Bölüm 12

62.6K 5.2K 4.9K
                                    


Olduğum tarafa sırıtırak gelen adamın yüz ifadesi tıpkı parmak arası terlikle yokuş aşağı yürüyormuşum hissi veriyordu şu an. Nasıl olduğunu anladınız değil mi? Rahatsız edici ve irite edici his...

"İşte bu çocuk dayı." derken işaret parmağı ile beni gösteren velete şokla baktım.

"Çocuk babandır." dedim.

"Hiii ne dedi." derken Çetin'e doğru döndü. Gözlerimi devirdim.

"Sümer abim çocuk değil. Boyu biraz kısa ama o büyük." diyerek beni savunmaya çalışan Furkan'ın ağzına elimi kapattım ve seviyormuş gibi yaparak ağzını okşadım susması için.

"Furkan sus." dedim sırıtarak. Savunmaktan çok gömüyor gibiydi ve beni daha fazla rezil ediyordu.

Çetin bir çocuklara bir de bana gözlerini kısarak baktı. "Yunus beni çağırınca ben de bir çocuk falan bekliyordum. Gerçi doğru tahmin etmişim." dedi alayla.

"Ben de dayı deyince göbekli, yaşlı ve sevimsiz biri bekliyordum. Gerçi doğru tahmin etmişim." dedim onun gibi alaylı bir şekilde süzerken.

Çaktırmadan elimle ağzımı yokladım çarpıldım mı diye. Allahın yarattığı yakışıklı ve sinir bozucu derecede karizma olan adama 'çirkin' iması yaparken çarpılmam olasıydı çünkü.

"Burada baban görünmüyor." dediğinde kaşlarımı çattım.

"Aile katma şerefsiz." dedim. Babamı sevmezdim, bizi ben küçükken terk etmişti fakat onunla ilgili konu açılsın bile istemiyordum.

"Sümer abimin babası yok. Ona böyle diyemezsin!" Furkan bir anda çıkıştığında bakışlarımı kaçırarak yutkundum. Çetin'in yüzündeki gülümseme soldu yavaş yavaş.

Furkan ona dövecek gibi bakıyordu. Bir aralar bu çocuğu sevmeliydim sanırım. Zannettiğim kadar gıcık değildi galiba. Ya da piçliği sadece bana söküyor diye beni savunmak da istiyor olabilirdi. Emin değildim.

"Özür dilerim." dedi ciddi bir ses tonuyla.

Ona ters bir bakış attım ve elimi Furkan'ın omzuna atıp arkamı döndüm. Yürümeye başladığımda arkamdan Yunus denen çocuğun 'dayı dövmeyecek misin' gibi şeyler dediğini duysam da umursamadım. Sinir olmuştum bu yüzden muhatap bile olmak istemedim.

"Hadi sen biraz daha oyna, ben seni bekleyeceğim." dedim Furkan'a. Kafasını salladı ve parkın içine koştu. Ben de banka geri oturdum.

Telefonumu çıkartıp oynamaya başladığımda yandan bakışla sahanın orda yeğeniyle konuşan Çetin'e baktım. Çocuğa bir şeyler dedikten sonra kafasını bana çevirince göz göze geldik. Önüme döndüm ve rastgele instagrama girip anasayfada gezindim.

Biraz sonra yanıma oturan bedenle yine yan bakışla baktığımda bunun Çetin olduğunu gördüm. Bir nefes vererek yanımdaki boş yere otururken kaşlarımı çattım.

"Başka yere otursana." dedim ters bir sesle.

"Benim canım buraya oturmak istiyor." derken oldukça rahat bir tavırla konuşmuştu. Bu sırada bacaklarını ayırarak arkasına yaslandı.

Gıcık ve ukala yüz ifadesine bakıp ters bir şekilde gözlerimi devirdim ve kalkmak için ayaklandım. Ayağa kalktığım an bileğimi yakalayıp sertçe tekrar beni banka oturttuğunda ona döndüm.

"Ne yapıyorsun?" diye sordum sinirle.

"Kızdın mı bana?"

Ciddi mi diye bir süre mimiklerini inceledim. Yüz ifadesi oldukça ciddiydi.

OĞLANCI | BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin