Bölüm 17

223 16 16
                                    

Sizce nasıl gidiyor? Eğer beğeniyorsanız oylarınızı bekliyorum. 


Bokuto sevgilisiyle kıkırdayarak sınıfa girdi. Girer girmez de Kentaro'nun kötü bakışlarıyla karşılaştı. Keiji'ye hakaret ettiği o günden sonra pek bulaşmamıştı onlara.

"Günaydın" seslendi ikisine.

Cevap vermediler. Hatta konuşmalarına devam ettiler. Kentaro onlardan tepki alamayınca bozulmuştu. Gelip Keiji'nin sırasına bir tekme attı

"NE VAR Kentaro?" Keiji bir an sakinliğini koruyamadı.

"Ah tatlım bağırma bakayım bana." Kentaro güldü. "Eski dostumuz Kenjiro aradı da beni haber vermek istedim."

"Beni ilgilendirmiyor." dedi, sesi buz gibiydi. Bokuto sevgilisine baktı sakinleşmeye başlamıştı belliydi.

"Sana çok selam söyledi."

"Bak onun seni aramayacağını ikimiz de biliyoruz tamam mı?"

"Nedenmiş? Arkadaşım değil mi? Eh senin tacizine uğrayınca psikolojisi bozuldu biraz ama."

"Keiji" dedi Bokuto aniden. "Gelsene" kalktı. Sakin kalmakta zorlanıyordu. Hoca gelene kadar kapıda beklemek iyi olabilirdi.

Keiji sevgilisini takip etmek üzere kalktı. Bokuto arkasına baktı geliyordu sevgilisi. O anda Kentaro'nun ayağını Keiji'nin önüne uzattığını gördü ama müdahale etmek için çok geçti. Keiji ayağına takılıp düştü. Başını sıranın kenarına çarptı düşerken de.

"Keij!" Bokuto yanına koştu.

Keiji elini alnına koymuştu kanıyordu belli ki "Bakma sen." dedi. Korkmasını istemiyordu belli ki. 

Bokuto çok sinirliydi, elleri titriyordu hissediyordu. Sevgilisini kaldırdı yerden. "Revire gideceğiz şimdi." dedi.

"Ah Keiji'ciim yara mı oldu alnın? Git de sevgilin öpsün yaranı."

"Geri zekalı" diye bağırdı. Keiji'nin ona "Dur saçmalama!" diye bağırdığını duydu ama kendine hakim olamıyordu. Ne yaptığını bile tam anlamadan Kentaro'ya bir yumruk attı. O sırada hoca sınıfa girdi. Gördüğü manzara hemen alarma geçmesine neden olmuştu tabii ki. Keiji'nin alnı kanıyordu. Kentaro'nun dudağı, Bokuto'nun ellerine kan sıçramıştı ve ona yumruk atmıştı. Herkes dehşetle izliyordu.

"NELER OLUYOR?" diye bağırdı. "Bokuto müdürün odasına!"

"Hocam Keiji'yi revire götüreceğim."

"Müdürün odasına HEMEN!"

"Keiji Kentaro revire. Yürüyün."

Keiji Bokuto'ya baktı çıkmadan. Gözlerinde üzgün ve kırgın bir ifade vardı. Bokuto kana bakmamasını istediğini biliyordu başını çevirdi. Sakinleşmeye çalışıyordu. Çantasından bir peçete alıp elini sildi hızlıca. Sonra yıkamak için çıkıyordu ki bir hoca geldi. "Bokuto müdürün odasına gidiyoruz."

Bokuto başı yerde yürüyordu. Bu sefer kesin ceza alacaktı. Fena vurmuştu çünkü. Ama söylerdi yaptıklarını her şeyi anlatması için fırsat olurdu belki de. Ama ilişkilerini sorgulayabilirlerdi, onları ayırabilirlerdi. Aklı sevgilisindeydi, öfke kabarıyordu içinde. Başını çok fena çarpmıştı. Yanında olmak istiyordu sevgilisinin. Dikiş bile atılabilirdi. Korkacağından emindi. Aptalın tekiyim ben dedi öfkeyle. Yumruk atmasaydım yanında olacaktım şimdi, o aptal da kasten zarar verdiği için müdürün odasına giden kişi olacaktı. Keiji bunun farkındaydı o yüzden üzgün ve kırgın bakmıştı ona. İçini çekti yalnız olmasından daha da kötüsü o pislik çocukla beraber gitmiş olmasından nefret ediyordu. Kim bilir nasıl zehirli sözler söyleyecekti ona. Nasıl kıracaktı kalbini.

Heaven in Your ArmsWhere stories live. Discover now