Bölüm 41

39.5K 3.1K 1.3K
                                    

"Oğlum saçma sapan konuşma."

Annem çaylarımızı doldururken söylediğim şeye karşılık saçmaladığımı düşünüyordu ama bence hiç de saçma değildi. Ev sahibi kiraları arttırdığından beridir sıkıntılı olan durumumuz halihazırda var olan borçlar yüzünden daha da sıkıntıya girmişti. Yetmiyordu. Sadece ablamın maaşı yetmiyordu. Annem ara sıra çalıştığı için uzun vaadede bir çözüm getirmiyordu. Ben de bu yüzden okulu bırakıp çalışmak istiyordum ama annem ve ablam karşı çıkıyordu.

"Çok istiyorsan part time işlere bak. Son senen zaten okulu bırakman saçma olur." dedi ablam.

Evet, en azından bunu yapabilirdim. Mahalledeki sanayilere bakabilirdim. Okuduğum bölüm motordu. Motordan anlardım bu yüzden sanayi iyi bir seçenek olurdu benim için.

Kahvaltımı ettikten sonra okula gitmek için evden çıktım. Çetin de şirkete gideceği için beni almaya gelmişti. Omuzlarımı düşürerek arabasına doğru ilerledim ve kapıyı açıp bindim.

"Günaydın." dedim kapıyı kapatıp ona doğru uzanırken. Yanağına bir öpücük kondurdum.

"Günaydın güzelim." dedi o da yanağımdan öpmeden önce. Geri çekilip kemerimi taktım. Çetin de arabayı çalıştırırken diğer elinde yeni fark ettiğim sigarasını dudaklarının arasına almış tüttürüyordu. Onun tarafındaki cam açıktı.

Kafasını bana çevirip yüzüme baktığında bir şeylerden şüphelenmiş olacak ki, "Bak hele bana." dedi. Ona döndüm. "Neyin var senin?"

"Bir şey yok ya." diye mırıldandım.

Kaşlarını biraz daha çattı. "Boşanma evresindeki hatunlar gibi soğuk yapmanın sebebini öğrenebilir miyim?"

"Bir şey yok dedim ya. Yani var ama boş ver."

"Sümer." dedi sert bir sesle. "Ben senin sevgilinim ayıktın? Ne demek boş ver? Hemen dökül yoksa arabayı sağa çekip arka koltukta dökerim seni."

Bir nefes verdim dışarıya doğru.

"Ev sahibi kirayı arttırdı da ona biraz canım sıkkın. Daha doğrusu hepimizin canı sıkkın. Annem, ablam falan..." diye geveledim ağzımda.

"Bu muydu?"

Bakışlarım önümdeyken umursamaz bir şekilde tonlamasıyla hışımla ona döndüm. Sigarasından bir nefes çekip kolunu açık camına yaslarken sigarasını kalın dudaklarının arasından üfledi dışarıya doğru. Bakışları bana dönünce ona dik dik baktığımdan dolayı yüz ifadesi değişti.

"Evet bu." dedim sert ve bir o kadar ters bir şekilde. Ardından önüme döndüm.

"Yavrum bana niye ters yapıyorsun ki şimdi?"

"Bu muydu diye tonlayış şekline bakarsak senin için pek de önemli bir mevzu değil ama benim ve ailem için oldukça önemli." dedim her kelimemin üzerine sert tavırla tonlama yaparak.

"Öyle bir şey mi dedim? Daha kötü bir şey değil neyse ki anlamında söyledim. Para falan halledilir." dedi rahat bir tavırla.

"Nasıl halledilir bay sikimden aşağı kasımpaşa adam? Herkes senin gibi zengin değil."

Allahım ya der gibi kafasını salladı ve sigarasından derin nefesler çekmeye devam etti.

"İstersen yardım edebilirim."

"Hayır." dedim direkt.

"Senin içine rahim yerleştirip beş çocuk yapalım demedim Sümer. Ne bu karşı çıkma şekli?" diye sordu.

OĞLANCI | BXBWhere stories live. Discover now