fly me to the moon | sekai

eleven; everything gonna be all right

Jongdae ve İseul birlikte olmaya başladıktan sonra işler birden yoluna girmemişti. Junmyeon süper asil, elit ve varlıklı kız kardeşinin Jongdae gibi part time iş ve kenar mahallede yaşayan bir, onun deyimiyle, serseri ile birlikte olmasını asla ama asla onaylamıyordu. Onları Carpe Diem'deki personel odasında öpüşürken yakaladığında delirmişti ve böylece Jongdae'nin Carpe Diem'den ayrılık bileti eline tutuşturulmuştu. Tabii ki istediğini elde edememişti ve aradan geçen üç haftanın sonunda İseul birkaç bavul kıyafet ve bir tane de aile yadigarı kıymetli bir gerdanlık ile Jongdae'nin kenar mahalledeki evinin kapısındaydı. O sürede Baekhyun ve ben Jongdae'nin 'Bana mutluluk haram, bir kız sevdim onu da fakirim diye bana yar etmediler' başlıklı ağlamalarını dinliyorduk. İseul sadece birkaç hafta burada kalacağını, bu süreçte işini kuracağını ve ardından kendine bir ev tutabileceğini söylemişti. Ancak evden getirdiği yadigarı satmasına gönlü el vermeyen Jongdae o güne kadar biriktirdiği tüm parayı İseul'a verebileceğini söyledi, İseul yine de gerdanlığı birkaç haftalığına rehine bıraktı, bu süreçte çok hızlıca işi birlikte kurdular. İseul'un sosyetinin önde gelen isimlerden birisi olması, sosyal medyada sahip olduğu dokuz milyon takipçi kitlesi ki bu kitle tüm dünya çapındaydı ve tam olarak bir stil sahibi olması sayesinde açtıkları butik çok fazla ilgi gördü. Böylece Jongdae sosyeteye jet bir giriş yaptı ve iyi giden iş sayesinde yaptığı ilk şey İseul ve ailesine ait olan yadigarı rehinciden geri almak oldu. Ardından iyi giden işler sayesinde şu anda da içinde olduğumuz Sehun ya da Junmyeon'un evi kadar olmasa da lüks olan bahçeli, beş odalı, dört banyolu evi birkaç ay içinde satın alabildiler. Yani Jongdae grup içinde durumu en hızlı düzelen kişi oldu ve Seoul'ün bok kokan kenar mahallelerinden birden en lüks semtine geçiverdi. Ardından o mahalleden Baekhyun kardeşiyle birlikte çıkıp şehrin en yeni ve en lüks ayrıca muhtemelen en pahalı sitesinden kendine bir yer edinebildi. Ben ise annemin sesini ya da kokusunu unuturum korkusuyla hala o mahallede yaşamakta inat ediyordum, fakat artık çok zordu.

Jongdae ve İseul'ün müthiş güzellikteki evlerinin salonundaki geniş koltukta İseul'ün dizinde televizyonda basın toplantısı yapacak Sehun'u bekliyorduk. Üzerimde pokemonlu bir polar pijama takımı vardı, İseul burada kaldığımda giymem için almıştı. Sehun çıkana kadar televizyonun ses sınırını sona indirmiş neden kenar mahallede yaşamamam gerektiğinin listesini yapıyorduk. Jongdae, Kyungsoo ve Yixing bugün işi erkenden bırakıp buraya gelmiş, onlarda bu listeye maddeler ekliyorlardı. İseul'ün söylediği ilk madde doğuma dört ayının kaldığı ve bebeğinin amcasını ziyaret etmek için o mahalleye gitmesinin hiçbirimizin hoşuna gitmeyeceğiydi, haklıydı. Bok kokan bir yerde annesi ve babası asilzade olan bir bebeğin işi yoktu. Jongdae'nin asilzade olduğundan nerdeyse emindim. Bence hastanede karışmış ve Joseon döneminden beri süregelen sülalelerden birinin oğluyken Daegu'da tteokgalbi yapan bir ailenin kucağına ikinci çocuk olarak düşüvermişti. Aileden hiç kimseye benzemiyordu, gerçekten hiçbiriyle alakası yoktu. Sadece dış görünüş değil huy olarak da hiçbiriyle alakası yoktu. Bunu defalarca kez Jongdae'ye söylemiştim onun tepkisi ise 'doğduğum an daha bir suya sokmadan fotoğrafımı çekmişler Jongin, kesinlikle onların çocuğuyum' demişti, hem de her defasında.

"Zaten boşuna kira ödüyorsun o eve, ne zaman arasam ya Baekhyun'un evindesin ya burada ya da Chaeyoung'a gidiyorsun." Kyungsoo kesinlikle haklıydı, haftanın en fazla üç günü kendi evimde geçiyordu.

"Isıtma sistemi çok sıkıntılı, hiçbir zaman orada sıcak bir duş alabildiğimi hatırlamıyorum. Ayrıca kışın evin içi aşırı rütubetli oluyor adam akıllı nefes bile alamıyorsun." Jongdae'nin bir keresinde banyodan çığlık atarak çıktığını ve bir daha asla burada duşa girmeyeceğini söylediğini hatırlıyordum.

"Evde böcek var." İseul elini birkaç saniyeliğine çekip iğrenmeyle titredi. "Bebeğim o eve asla gelmeyecek Jongin."

"Alt komşunun inlemelerinden uyunmuyor zaten." alt komşunun aktif cinsel hayatı olması benim suçum değildi.