordu belli ki. "Bo ne oldu? Konuşalım hadi anlat bana."

"K-keiji." hıçkırıyordu.

"Ssh ağlama. Hadi derin bir nefes al."

"Ç-çok kötüydü, o kadın bana her gün bunu görmek zorunda mıyım dedi."

"Ah tatlım, iğrenç biri o."

"E-evet babam da o-ona değilsin tabii dedi. Sanki benden bu diye bahsetmemiş gibi. Ben de" hıçkırıklarla kesiliyor konuşması "Ben de o zaman çağırmasaydın dedim. Sonra o kadın babama kötü kötü baktı. Belli ki babam ona benim gelmek istediğimi falan söylemiş. B-babam da bana ben dönene kadar akşam yemeklerini dışarıda beraber yiyeceğimizi söyledi." devam edemedi hıçkırıklardan.

"Tamam canım, ssh sakin ol. Ben buradayım yalnız değilsin."

"Ben de sinirlendim. Tatilde evime gelip yemek için dışarı çıkmayacağım dedim. O zaman mutfakta yiyeceksin dedi o kadın da. B-ben de bu beni mutlu eder, suratına bakmaya katlanamıyorum dedim."

Akaashi şok olmuştu "Bo. Çok sinirlenmiştir baban."

"Evet önce bembeyaz oldu, sonra kalkıp bağırdı bana. Özür dile dedi. Ben de hayır dedim. S-sonra yanıma geldi. Ö-özür dile yoksa bu sefer kendini yurt dışında bir yatılı okulda bulacaksın dedi" daha çok ağlıyordu.

"Bo çok kötü olmuş tatlım."

"E-evet ben artık yanına dönmek istiyorum. O zaman özür diledim o kadından. Babam dediğini zorla yapar, biliyorsun o okula geldiğimde de öyleydi. Karısıyla bir tartışmamdan sonra göndermişti ya"

"Evet."

"Seni bir daha görememe düşüncesine, orada yalnız kalacağın düşüncesine dayanamadım."

Heaven in Your ArmsWhere stories live. Discover now